Zamana ve depreme direniyorlar
İSTANBUL - Çiğdem Alyanak
Ayasofya Camisi, Topkapı Sarayı, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin de aralarında bulunduğu 176 tarihi yapı, deprem riskini azaltmak için yürütülen çalışmalar sonunda yıllara meydan okumaya devam edecek.
İstanbul'da, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı tarihi yapılarda da deprem riskini azaltmak için çalışmalar yürütülüyor.
Fatih Sultan Mehmet'ten itibaren Sultan Abdülmecid'e kadar yaklaşık 400 yıl Osmanlı Devleti'nin idare, eğitim ve sanat merkezi olarak kullanılan aynı zamanda padişahın ikametgahı olan Topkapı Sarayı, dünya mimarlık tarihinin bugüne kadar ayakta kalmış en önemli anıtları arasında bulunan, mimarisi, ihtişamı, büyüklüğü ve işlevselliği yönünden sanat dünyasında önemli bir yer teşkil eden Ayasofya Camisi, çeşitli medeniyetlere ait bir milyonu aşkın esere ev sahipliği yapan, dünyanın en büyük müzeleri arasında yer alan İstanbul Arkeoloji Müzeleri...
Türkiye'nin göz bebeği bu tarihi yapıların da aralarında bulunduğu 176 tarihi eser, yürütülen projelerle hem depreme karşı güçlendiriliyor hem de yılların yorgunluğundan arındırılıyor.
Ayasofya Cami
Topkapı Sarayı Müzesi'ndeki bakım, tamir ve restorasyon çalışması için 300 milyon liralık bütçe ayrılırken, burada bulunan 30'a yakın yapı da elden geçirildi.
Büyük çaplı bir restorasyon ve güçlendirme çalışmasının yürütüldüğü Ayasofya Camisi için ayrılan bütçe ise 30 milyon lira.
"Büyük bir bakım çalışmasına şahit oluyoruz"
İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'un tarihi eser sayısı ve niteliği itibarıyla dünyanın en zengin ve en muhteşem şehirlerinden biri olduğunu dile getirdi.
İstanbul'daki tarihi eser sayısının 40 bin olduğunu, bu eserlerin bakımının da devlet tarafından çok özenli şekilde yapıldığını anlatan Yılmaz, bu eserlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, farklı resmi kurumlar ve özel kuruluşlara bağlı olduğunu aktardı.
Her kurumun, İstanbul'daki tarihi eserlerin bugün yaşanılır ve yarına taşınabilirliği konusunda önemli çalışmalar yaptığını belirten Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir tarihçi olarak da şunu ifade etmek isterim; İstanbul'da son 10 yılda tarihi eserlere yönelik yapılan ihya faaliyetine baktığımızda, İstanbul tarihinde karşılaşmadığımız kadar büyük bir bakım çalışmasına şahit oluyoruz. Bu dönem, İstanbul'un tarihi eserlerini imar tarihi açısından ilk sırada yer alabilecek kadar çok çeşitlilik taşıyor. Bunda da öncelikle deprem riskine karşı tarihi eserleri koruma anlayışı uygulanıyor. Bu bağlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, 1999 depreminin risklerini ve sonuçlarını dikkate alarak, son 10 yılda kendisine bağlı tarihi eserlerin ihyası, güçlendirilmesi konusunda çok büyük atılım başlatmış bulunuyor. Bugün İstanbul'da 21 ünitede, 176 ayrı tarihi eserde güçlendirme ve bakım çalışması sürmektedir. Bu eserlerin her biri öncelikli olarak yerli ve yabancı uzmanlarla iş birliği yapılarak deprem karşısındaki durumları, taşıdığı riskler tespit edilmiş, bu riskler doğrultusunda bir sıralama yapılmış ve bu sıralama esas alınarak projelendirme, uygulama ve güçlendirme çalışmalarına başlanmıştır. Bu çerçevede eserler, tabanından çatısına varıncaya kadar bir bütünlük içinde elden geçirilmektedir."
Dünyanın en büyük saray müzelerinden biri
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra, 3 Nisan 1924'te müze haline getirilen ve Cumhuriyet'in ilk müzesi olan Topkapı Sarayı Müzesi, yaklaşık 300 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor.
Kara tarafından Fatih’in yaptırdığı Sur-i Sultani, deniz tarafından ise Doğu Roma surları ile şehirden ayrılan, mimari yapıları, koleksiyonları ve yaklaşık 300 bin arşiv belgesi ile dünyanın en büyük saray müzelerinden biri olan Topkapı Sarayı'nda Ağalar Camisi, Dış Hazine Bölümü, Meşkhane Bölümü, Seferli Koğuşu, Mutfaklar Bölümü (Matbah-ı Amire), Hazine Dairesi, Sur-i Sultani Surları Otluk Kapısı Bölümü güçlendirilerek restore edildi.
Hazine Bölümü'ne hassas cihazlarla ölçüm
Hazine Bölümü restorasyon ve güçlendirme çalışmaları kapsamında 2016 yılında yerleri tespit edilen 26 noktada sondaj çalışması yapıldı.
Topkapı Sarayı
Otluk Kapısı güçlendirilecek
Topkapı Sarayı Sur-i Sultani Surları restorasyon ve çevre düzenleme çalışmaları kapsamında, Otluk Kapısı'nda dövme demir gergilerde kopma ve kesit incelmesi belirlendi.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri
Paleolitik, neolitik, kalkolitik, erken, orta ve geç bronz dönemi, Helen, Roma ve Bizans dönemine ait nadide eserleri barındıran İstanbul Arkeoloji Müzeleri de güçlendirme çalışmaları kapsamında, 2011 yılında ele alındı. Yapının güncel rölövesi alınarak bütün tetkik ve analizler yapıldı.
Kariye Müzesi'ne zemin etüdü
İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 2011'de onayladığı restorasyon projeleri doğrultusunda, Ayasofya Müzesi ve Bağlı Birimlerinin Bilimsel Danışma Heyeti'nin yönlendirmesiyle 2013'ten bugüne sürdürülen restorasyon çalışmaları kapsamında, Kariye Müzesi'nin yapısal olarak incelenmesine yönelik araştırma çalışmalarına öncelik verilerek, georadar ile geçmiş yapı kalıntı temelleri, çatlak ve boşluklar tespit edildi.
Kariye Müzesi'nin yapısal sistemini etkileyen zemin suyu sorunlarına yönelik, yapı çevresi drenaj sistemi kuruldu.
Yapıyı boydan boya geçen ana çatlağın izlenmesi için deprem izleme sisteminin kurulumu gerçekleştirildi. Çatlağın onarımına ilişkin bilim kurulunun yönlendirmesiyle yöntem karara bağlanacak.
Amerikan Bizans Enstitüsü tarafından 1945-1956 yılları arasında yürütülen çalışmalar kapsamında yapıya eklenen gergi sistemi etüt edilerek, gerekirse takviye edilmesi için çalışmalara başlanacak.
Yapısal iyileştirme kararlarının sağlıklı bir şekilde alınması için kararlara temel oluşturacak araştırma ve ön etüt çalışmalarına devam ediliyor.
Topkapı Sarayı
Yıldız Sarayına Marangozhane Yapısı
Yıldız Sarayı Has Bahçe duvarına komşu inşa edilen Marangozhane binası, ahşap konstrüksiyon olan taşıyıcı sisteminin çürüyen parçaları özgün malzemesine uygun bir teknikle yenilenerek güçlendirildi.
Dönemi içerisinde yükseltilen ancak kesiti itibariyle zayıflık gösteren duvarın zemin bağlantısı incelenerek, bir deprem hareketi esnasında göstereceği davranışa yönelik yapısal iyileştirme önerileri geliştirildi.
Zemine çivilerle ankraj ve bağlayıcı tamir harçları uygulanarak duvarın güçlendirilmesi planlanıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.