Anadolu Ajansı'ndan Değerlendirme Toplantısı
AA Genel Müdürü Öztürk, "Bir sorumluluğumuz var bizim, omuzlarımızda bir yükümüz var. AA bir yere evrildi, habercilikten, haber ajansının ötesinde misyonla bir yere evrildi" dedi.
BOLU (AA) - Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, "Bir sorumluluğumuz var bizim, omuzlarımızda bir yükümüz var. Bu sadece düzgün haber yapmak, çok haber yapmak değil, AA bir yere evrildi, habercilikten, haber ajansının ötesinde bir misyonla bir yere evrildi. İnsanlar duygusal bağla bize bağlandılar, duygusallıkla bize sahip çıkıp destek veriyorlar" dedi.
Öztürk, Anadolu Ajansı 6 Aylık Değerlendirme Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, hedeflerinin 2020 yılına merkezli olduğunu, kendilerine 8 yıllık süre koyduklarını, bunun 2,5 yılının geride kaldığını söyledi.
Dünyanın ilk 5 ajansından olma hedefi için geriye 5,5 senenin kaldığını ifade eden Öztürk, bu 2,5 yılda tahmin ettiklerinden daha hızlı ilerlediklerini, bazı planlamalarının, hedeflerinin daha erken gerçekleştiğini belirtti.
Bu 2,5 yıllık sürede bazı departmanların daha hızlı, bazı departmanların da geçmişten, altyapıdan kaynaklanan sıkıntıdan dolayı biraz daha yavaş ilerlediğini anlatan Öztürk, "Ama vücudun organları, ergen dönemlerinde, bazen kol daha uzun, burun daha uzun gözükür ama insan vücudu ilerledikçe, büyüdükçe bir şekle bürünür. Dolayısıyla Ajansımızın bazı birimleri daha hızlı ilerledi, daha büyüdü ama bazı birimleri arkadan gelerek bu süre içinde vücudun olması gereken yerini tamamlayacaklar" diye konuştu.
Ortadoğu bölgesindeki gücünün AA'nın büyümesi ve ilerlemesine önemli katkı sağladığını vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:
"Bundan önceki dönemlerde stratejimizi belirlerken butik otel modelini konuşmuştuk. Yani biz bin yataklı, 5 yıldızlı çok büyük otel kurmayı planlamıyoruz. Bunun faaliyeti, ücreti, operasyonu çok büyük. Biz daha butik, daha şık, küçük ama aynı kalitede, aynı ayarda, aynı ücrette butik otel planladığımızı söylemiştik. Bu butik otelin bulunduğu arazi, mevki, Ortadoğu, Balkan ve Kafkasya bölgesidir. Dolayısıyla biz bu üç sac ayağına güçlü şeklide ayağımızı basarsak, bu bölgede güçlü bir kurum olursak, zaten dünyadaki haber sirkülasyonunun yüzde 60'ı bu bölgeden geçiyor. Yani Yeni Zelanda'da, Avustralya'da, Singapur'da bir haber sirkülasyonu yok bütün dünyayı ilgilendiren. Ama Irak'taki bir savaş Singapur'u ilgilendiriyor, Suriye'deki bir savaş Çin'i ilgilendiriyor. Dolayısıyla herkesin buradaki habere ihtiyacı var. Eğer siz Ortadoğu'daki haber akışına hakim olursanız, dünyadaki haber akışlarına da hakim olursunuz. Bu stratejimizi, büyük oranda da hayata geçirdiğimizi düşünüyorum."
Özellikle Arapça departmanının iki yıldır hem üretim hem etki açısından bölgede bir numaralı ajans konumuna yükseldiğine işaret eden Öztürk, "Biz Ortadoğu'dan devşirdiğimiz güçle Balkanları, Balkanlardan devşirdiğimiz güçle Kafkasları, bu üçünden devşirdiğimiz güçle Avrupa ve Amerika'yı etkiliyoruz" dedi.
Öztürk, Ajansın Avrupa ve Amerika'da büyüme trendinde bulunduğunu, özellikle fotoğraflarıyla etki büyümesi yaşadığını dile getirdi.
"AA için çok önemli bir dönüm noktası"
Musul örneğini veren Öztürk, dünyadaki hemen hemen bütün uluslararası gazetelerin, web sitelerinin Musul ve Irak ile ilgili haber ve özellikle fotoğraf kaynağının AA olduğunu kaydetti.
Fotoğraf bölümündeki uluslararası etkinin şu anda istedikleri düzeyde gittiğini dile getiren Öztürk, şöyle devam etti:
"Brezilya'da tahmin ediyorum bin 500 muhabir, gazeteci, en az 500 foto muhabir vardır. Dünyanın en büyük ajansları orada. Ama birçok Avrupa, Amerika gazetesi AA'nın fotoğraflarını kullanmayı tercih etti. Şimdi Musul'daki fotoğrafı, videoları bizden tercih etmelerini anlayabiliriz, giremiyorlar oraya. Orada muhabir bulunduramıyorlar, biz varız orada sadece. Ama Brezilya'daki fotoğrafı bizden tercih etmeleri, kalite farkını ortaya koyuyor.
Obama'nın Washington'da yaptığı konuşmayı Time dergisinin AA'nın fotoğrafıyla dünyaya duyurması çok önemli bir dönüm noktasıdır bizim için. Obama, Türkiye'de, Musul'da, Kahire'de konuşsaydı da bizim fotoğrafımızı kullansalardı 'Evet biz burada güçlüyüz' derdik ama Washington'da konuştu. Washington'daki foto muhabirimizin çektiği fotoğrafı kullanıyor. Dolayısıyla bir kalite farkı var Anadolu Ajansının."
Şu anda İngilizce enerji bülteni hazırladıklarını ve bunun için özel ekip yetiştirdiklerini bildiren Öztürk, eylül ayında, bunu yayına koyduklarında dünya standartlarında bir ürün olacağını vurguladı.
"Türkiye'nin kaderine etki edecek çalışmaydı"
AA'nın Türk medyasını ileriye çektiğini, Türk medyasının Ajansın kalitesiyle bir yere doğru evrildiğini ifade eden Öztürk, "5 yıl sonra bu Ajansın yöneticileri, muhabirleri Türk medyasının içine girdikçe oraya katacağı kaliteyi şimdiden görebiliyorum" değerlendirmesinde bulundu.
"Ajans geleceğe yatırım yapıyor, geleceğin medyasının altyapısını inşa ediyor" diyen Öztürk, şunları kaydetti:
"Teknik, yazılım, Ar-Ge, donanım, sistem servisimizin gelmiş olduğu nokta Türkiye'de medya teknolojisi alanında bir numaradır. Abartısız söylüyorum, bu çapta, bu kalitede, bu öz güvende bir teknoloji ekibi Türkiye'de zor bulunur. Seçim döneminde yaptıkları yazılım, 5, 6 ayda yapılabilecek bir yazılım çalışmasını 35, 40 günde bitirdiler. Akıl alacak gibi değil ama sonucu ülkenin kaderini etkileyebilecek bir güçte oldu. 2013 yılında kesinlikle Ajansın tarihinde çok önemli dönüm noktalarından biri olarak yazılacak konu, Ajansın seçim başarısıdır. Kısa süre içinde aralık ayının başında start verdiğimizde, 4 ay gibi bir sürede 190 bin sandıktan veri aktaran ve ömrümüzde de yapmamışız böyle bir çalışmayı, bu çalışmayı başarıyla tamamladık. Gerçekten Türkiye'nin kaderine etki edecek bir çalışmaydı bu. O yüzden AA'nın çok stratejik ve hayati önem taşıyan bir kurum olduğunu bizler biliyorduk ama bu sefer devletin en üst kademeleri, Türk medyası, siyaseti de çok yakından görmüş oldu."
Öztürk, Türk medyasının tarihinin en sıkıntılı dönemlerini yaşadığını, yeni bir atılım, fikir, alan yaratmak gibi durumu olmadığını, bu nedenle AA'nın öncü rolle kendisiyle yarıştığını vurguladı.
"Anadolu Images" diye bir site açacaklarını da anlatan Öztürk, üzerinde önemle durdukları bu projenin AA'yı ekonomik ve marka değeri olarak çok büyük yerlere taşıyacağını dile getirdi. Bunun, Asya'nın fotoğraf ve video merkezi olacak bir çalışma olduğunu anlatan Öztürk, çalışma eylül ayında hayata geçtiğinde çok büyük etki yaratacağını bildirdi.
Kemal Öztürk, "Başka kuruma geçişimle ilgili çok spekülasyonlar yapıldı. Bu tür söylentilerin, spekülasyonların motivasyonumuzu bozmaması gerekir. Bizim böyle bir talebimiz, niyetimiz, arzumuz yok. Böyle bir güzide kurumda çalışırken de başka yere gitme niyetimiz yok. Böyle niyetimiz olmadığını da ilgili yerlere ilettik? diye konuştu.
?Anadolu Ajansı, bizim için AA ellerimizle büyüttüğümüz bir çocuk gibi? diyen Öztürk, ?En küçük biriminde çalışan arkadaşımızdan genel müdürüne kadar herkesin yaşattığı, büyüttüğü, desteklediği, gözü gibi baktığı bir kurum. Dolayısıyla böyle bir kurumu bırakmayı arzu etmedim hiçbir zaman? ifadelerini kullandı.
"Seslerini duyuramayan, mağdur, mazlum insanların çok büyük beklentileri var"
Öztürk, AA'da şu anda her milletten insanın çalıştığını, 80 küsur ülkede temsilcisinin bulunduğunu, Ajansın uluslararası kurum haline geldiğini kaydetti.
Türk medyasında AA'nın kaliteli bir marka olduğunu, yıllarca da böyle anılacağını vurgulayan Öztürk, bu kurumda çalıştığı için çok gurur duyduğunu bildirdi.
Öztürk, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz günlerde Kayseri'deki bir köyün dağına gittim. Dağda bir çoban, o çoban bile Anadolu Ajansının adını duymuş artık. Bu bizim için çok güzel bir şey. Biz vatandaşa hitap etmeyen bir kurumuz, hedef kitlemiz medya olmasına rağmen artık bu kadar bilinen bir kurum olduk. Bize çok insanlar umut bağlıyor. Kudüs ofisimizin açılışında Filistinlilerden çok özel şeyler duydum. O insanların sesini dünyaya duyurmak adına bizden çok büyük beklentileri var. Aynı sözleri Diyarbakır'da duydum, İstanbul'da duydum, Londra ofisimizi açtığımızda Londra'daki insanlardan da duydum. Herkesin bizden çok büyük beklentileri var. Seslerini duyuramayan, mağdur, mazlum insanların çok büyük beklentileri var."
AA ile ortak eğitim çalışması yapmak isteyen ülke sayısının 15, 20'yi bulduğunu anlatan Öztürk, bunu ellerinden geldiği kadar gerçekleştirmeye çalışacaklarını söyledi.
AA Haber Akademisinin pazartesi Azerbaycanlı gazetecileri eğitmeye başlayacağını, sonra Tunuslu gazetecilerin geleceğini ifade eden Öztürk, "Bir sorumluluğumuz var bizim, omuzlarımızda bir yükümüz var. Bu sadece düzgün haber yapmak, çok haber yapmak değil, AA bir yere evrildi, habercilikten, haber ajansının ötesinde bir misyonla bir yere evrildi. İnsanlar duygusal bağla bize bağlandılar, duygusallıkla bize sahip çıkıp destek veriyorlar. Yani 'Niye İslam dünyasının bir Reuters'i olmasın, neden bir AFP'si olmasın' derlerdi, şimdi 'Neden onları geçmiyorsunuz' diye soruyorlar bize. İnşallah geçeceğiz, geçebileceğimizi de gösterdik, bazı alanlarda da geçtik" ifadesini kullandı.
"Bu coğrafyada bir gün güzel haberler de vereceğiz"
"Bugün Arap coğrafyasında yaklaşık 150'ye yakın Arap kardeşimiz bizimle beraber çalışıyor, iddia ediyorum ki medya sektöründe bu kadar uyum içinde, bu kadar başarılı bir ekip çalışması başka yoktur" diyen Öztürk, şunları kaydetti:
"Kahire'deki ofisin başında bir Türk, yardımcısı Arap. İstanbul'daki ofisin başında bir Türk, yardımcısı Arap. Tunus'ta Türk, Arap olabilir, Fas'ta tersi olabilir, Erbil'de Kürt olabilir. Yani bir etnik ayrım yapmadan ve bundan gocunmadan, hiç de üzülmeden, hiç de farkına varmadan çok doğal bir akışla tıpkı 400 yıl, 500 yıl önce olduğu gibi bu coğrafyanın temelinde, toprağında olduğu gibi, olması gerektiği gibi uyum içinde yaşayan, çalışan bir ekip var.
Bu coğrafyanın böyle bir coğrafya olması gerekiyor ama bizi böldüler, parçaladılar. Bugün halen bu bölünmüşlüğün ve parçalanmışlığın acısını yaşıyoruz. Bizim genlerimiz aslında bir arada yaşayan, birbiriyle kardeş olan ve hiçbir zaman kavga etmeyen insanlardan oluşur. Biz AA'da bunun güzel bir örneğini veriyoruz. Herkese de örnek olacak bir çalışmadır. İnşallah gözyaşının, acının, kanın hakim olduğu bu coğrafyada bir gün AA olarak güzel haberler vereceğiz, Kahire'den, Gazze'den, Musul'dan, Bağdat'tan, Erbil'den, Kerkük'ten artık mutluluk haberleri vereceğiz. Bir gün bunları yapmak inşallah AA'ya nasip olacaktır."
"İnsanı yaşat ki kurum yaşasın"
AA Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nihat Erdoğmuş da kurumsal yönetim sürecini değerlendirdi. Ajansın, pek çok kurumun beceremediği "vizyonu ortaya koyup bunu paylaşmak" konusunda başarılı olduğunu ifade eden Erdoğmuş, "Artık kime sorarsak soralım, ilk 5 ajans içinde olmak çok kabul görmüş, çok paylaşılmış bir şey" dedi.
AA'nın global bir ajans olacağına herkesin inandığını anlatan Erdoğmuş, global yapılanma konusunda ilerlendiğini bildirdi.
Erdoğmuş, artık haber sayısından çok niteliğin öne çıkarılmasına ihtiyaç olduğunu belirtti.
"İnsanı yaşat ki kurum yaşasın" felsefesine inancını dile getiren Erdoğmuş, "Koştururken, tasarlarken, insanı da ihmal etmemek gerekiyor. Bu konuda da Ajans olarak hassasız" dedi.
AA Genel Yayın Yönetmeni ve Genel Müdür Yardımcısı Ömer Ekşi, ilk 6 ayda yayınlanan haber, fotoğraf ve görüntü sayılarıyla ilgili bilgi verdi. Bu sürede Türkçe olarak günde 585 rutin, 59 özel haber, bin 690 fotoğraf ve 229 görüntünün servis edildiğini belirten Ekşi, yayın yapılan tüm dillerde ise bin 189 rutin, 71 özel, 2 bin 894 fotoğraf ve 298 görüntünün abonelere ulaştırıldığını kaydetti.
AA Genel Müdür Yardımcısı Ebubekir Şahin de bütçe planlamasını anlattı. Genel Müdür Yardımcısı Çağatay Çulçuoğlu ise kurumsal iletişim çalışmaları hakkında bilgi verdi. AA yayınlarının şu anda 36 ülkedeki aboneye ulaştığını ifade eden Çulcuoğlu, yıl sonunda 50 ülkeye ulaşmayı planladıklarını bildirdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.