Bugün Yazarı Gültekin Avcı, Türkiye'yi de ateşe atacak ihtimali yazdı.

İşte o yazı...

Dibinizde sizi her an yakabilecek bir yangın varsa, tedbirinizi almak zorundasınız.

Rusya, Çin, İran, ABD ve Türkiye arasındaki stratejik matematikten kısa sürede bir sonuç alınıp da Beşşar Esed bertaraf edilemezse, yangının en çok zarar vereceği ülke Türkiye olacak.

Maalesef ufukta tatmin edici bir sonuç görünmüyor.

Annan Planı da devrede olduğu halde Esed'in değişmeyen saldırgan tavrı, bölgesel İran aktörlüğü ve küresel Rusya ve Çin aktörlüğüne dayanıyor.

Seçim atmosferindeki ABD'nin konuya Türkiye kadar hassasiyetle yaklaşmadığı ortada.

Euro bölgesindeki kriz, yorgun düşen AB'nin Suriye'ye yönelik dikkatini çoktan ekarte etti.

İstanbul'da Suriye muhalefetinin önemli ölçüde birleşmesi ve muhalefetin iri parçası Suriye Ulusal Konseyi'nin uluslararası arena cihetiyle "lider muhatap" olarak tanınması elbette önemliydi.

Fakat Suriye muhalefetinin bütünleşmesi, Türkiye'nin muhatap olduğu riski çok değiştirmiyor.

Öyle görülüyor ki Esed, arkasındaki aktörler (Rusya, Çin ve İran) destek verdikçe en çılgın kozları dahi kullanacak.

Bu minvalde Suriyeli Kürt siyasetçi Salah Bedreddin'in, 2000 PKK'lının Suriye'nin Afrin şehrindeki Kurmen Dağları'na yerleştiğini söylemesi önemli bir parametreydi.

Bedreddin, Esed'in bu PKK'lılara silah dağıttığını da söylüyor.

Daha önemlisi ise PKK-Esed buluşmasının Celal Talabani tarafından sağlanmış olması.

Esed'in adamları Süleymaniye'ye gidip Murat Karayılan'la görüşüyorlar ve Karayılan'a 'Gelin eskisi gibi birlikte hareket edeceğiz. Türkiye ortak düşmanımız' diyerek anlaşıyorlar.

Barzani ve Talabani yıllar boyu ikili oynadılar ve Türkiye'yi türlü entrikalarla oyaladılar.

Hiçbir zaman güvenilir olmadıklarını gösterdiler.

PKK, Suriye'yle çatışmaya sebebiyet verebilir

En uzun kara sınırına sahip olduğumuz Suriye'nin, pervasızca PKK'ya Kurmen dağlarında yer verip onları silahlandırması, PKK'ya Türkiye'ye sızabileceği çok daha geniş bir alan (sınır hattı) sunacak.

Böylelikle PKK, baskın ve saldırı eylemlerini, etkinlik sağlayamadığı Hatay, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa'ya yöneltebilecek.

Esed, PKK'lıları besleyecek, silahlandıracak, istihbarat desteği verecek peki biz ne yapabileceğiz?

Muhtemel bir terörist saldırıdan sonra sıcak takip hakkını kullanmak isteyen Türk güvenlik birimleri, Suriye silahlı kuvvetleriyle çatışma riski yaşayabilecekler.

PKK'nın Esed himayesindeki Kandil'i sayılan Kurmen dağlarına yönelik muhtemel bir hava operasyonumuz, Esed tarafından bir savaş sebebi sayılabilecek.

PKK'nın, Türkiye'nin gözünün içine baka baka Esed tarafından Suriye'de konuşlandırılması çok dikkatli okunmalı.

Esed'in, PKK kartını kullanarak krizi Türkiye'ye ihraç etmek ve Türkiye'yi büyük bir Ortadoğu ateşinin içine sürükleme düşüncesi göz ardı edilmemeli.

Kimi ikna etmeli?

Türkiye, en azından PKK'nın Suriye konuşlanması konusunda diplomasiyi hızlandırmalıdır.

Bu konuda Rusya'yı ikna etmesi bile tabloyu değiştirebilecektir.

Aksi halde 99'da Öcalan'ı beslediği için K.K.K'nın Suriye sınırında yaptığı konuşmayla zirve yapan gerilim, tekrar ve daha güçlü bir şekilde ortaya çıkıp, iki ülke arasında silahlı bir çatışmayı tetikleyebilecektir.

Bu çatışmaya İran'ın derhal müdahil olacağı ve devam edecek silsileyi düşünün...

Esed, mezhep çatışmasını körükleyerek tüm bölge ülkelerini Suriye ateşinin narında yanacak aktörler haline getirebilir.

Bunun için Esed, Hizbullah ve İran'ın derin unsurları zaten devrede.

Mezhep çatışmasının buhar gibi yayılacağı bir Ortadoğu, Türkiye'yi derinden etkileyecektir.

Arap Ligi'nin etki doğurmayan girişimlerinden sonuç beklemek gerçekçi değil.

Özellikle Rusya'nın Suriye'yle ilgili kaygıları asgari seviyeye indirilirse, beklenen sonuç alınabilecektir.

Sonuçta Rusya'nın İran'ı destekleme dinamikleriyle Suriye'yi destekleme dinamikleri aynı paraleldedir.

Ortadoğu'da varlık iddia eden bir Rusya'nın tatmini de maalesef ABD'den geçiyor.

PKK'lı bir Suriye krizinde Esed'le geçen her gün bizim aleyhimize işliyor.