Yanlış diyet ve stres saçları döküyor!
Sağlıklı saçlara sahip olmak kadınların ve erkeklerin dış görünüşleriyle ilgili en önemli öncelikleri arasında yer alıyor. Bu nedenle de, dermatoloji kliniklerine en sık başvuru nedenlerinin başında saç sorunları geliyor. Acıbadem Adana Hastanesi Saç Sorunları ve Saç Ekim Merkezi Sorumlu Hekimi Op. Dr. Çağatay Sezgin, günde 100 teli aşan bir saç kaybı varsa mutlaka değerlendirme yapılmasını gerektiğine dikkat çekerek, kişinin saç sağlığını etkileyen fiziksel faktörleri, stres, diyet, kaza, ameliyat öyküsü olarak sıraladı?
Acıbadem Adana Hastanesi Saç Sorunları ve Saç Ekim Merkezi Sorumlu Hekimi Op. Dr. Çağatay Sezgin saç sağlığı, saç dökülmeleri ve uygulanan tedaviler hakkında, en çok merak edilen soruları yanıtladı. Op. Dr. Sezgin, saçla ilgili en fazla doktora başvurmaya neden olan sorunlarının; saç dökülmeleri ya da bölgesel saç seyrelmeleri, saçlarda çabuk yağlanma, kepeklenme, kaşıntı, para şeklinde saç kayıpları (saç kıran), saçlı deride mantar hastalıkları, kalıcı saç kayıpları ile giden hastalıklar ve saçlı derinin kendisini ilgilendiren kaşıntı ve yaralar şeklinde karakterize saçlı deri ekzemaları olduğuna dikkat çekti. Op. Dr. Sezgin şöyle devam etti;
DÖKÜLEN SAÇ SAYISI ÇOK ÖNEMLİ
Normalde başımızdaki saçların belli bir döngüsü vardır ve genetik kod gereği uzama evresi, geçiş evresi ve dinlenme evresi zincirini takip eder. Başımızdaki saçların yaklaşık yüzde 80'i uzama evresindedir ve bu süre ortalama 2-6 yıl arasındadır. Bu süreyi tamamlayan saçlar kısa bir geçiş aşamasından sonra dinlenme fazına geçer ki bu oran yüzde 19 civarındadır. Dinlenme aşamasında saçlar, 3-4 ay kadar kalır ve ardından saç dökülmesi başlar, bir yandan da yeni saç çıkışı başlamış olur. Saçların bu düzenini etkileyen herhangi bir olay saç dökülmesi ile sonuçlanabilir. Dökülme şikayeti olan hastaya mutlaka dökülen saç sayısı sorulmalıdır. Günde 100 teli aşan bir saç kaybı varsa mutlaka değerlendirme yapılmasını gerektiriyor demektir.
SAÇ DÖKÜLMESİ HEM ERKEKTE DE KADINDA DA GÖRÜLÜR
Saç dökülmeleri kadınlarda ve erkeklerde hemen hemen eşit oranda görülüyor. Kadınlarda ve erkeklerde genetik faktörler, mevsim değişiklikleri, hormonlar, stres faktörleri, beslenme ve diyet, geçirilen ameliyatlar, çeşitli nedenlerle kullanılan ilaç tedavileri etkili olabiliyor. Özellikle bayanlarda mevsim değişiklikleri, gebelik sonrası emzirme dönemi, sıkı yapılan diyetler neticesinde gelişen yoğun kalori ve protein kaybı, kansızlık (demir eksikliği), çinko eksikliği, biotin (Vitamin H) eksikliği daha sık sebep olarak karşımıza çıkıyor.
YAŞ KAÇ OLURSA OLSUN ?STRES? SAÇ DÖKÜYOR
Erkeklerde genetiğe bağlı saç dökülmeleri aslında puberte veya ergenlikle beraber başlıyor. Klinik olarak gözle görülebilir saç kaybı ancak 20'li yaşlardan itibaren farkedilebiliyor; Bu konuda kadınlar biraz daha şanslı, kadınlarda saç dökülmeleri genellikle, eğer kronik bir hastalık veya devamlı ilaç kullanımı öyküsü yok ise, gebelik sonrası emzirme dönemine kadar şikayet sebebi olmuyor. Gebelikte yükselen hormon düzeyleri saçların aktif uzama fazında takılmasına yol açıyor ve dinlenme evresine geçişini durduruyor. Doğumdan sonra tekrar hormonların eski seviyelerine gerilemeye başlamasıyla beraber, yaklaşık doğumdan 2-4 ay sonra, yoğun bir saç kaybı dönemi başlıyor ve ortalama 4 ay devam edip kendiliğinden durabiliyor. Genetik sebepli saç kayıpları bayanlarda 30'lu yaşlarla birlikte başlayıp, klinik olarak ancak 60'lı yaşlardan sonra aşikar hale geliyor. Stres faktörleri her iki cinste de, yaş kaç olursa olsun, stresli dönemin başlamasından yaklaşık 3-4 ay sonra ortaya çıkan, günde 100 teli aşan saç kaybı şeklinde kendini gösteriyor.
VİTAMİN EKSİKLĞİNE DİKKAT!
Kansızlık (anemi), vitamin veya mineral eksikliği (biotin, çinko, B vitaminleri, folik asit gibi), tiroid bezi ile ilgili hastalıklar (tiroid bezinin az veya çok çalışması), ateşli hastalıklar, romatizmal hastalıklar, bağ dokusu hastalıkları (lupus gibi), radyoterapi, alopesi areata (saç kıran) , saçlı deri yanıkları, hormon bozuklukları (prolaktin yüksekliği, polikistik over sendromu, androjen yüksekliği), kanser tedavisi için uygulanan kemoterapi ilaçları saç dökülmesine neden olabilmektedir. Geçirilen cerrahi operasyonlar, kazalar, sıkı diyetler ciddi kalori kaybı ile sonuçlandığı için saç dökülmelerini başlatabilirler.
SAÇLI DERİYE MEZOTERAPİ UYGULANABİLİR
Saç dökülmelerinin tedavileri nedene yönelik olarak yapılmaktadır. İlaçlara demir, çinko, biotin eksiklikleri giderilerek saç dökülmesi durduralabilir. Hormon tetkiklerinde bir anormallik varsa endokrinolojik veya jinekolojik yönden değerlendirilmesi için ilgili hekimlere (iç hastalıkları endokrinoloji bölümü ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanı) yönlendirilmelidir. Hormonlarla ilgili asıl tedaviye ek olarak saçlı derinin beslenmesini artıran, saçlı derinin kan dolaşımını hızlandıran harici uygulanabilen ilaçlarla desteklenebilir. Saç dökülme hızını kesmek, cansız görünümü engellemek ve beslenmesini arttırmak amacıyla saçlı deriye mezoterapi uygulaması yapılabilir. Günümüzde en popüler saç mezoterapi yöntemi ise PRP mezoterapi yöntemidir; bu yöntemde kişiden 8-10 cc kan alınır, bu kan örneği özel bir işlemden geçirilerek içinde bulunan büyüme faktörleri ayrıştırlır ve elde edilen bu hücreler saç dökülmesi olan bölgelere mikro enjeksiyon ile enjekte edilirler. Bu tedavinin süresi ve sıklığı ihtiyacınıza gore hekiminiz tarafından ayarlanacaktır. Ancak şu da unutulmamalıdır ki tamamen çıplak, hiç saç içermeyen kel bölgelerden saç ekimi haricinde hiç bir tıbbi tedavi yöntemi ile saç çıkmaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.