Adanalı Prof. Dr. Meryem Tuncel Adını Tıp Tarihine yazdırdı..

Adını Tıp Tarihine yazdıran Türk Kadını

Aldığı ödülle görev yaptığı üniversiteye 1 Milyon Dolar kazandırdı

Amerika Birleşik Devletleri’nin Tıp alanındaki prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen ve “Dalında Mükemmelliği Yakalamış” Tıp Fakültesi profesörlerini onurlandırılmak amacıyla verilen “Endowed Chair” ödülünün sahibi olan Meryem Tuncel,  bu ödül sayesinde görev yaptığı üniversiteye 1 milyon dolar bağışlanmasını sağladı. 

Türkiye’nin beyin göçü ile yurt dışına giden değerli bilim insanlarından birisi olan Teksas Tıp Fakültesi Nefroloji Anabilim Dalı Başkanı Adanalı Prof. Dr. Meryem Tuncel, yaklaşık 30 yıldan beri bilime hizmet ettiği Teksas’ta çok nadir bilim insanlarına verilen “Endowed Chair” ödülünü kazandı.

Aldığı ödülle çalıştığı üniversiteye 1 milyon dolarlık bağış yapılmasını sağlayan Meryem Tuncel,  azmin zaferini, fırsat verildiğinde kadınların neleri başarabileceklerini, pandemi süreci, beyin göçü ve Türkiye’nin sağlık turizmine kadar birçok konuyu değerlendirdi. 

Meryem Tuncel, Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde 4 çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini Kadirli’de tamamladı. Üstün zekası ile liseden birincilikle mezun olup, kendisini yetiştiren ailesine ilk gururu yaşattı. 

Çocukluk hayali olan doktorluğa Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanarak adım adan Meryem Tuncel, okulunu “yıldız öğrenci” olarak tamamladı. Yeterli olmayan İngilizcesi ve oturma izni olmamasına rağmen büyük cesareti ve adeta fren tutmayan azmi ile ABD’ye giden Meryem Tuncel, hedefine adım adım ulaştı. Meryem Tuncel, dahiliye ve böbrek hastalıkları dallarında ihtisas yaptı.  Ardından da ABD’nin üstün başarılı insanlara sağladığı özel bir vize ile çalışma ve oturma iznine sahip oldu. 

 Meryem Tuncel, öğretim üyesi olarak görev yaptığı üniversitede hem üniversite yöneticilerinin hem öğrencilerin hem de hastaların gözde hocası oldu. Elde edilmesi zor başarıları, mütevazı kişiliği, sempatisi, hoşgörüsü, liderlik vasfı, üstün öğretme yeteneği, azmi ve hepsinden önemlisi üstün zekası ile başaran Prof. Dr. Meryem Tuncel, 6 yıl boyunca da Connecticut Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde doktor yetiştirdi ve tedavisi çok zor tipte olan yüksek tansiyon vakalarını tedavi etti. Ardından aldığı çağrı ile Teksas Tech Üniversitesi Tıp Fakültesine Nefroloi Anabilim Dalı Başkanı olarak geri döndü. 

PRESTİJLİ ÖDÜL

Bir Cumhuriyet kızı olduğunu hiç unutmayan, Türk gelenek ve göreneklerinden taviz vermeyen Meryem Tuncel, bu kez sadece ailesinin değil tüm Türk milletinin gururu olacak bir başarıya daha imza attı. Amerika Birleşik Devletleri’nin Tıp alanındaki prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen ve “Dalında Mükemmelliği Yakalamış” Tıp Fakültesi profesörlerini onurlandırılmak amacıyla verilen “Endowed Chair” ödülünün sahibi olan Meryem Tuncel,  bu ödül sayesinde görev yaptığı üniversiteye 1 milyon dolar bağışlanmasını sağladı. 

Türk Bilim İnsanı olarak adını ABD Teksas’ta Tıp Tarihine yazdırmayı da başaran Meryem Tuncel, üstün yetenekli bir Tıp Profesörü ve zeki bir Türk Kadını olmasının yanı sıra tam bir vatan sevdalısı. Bu nedenle kendisine “o benim kahramanım” diyen biricik oğlunu vatan sevgisi ile yetiştiren Meryem Tuncel, onu da kendisi gibi doktor yetiştirmeye hazırlanıyor.

PANDEMİ

Bir tıp profesörü olarak dünya ile birlikte Türkiye'nin de yaşadığı pandemi sürecini değerlendiren Meryem Tuncel, bu süreçte T.C Sağlık Bakanlığı’nın son derece başarılı uygulamaları hayata geçirdiğini, çok erken tedbirler aldığını, oysa Teksas’ta zaman zaman maske bulmakta bile zorlandıklarını söyledi.

BEYİN GÖÇÜ

Türkiye’nin açtığı pandemi hastaneleri ile pandemi krizini bir nevi fırsata dönüştürdüğünü, bundan sonraki süreçte Türkiye'nin Sağlık Turizminde çok daha iyi noktalara gelebileceğini belirten Prof. Dr. Meryem Tuncel, “Atatürk’ün dediği gibi Türk insanı zekidir. Bu nedenle Türkiye çok değerli beyinlerini artık yurt dışına kaçırmamalı, onları birtakım teşviklerle ülkemizde tutmalı. Bu konuda T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bir takım çalışmalarının olduğunu biliyor ve bunu memnuniyetle karşılıyorum. Beyin göçü önlendiğinde Türkiye’nin yarınlarının dünden ve bugünden çok daha iyi olacağına inanıyorum” dedi.

TEK ZORLUĞU VATAN ÖZLEMİ OLDU

Atatürk’ün “Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar” sözünü anımsatan Meryem Tuncel, verdiği zorlu mücadelede kendisini zorlayan tek konunun aile ve vatan hasreti olduğunu söyledi. 

Tek evladını Türk gelenek ve göreneklerine göre yetiştiren, onun da yoğun isteği ile Türkiye'ye dönmeyi planladığını belirten Meryem Tuncel, “Aile ve vatan hasreti belli bir yaştan sonra insanın kendisini sorgulamasına neden oluyor. Bir söz vardır ‘bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım’ demiş. Ben ABD’de tüm hayallerimi gerçekleştirdim. Hayatımın önemli bir bölümünü geçirdiğim Teksas’ta çok mutlu, huzurlu ve güvende oldum ama hep vatan özlemi yaşadım. Bu nedenle birkaç yıl içinde Türkiye’ye dönmek ve ömrümün sonuna kadar da memleketime hizmet etmek istiyorum” diye konuştu.