Yeni Yıla Zinde Başlamak Elinizde

Yeni Yıla Zinde Başlamak Elinizde
Yeni yılın en güzel yanlarından bir tanesi de şüphesiz sevdiklerimizle yediğimiz yeni yıl yemekleri. Ancak güzel anılar biriktirilen bu özel günler, aşırı alkol tüketimi, yüksek enerji alımı gibi sebeplerle zehir olabiliyor.

Diyetisyen Seba Sarıtepe, yeni yıla sağlıklı başlamanın altın kurallarını sıralıyor.

Yeni yıl denince aklımıza ilk gelenler süsler, ışıltılar, sevdiklerimiz ve tabii ki yeni yıl sofraları. Yeni yılda herkesi bir araya getiren, zengin menüsüyle göz dolduran yeni yıl yemekleri yanlış ve ölçüsüz beslenme sonucu zehir olabiliyor. DoktorTakvimi.com doktorlarından Diyetisyen Seba Sarıtepe, yanlış beslenmenin önüne geçmek için önerilerini sıralıyor.

Gün boyu aç kalmayın!

Yılbaşı günü yapılan en büyük hataların başında akşam tüketim artacağı için gün boyu aç kalmak geliyor. Diyetisyen Seba Sarıtepe, güne mutlaka güzel ve dengeli bir kahvaltı ile başlanması gerektiğini belirtiyor. Bol yeşillik içeren peynirli yumurtalı bir kahvaltı, yanında 1-2 dilim esmer ekmek veya meyveli sütlü bir yulaf güne enerjik başlamak için ideal. Yılbaşı yemeğinin 2-3 saat öncesinde hafif bir ara öğün yemek sofraya aç oturmamayı, dolayısıyla porsiyon kontrolü yapmayı sağlıyor. Akşam genelde tüketim arttığı için öğleni hafif geçmek gerekiyor. Diyetisyen Seba Sarıtepe, öğlen sebze yemeklerinin tercih edilebileceğini söylüyor.

 

Bol bol su tüketin!

Alkol tüketimi vücuttan su atımına sebep olacağı için yılbaşı günü su tüketiminin ihmal edilmemesi gerekiyor. Yılbaşı günü alkol alacaklar daha düşük kalorili şarap veya şampanyayı 3-4 kadehle sınırlandırarak yeni yılın ilk gününe ferah ve zinde başlayabiliyor. Alkolün yanında kuruyemiş ve meyve gibi atıştırmalıkların tercih edilmesi öneriliyor. Tatlı olarak ise sütlü tatlılar ideal.

Arada kaçamakların olabileceğini söyleyen Diyetisyen Seba Sarıtepe;

 

“Sıkıldığınız zaman kendinize ufak bir mola verin. Örneğin kendinizi sevdiğiniz hafif bir tatlı ile ödüllendirmeye ne dersiniz? Yapılan çalışmalar 1-2 haftalık mola verilen diyetlerin uzun vadede daha etkili olduğunu, kişilerin ideal kilolarını daha rahat koruduklarını ve tekrar eden kilo artışlarının olmadığını gösteriyor. Kendinize katı kurallar koymayın. Bu kurallara uyamadığınız takdirde kişinin kendini suçlaması ve beraberinde gelen özgüvensizlik sık gördüğümüz durumlardır. İşe önce kendimizi sevmekle başlayalım. Vücudumuzu dinleyelim. Onu tanıyalım ve ne istediğini bilelim. Canınız çikolata mı istiyor? 1-2 dakika bekleyin ve kendinize sorun. “Gerçekten ihtiyacım var mı?” Cevap evet ise savaş vermeyin. Porsiyon kontrolü sağlayarak ufak bir kaçamak yapın. Unutmayın, bedeninizi beslerseniz ruhunuz da beslenir.” diyor.

 

İşin sırrı denge

Yeni yılın ilk gününde su tüketimini artırmak, sebze ve meyve gibi hafif besinleri tercih etmek, kafeinli içeceklerden kaçınmak ve yeşillik alanda yapılacak keyifli yürüyüşler detoks etkisi yaparak vücudu toparlamaya yardımcı oluyor. Diyetisyen Seba Sarıtepe, özel günlerde yapılan kaçamakları telafi etmek adına yapılan katı diyetler ve bilinçsiz detoks programlarının vücuda zarar verebileceğinin altını çiziyor. İşin sırrı denge diyen Sarıtepe, bilinçsiz yapılan katı diyetlerin sonrasında hızlı kilo almaya sebep olacağını söylüyor. “Yo-Yo etkisi” denilen bu kısır döngüye girmemek için her zaman dengeli ve sağlıklı beslenmeye yönelmek gerekiyor. Sağlıklı beslenmek görsel kaygılardan ziyade geleceğe yapılan bir yatırım anlamına geliyor.

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.