Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi 3 yılda bölgenin "sağlık üssü" oldu
- Başhekim Doç. Dr. Süleyman Çetinkünar:
- "Adana Şehir Hastanesi olarak misyonumuz çok ağır. Hem üniversite hem eğitim araştırma hastanesi hem de hizmet hastanesi olarak bulunduğu bölge itibarıyla Akdeniz'in ve çevre illerin üs merkezi halinde"
ADANA (AA) - İSMİHAN ÖZGÜVEN - Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 2017 Eylül-2020 Eylül döneminde kentin yanı sıra çevre illerden ve Orta Doğu'dan çok sayıda hastaya şifa oldu.
Kamu-özel sektör iş birliği modeliyle Eylül 2017'de hasta kabulüne başlanan Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, Eylül 2020 dönemine kadar 3 yılda 6 milyon 984 bin 56 poliklinik hizmeti verildi.
Kentin yanı sıra çevre illerden ve Orta Doğu'dan hastalara da hizmet vererek bölgenin "sağlık üssü" haline gelen hastane, kaliteli, teknolojik ve fiziki imkanlarıyla çok sayıda kişiye şifa oldu.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) Hastanesi, Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastanesi, Genel ve Kalp Damar Hastanesi, Onkoloji ile Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesini bünyesinde barındıran 1700 yataklı Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, yaklaşık 600 uzman hekim, 400 asistan, 75 pratisyen, 3 bin 100 hemşire, ebe ve sağlık teknikeri, 3 yıllık süreçte 249 bin 880 ameliyatın da gerçekleştirilmesini sağladı.
- "Şehir hastanesi olarak misyonumuz çok ağır"
Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Süleyman Çetinkünar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastanelerinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde de etkin şekilde sağlık hizmetini sürdürdüğünü söyledi.
Hastanelerinin altyapı, donanım, kalite ve üstün teknik özelliklerine sahip ameliyathaneleri, yoğun bakımlarıyla Kovid-19'luların yanı sıra diğer hastalara da en üst düzeyde sağlık hizmeti sunduğunu vurgulayan Çetinkünar, doluluk oranlarının yüzde 70-80'lerde olmasına rağmen kimseyi tedaviden mahrum bırakmadıklarını ifade etti.
Çetinkünar, Kovid-19 sürecinde de polikliniklerinin hastanenin altyapısı gereği açık olmaya devam ettiğini vurgulayarak, "Ameliyathanelerimiz açık olmaya devam etti. Kovid-19 dışındaki hastalarımızın da özellikli işlemler ve tedaviler konusunda hiçbir sekteye ve mağduriyete uğramadan tedavilerinin olması sağlandı." diye konuştu.
Şehir hastanelerinin öneminin salgın sürecinde daha iyi anlaşıldığını dile getiren Çetinkünar, şunları kaydetti:
"Yoğun bakımların, acil servislerin ya da hasta tirajlarının efektif şekilde sağlanması ve tedavilerin devamı noktasında dezenfeksiyon, sterilizasyon ve hastaya ulaşım konusunda en üst düzeyde hizmet vermede şehir hastaneleri maalesef bu kötü süreçte çok iyi bir deneyim oldu. Olması gereken yapılar olduğu bir kez daha anlaşıldı. Hastanenin tüm servis, yoğun bakım yatakları istenildiği an yoğun bakıma çevrilebilecek şekilde bir altyapıda bulunmamız bizim ellerimizi sağlık çalışanları olarak çok rahatlattı. İstediğimiz alanı yoğun bakıma, servise çevirebildik, istediğimiz alanı başka poliklinik alanlarına çevirebildik. Bu imkan hem hastalar hem de sağlık çalışanları için çok büyük bir nimet."
Çetinkünar, Adana Şehir Hastanesi olarak misyonlarının ağırlığının farkındalığıyla hareket ettiklerine değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hem üniversite hem eğitim araştırma hastanesi hem de hizmet hastanesi olarak bulunduğu bölge itibarıyla Akdeniz'in ve çevre illerin üs merkezi halinde. Kurulduğu günden bu zamana kadar çok güzel işler yapıldı. 2021'de de bu işlerin artarak devam etmesi ve bölgede bir sağlık merkezi üssü haline gelebilmesi adına özellikli işlerin, organ nakli, kemik iliği nakli, tüp bebek, hiperbarik oksijen tedavisi gibi diğer özellikli işlerin yapılabildiği merkez haline gelmek için tüm sağlık ordumuzla beraber elimizden gelen gayretin hepsini göstermeye çalışacağız."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.