Yeni Neslin Beslenmesi

Yeni Neslin Beslenmesi
Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu(YESİDEF) İstanbul?da Yeni Neslin Beslenmesi konulu bir toplantı yaptı.Toplantıya...


Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu(YESİDEF) İstanbul?da Yeni Neslin Beslenmesi konulu bir toplantı yaptı.

Toplantıya iktidar partisi adına AK Parti Arge?den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu katıldı. Türkiye?nin dört bir yanından yemek sanayicilerinin, dernek başkanlarının katıldığı toplantıda yeni neslin, yani çocuklarımızın, yani geleceğimizin nasıl daha sağlıklı beslenmesi gerektiğine ilişkin konuşmalar ve konuyla ilgili çarpıcı bir görsel sunum yapıldı.

Sektöre eğitimli, nitelikli eleman kazandırmak için bir üniversite açmayı planlayan ve bu projesiyle kamuoyu gündemine gelen YESİDEF, bu kez de ?okullarda süte evet, ama yetmez! Yemek de verilsin? sloganıyla yeni bir projeyi hayata geçirmek için çalışma başlattı.

Bu projenin ana fikri, okul kantinlerinde fast-food kültürüyle beslenen; tostla test arasında sıkışıp kalan çocuklarımıza öğlen yemeklerinde annelerinin yemeklerini yedirip, sağlıklı beslenmelerini sağlamak. Kaldı ki, toplu yemek işi, teknoloji ve mühendislik isteyen, bilimsel yöntemlerle yapılması gerek hayati öneme sahip bir iş.

Oysa şu an taşımalı eğitim yapan okullarımız da dahil, birçok eğitim kurumunda çocuklara okul kantinlerinde, hiç de hijyen olmayan sağlıksız koşullarda, kalori hesabı yapılmadan yemek hizmeti verilmekte. Ya da kantin işletmecileri dışarıdan bu hizmeti satın alarak fahiş fiyatla velilere satmaktadırlar.

Hem ekonomik olarak velilerimizi mağdur eden, hem geleceğimizin güvencesi çocuklarımızı, gençlerimizi okul kantinlerine mecbur ve mahkum eden bu sistemden vazgeçilmesi gerekiyor. Çünkü bizim çocuklarımız kantincilerin insafına terk edilmeyecek kadar önemlidir, değerlidir.

Basında ve kamuoyunda hayli ses getiren bu projeye ana muhalefet partisinden de olumlu ve destekleyici tepkiler geldi.

Sosyal medyada da çok ilgi gören bu projeye ilişkin kimi eleştiriler ve olumsuz yorumlar da geldi kuşkusuz. Ancak toplum olarak ne denli ?bilgi sahibi olmadan, fikir beyan eden? bir anlayışımız olduğu bu konuda bir kez daha ortaya çıktı.

Çok sınırlı da olsa eleştirilerin ana eksenini şu görüş oluşturuyor:

?Bu projeden kim nemalanacak? Yemek sanayicileri kendilerine yeni Pazar mı oluşturmaya çalışıyor??

Bu konuya ilişkin haberleri dikkatli okuyan her okur-yazar, Federasyon Genel Başkanı Hüseyin Bozdağ?ın şu tespitini fark eder ve insaf sınırları içerisinde böyle bir eleştiri yapmazdı!

?Devlet, çocuklarımızın kötü beslenme alışkanlıkları sonucu oluşan obezite, diyabet ve benzeri hastalıkları önlemek, çocukları bu tehlikelerden korumak, hasta olanların tedavisini yapmak için yaklaşık 60 milyar harcıyor. Oysa 17 milyon öğrenciyi ilgilendiren bu projenin devlete maliyeti 13 milyarı geçmez.?

Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım.

Böyle bir projeden kim yararlanır?

Hem devlet, çocukları obez olmaktan kurtaracak, üsteli de reel olarak daha az para harcayacak, hem de çocuklarımız; daha uygun koşullarda, bilimsel yöntemlerle daha sağlıklı beslenecek?

Kim bu durumdan rahatsız olur?

Projeyi tam olarak bilmeden, bilgi sahibi olmadan;fikir sahibi olanlar! Her olumlu işin ardında kirli hesaplar, uluslar arası ilişkiler, emperyal politikalar arayan komplocular ve mevcut iktidar döneminde yapılacak her uygulamayı kötülemeyi marifet sayan önyargılı muhalefet anlayışına sahip olanlar.

Her yapılacak işin mutlaka sahipleri, uygulayıcıları olacaktır. Sonuçta yapılan her işin de bir bedeli vardır elbet. Önemli olan böylesine yaşamsal öneme sahip bir projenin uygulanmasında tüm tarafların yarar sağlaması!

Yemek Sanayicileri böyle bir projeyi uygularken kuşkusuz verdikleri hizmetin karşılığını alacaklardır ama bunu ne fahiş fiyatlarla, ne de kimseyi mağdur ederek yapmayacaklardır.

Bu, sosyal bir projedir ve çocuklarımızın geleceği söz konusudur.

Yeni Neslin Beslenmesine Talibiz, diye yola çıkan yemek sanayicilerini bu anlamlı projelerinden dolayı yürekten kutluyorum.

AYHAN ONGUN/ Gazeteci-Yazar 19.02.2013

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.