Adnan Kalkan: İstismara Köklü Çözüm!

İstismara Köklü Çözüm!

Son zamanlarda medyada yer alan cinsel istismar taciz ve tecavüzler, sivil toplum kuruluşlarını da harekete geçirdi. Adana'da birçok sivil toplum kuruluşunu bünyesinde bulunduran Adana Sivil İnisiyatif Meclisi (ASİM) Son günlerde yaşanan çocuk istismarları ile ilgili olarak yazılı bir basın açıklaması yaptı.

ASİM adına Aile Bilim Kültür ve Eğitim Derneği başkanı Adnan Kalkan’ın yaptığı açıklamanın tamamı: Son zamanlarda medyada yer alan cinsel istismar taciz ve tecavüzler dikkatleri üzerine toplanmış ve toplumda özellikle anne babalar da ciddi kaygılara sebep olmuştur.

Özellikle çocuk istismarı toplumun en hassas damarlarına dokunmuş ve toplumun her kesiminden tepkilere sebep olmuştur.

Ayrıca gerek bazı medya kuruluşları ve gerekse farklı kesimlerce suiistimal edilmiş bir konu haline geldiğini müşahede ediyoruz.

Bizler sivil toplum kuruluşları olarak sinek öldürmek yerine başta çocuk istismarı taciz ve tecavüzleri olmak üzere, her türlü istismarın önlenmesi için tavsiyelerde bulunuyoruz:

1. Cezalar caydırıcı olmalıdır.

Caydırıcı olmayan bir ceza aynı suçun işlenmesine engel olamaz. Siyasiler halkın talebi olan “idam yasasını” bir an evvel çıkartmalı ve uygun şartlarda uygulamaya koymalıdır. Tabii burada İslam'ın kanunlarından olan “kısas” hassasiyetle uygulamaya konmalıdır. Nitekim kısasta hayat vardır.

2. İstismara sebep olan televizyon programları, bilgisayar oyunları ve medya unsurlarının önüne geçilmelidir.

Haram –helal, müspet- menfi demeden gerek sözel ifadeler gerekse dizilerdeki Roller çocuk istismarını cazibeli hale getiriyor. Henüz ortaokul ve lise yaşlarında “sevgili hayatını özendiren” rol ve modeller ayrıca ilkokul yaşlarında giyim ve sözel ifadeler “Ergen Çocuklar” grubunu meydana getirmiştir. Oysa çocuk cinsellik dahil çocuk olduğu ve yetişkine yetişkin üslubu ile yaklaşılmlıdır. Cinselliği ön plana çıkaran Medya unsurları engellenmedikçe istismar bataklığı kurutulamayacak ve Allah muhafaza daha nice Eylüller, Leylalar bu unsurlara feda edilecektir.

3. Toplum istismar konusunda bilinçlendirilmelidir.

Başta anne babalar olmak üzere, Eğitimciler bilinçlendirilmeli ve çocukları bu doğrultuda eğitmelidir. Hangi vücut bölgelerinin kendi mahremiyet bölgeleri olduğu çocuklara bilinçli bir şekilde farkındalık oluşturarak anlatılmalı ve bu konuda eğitim seminerleri düzenlenmelidir.

4. Değerler eğitimi Milli Eğitim programında liyakatli Uzmanlar tarafından verilmelidir.

Bu konuda sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapılmalıdır. Değeri ile yetişmeyen bireyler diğerinin hakkını ve hukukunu bilemez.

5. Diyanet İşleri Başkanlığı aktif mücadele etmelidir.

Kimi çevreler, haddini aşarak artan istismar suçunun İslam ve müslümanlara yüklemektedir. Oysa İslam bireyin malını, canını, namusunu muhafaza eder. Sebepsiz bir insanı öldüren, bütün insanlığı öldürmüş gibi, kabul eder. Bizler yeni mağduriyetlerin oluşmaması ve istismar konusunda sinek öldürmek yerine bütün bataklığı kurutmak için sivil toplum kuruluşları ve devlet kuruluşları ile mücadele etmesi gerektiği kanaatindeyiz. Bütün kamuoyu vicdanına bu konunun takipçisi olduğumuzu saygıyla duyuruyoruz.