?Türkiye?de Cami arsalarını devlet bağışlar, diyanet yapar??
?Cami arsalarını devlet bağışlar,
inşaatını diyanet ve belediyeler yapar??
ABD'den çok can sıkacak İnsan Hakları raporu
ABD Dışişleri Bakanlığının Uluslararası Dini Özgürlükler Raporu'nun Türkiye bölümünde, Hükümetin dini özgürlüklere saygı yönündeki eğiliminin yıl boyunca önemli ölçüde değişmediği belirtilen raporda, şunlar yer aldı:
"Genellikle Rum, Ermeni ve Süryani Ortodokslar ile Ermeni Protestan ve Yahudi toplumu dahil Osmanlı döneminde resmi olarak tanınan dini grupların üyeleri, kendi ibadetlerini uygulama özgürlükleri bulunduğunu bildirdi. Hükümet, önceki yıllarda el konulan azınlıklara ait dini vakıfların mülklerinin iadesine veya tazminine devam ediyor. Hükümet, 40 yıldır kapalı durumda olan Heybeliada Ruhban Okulu'nun hangi yasal merci altında tekrar açılabileceğine açıklık getirmedi.
"Sünni Müslümanlarla diğerlerine farklı muamele"
Hükümetin Sünni İslami gruplara lehte ve ön yargılı muamelede bulunduğu savunulan raporda, Diyanet İşleri Başkanlığının görevine değinilerek, hükümetin diğer dinlerden liderler, eğiticiler ve görevlileri istihdam etmediği vurgulandı.
Raporda, cami arsalarını devletin bağışladığı, çoğunlukla cami inşaatlarının Diyanet İşleri Başkanlığı ve belediyeler tarafından fonlandığı ve yine belediyelerin, buraların elektrik, su gibi faturalarını yatırdığı belirtilerek, "Bu imtiyazlar eşsiz bir şekilde sadece Sünni Müslümanlara yönelik. Ülkedeki birçok cami, yarı devlet kurumu olan Diyanet'e ait. Devlet, Alevileri heterodoks (kabul edilmiş din kurallarına aykırı) Müslümanlar olarak görüyor ve Alevi Müslümanların dini ibadetlerini finansal olarak desteklemiyor" ifadesine yer verildi. Raporda, cami ve mescitlere uygulanan kolaylıkların ve kriterlerin kilise ve diğer dini mekanların açılmasında uygulanmadığı ve Sünni Müslümanların ibadet yerlerine yönelik tek taraflı ayrımcılık uygulandığı değerlendirmesinde bulunuldu.
İmam hatip liseleri ile ilgili yeni düzenlemelere değinilen raporda, bunun dini eğitimin daha küçük yaşlardan itibaren alınabilmesine imkan tanıdığına işaret edildi.
Raporda, sufi ve diğer tarikat ve cemaatlerin 1925 yılından bu yana yasak olmasına rağmen aktif ve yaygın olmaya devam ettiği ve devletin de bu yasağı uygulamadığı ifade edildi.
Raporla ilgili ABD Dışişleri Bakanlığında düzenlenen toplantıda konuşan Cook, Türkiye'nin dini kıyafetlere yönelik kısıtlamaları gevşeterek, kız öğrencilerin belirli dini sınıflar ve İslami okullarda başörtüsü takmalarına izin verdiğini söyledi.
****
İsrail bu fotoğrafa öyle komik bir savunma yaptı ki..
İsrail, Gazze'de 2000 yılında babasıyla birlikteyken çapraz ateş arasında kalarak yaşamını yitiren 12 yaşındaki Filistinli Muhammed El Dura'nın İsrail askerlerinin kurşunlarıyla ölmediğini, bunun bir "kurgu" olduğunu öne sürdü.
Baba El Dura ise oğlunun mezarı başında iddialara isyan etti.
Dünya, 12 yaşındaki Muhammed El Dura'nın ölümünü kaydedilen videodan izlemişti. Gazze'de 30 Eylül 2000 tarihinde Fransız televizyonu "France 2"nün muhabiri Charles Enderlin'in çektiği 55 saniyelik görüntü tüm dünyayı ayağa kaldırmıştı.
Görüntüleri inceleme çalışmalarına başlayan İsrail komisyonu 36 sayfalık bir rapor hazırladı.
İsrail komisyonu, Fransız televizyonunun yayınlamadığı görüntülerde, 12 yaşındaki Filistinli Muhammed El Dura'nın hayatta olduğunun görüldüğünü de ileri sürdü.
Oğluna otopsi yapılmasına izin vermeye hazır olduğunu belirten El Dura, ayrıca uluslararası bir soruşturma açılmasını da istedi.
****
AKP İktidarıyla hangi grup arasında savaş var!
Mehmet Şevket Eygi, bugünkü yazısında, "Siyasî iktidarla muhalif bir grup arasında şu anda sanki gizli bir savaş vardır." dedi. Eygi açık açık isim vermedi ama hemen herkes kim/kimler olduğunu anladı.
Mehmet Şevket Eygi, bugünkü yazısında, "Siyasî iktidarla muhalif bir grup arasında şu anda sanki gizli bir savaş vardır." dedi. Eygi açık açık isim vermedi ama hemen herkes kim/kimler olduğunu anladı... İşte o yazı...
Siyasî İktidar ve Dinî Baskı Grupları
Politika sahnesinde ve arenasında sadece siyasî partiler değil başka güçler de vardır. Siyasî partilerden çok daha güçlü, çok daha ağır baskı grupları mevcuttur. Ekonomi ve finans güçlerinin de ağırlığı büyüktür. Sendikaların siyaset dışında kaldığını iddia etmek realiteleri görmemek olur. Masonların, dinî cemaatlerin, tasavvuf tarikatlarının da ağırlığı vardır.
2000?li yıllarda Türkiye?de bazı dinî gruplar büyük siyasî, iktisadî, mâlî (finansla ilgili) güçler haline gelmiştir.
Bazı gruplar siyasî iktidarla iyi geçinmekte, işbirliği yapmaktadır. Bazıları ise muhaliftir.
Siyasî iktidarla muhalif bir grup arasında şu anda sanki gizli bir savaş vardır.
Bu konuda dehşetli bir satranç oynanmaktadır. Satrancın geri planında ABD, İsrail, Haçlı mihraklar, CIA, MOSSAD bulunmaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.