"Türkiye, şimdi tavsiyeler veriyor"
"Avro dünyasının kıyısında duran Türkiye, şimdi AB'ye tavsiyeler veriyor"
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avro Bölgesi'nin ancak düzgün kurallarla, uygun yaptırım mekanizmalarıyla işlevsel olacağını ve adaletli bir sisteme sahip olması gerektiğini belirterek, "Eğer daha tamamlanmış ve olgun bir Avro Bölgesi olursa, belki gelecekte bir gün katılmak isteyebiliriz" dedi.
Financial Times'ın köşe yazarı Gillian Tett de "Şükür ki, bugün Avro dünyasının kıyısında duran Türkiye gibi ülkeler, şimdi AB'ye tavsiyeler ve sağduyulu öneriler getirebiliyor. Ahlaki denge çok değişti" yorumunda bulundu.
Babacan, ABD'nin başkenti Washington'daki temasları kapsamında Berstelsmann Foundation ve Financial Times gazetesinin düzenlediği "Avro Bölgesi: Kriz Sona Erdi Mi?" paneline katıldı.
Babacan ile birlikte panelde, İsveç Maliye Bakanı Anders Borg, Hollanda Maliye Bakanı ve Eurogroup Başkanı Jeroen Dijsselbloem ve Fransa Ekonomi ve Maliye Bakanı Pierre Moscovici de konuştu.
Babacan, Avro Bölgesi'ne ilişkin soru üzerine, Avro Bölgesi'nde son birkaç yıla bakıldığında birçok iyi önlemin zaten alındığını ama birçok ülkenin daha yapması gereken ev ödevleri olduğunu söyledi.
Bu noktada, özellikle mali çerçevenin tamamlanması ve bankacılık birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini belirten Babacan, mali ve bankacılık birliğinin daha güçlü yaptırım mekanizmalarına ihtiyacı olduğunu kaydetti.
Panelin moderatörlüğünü yapan Financial Times'ın köşe yazarı Tett'in "Avrupa komisyonu size yarın gelip, sizi Avro'ya almak istiyoruz derse, 'Evet' mi derdiniz 'Hayır' mı?" sorusunu sordu. Babacan'ın "Öncelikle biz AB'nin üyesi olmak isteriz" sözleri üzerine salondan alkışlar yükseldi.
Bunun üzerine Tett'in "Avro şu anda üye olacak kadar çekici mi değil mi sizce?" sorusu üzerine Babacan, bunun ülkelerin bir araya geldiği ve güçlü ekonomik yararlar sağlaması anlayışına dayanan büyük ve tarihi bir proje olduğunu söyledi. Ancak Avro Bölgesi'nde henüz kuralların tam oturmadığını belirten Babacan, "Avro Bölgesi, ancak düzgün kurallar ve uygun yaptırım mekanizmalarıyla işlevsel olur, öteki türlü her zaman kaytarma sorunu yaşanır. Bunun yanında adaletli bir sisteme sahip olmak da çok önemli. Eğer daha tamamlanmış ve olgun bir Avro Bölgesi olursa, belki gelecekte bir gün katılmak isteyebiliriz" ifadelerini kullandı.
-"Şimdi Türkiye, AB'ye öğüt veriyor"-
Babacan, başka bir soru üzerine, tarihi ve çok önemli bir proje olan AB'nin başarıya ulaşmasının desteklenmesi gerektiğini söyledi. Ancak, örneğin Avro'ya dahil olmak için uygulamak gereken Maastricht Kriterleri'ni önce iki büyük ülkenin ihlal etmeye başladığını, onları da öteki ülkelerin takip ettiğini belirten Babacan, "(AB) Hala yürüyebilir, yürüyecektir. Buna gerçekten inanıyoruz ama mali ve bankacılık konularının güçlendirilmesi gerekiyor" diye konuştu.
Babacan, Güney Kıbrıs'taki ekonomik krizin çözümünün ele alınmasıyla ilgili soru üzerine de "Bu Güney Kıbrıs için belki de özel bir durumdu ama başka ülkelere de uygulanmamalı" diyerek, mali sektöre bakıldığına tüm sistemin güven üzerine kurulduğunu ve güveni azaltacak unsurlardan kaçınmak gerektiğini kaydetti.
Tett'in paneli kapatırken, "Şükür ki, bugün Avro dünyasının kıyısında duran Türkiye gibi ülkeler, şimdi tavsiyeler ve sağduyulu öneriler getirebiliyor. Ahlaki denge çok değişti" sözleri dikkati çekti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.