Türkiye-Japonya ilişkilerinin tarihi
Türkiye ve Japonya 124 yıllık uzun bir geçmişe dayanan dostlukları olan iki ülke...
Serkan Üstüner'in haberi...
Osmanlı Padişahı Sultan II. Abdülhamid tarafından iade-i ziyaret ve dönemin Japon İmparatoruna hediye götürmek maksadıyla gönderilen Ertuğrul Fırkateyni'nin 16 Eylül 1890 tarihinde batması, dostluğun yanı sıra iki ülke ilişkilerinin başlangıcı olarak kabul ediliyor. Ertuğrul Fırkateyni faciasının üzerinden 124 yıl geçerken, Türkiye bu faciadaki kayıplarını hiçbir zaman unutmadı ve her yıl anma törenlerinde bulundu.
ERTUĞRUL FIRKATEYNİ'NİN GİZLİ DİĞER AMACI "İTTİHAD-I İSLAM"
Uzmanlar, Ertuğrul Fırkateyni'nin gizli tutulan bir amacının daha olduğunu belirtiyor. Gönderilişinin altında Sultan II. Abdülhamid'in İttihad-ı İslam (dünyadaki tüm Müslümanları tek çatı altında toplama, Pan-İslamizm) siyaseti olduğunu kaydediyor. Zira geminin o dönemki güzergahını inceleyen tarihçiler, Japonya yoluna çıkan Ertuğrul'un, Osmanlı'nın kendi sınırları dışındaki müstemleke ülkelerdeki Müslüman halkın bulunduğu topraklara ziyaretlerini buna delil olarak sunuyor. Tarihçiler, geminin güzergahında özellikle dönemin İngiliz müstemlekeleri olduğuna işaret ediyor ve Osmanlı'nın Müslüman halklara birliktelik mesajı vererek, kendisini zayıf gören yabancı devletlere karşı bir güç gösterisinde bulunduğunu, bunun da güzergah sayesinde rahatça anlaşıldığını belirtiyor. Ertuğrul Fırkateyni, 27 Temmuz 1889?da İstanbul'dan hareket etmesinin ardından arızalanmış ve Süveyş'e uğramıştı. Süveyş'ten ayrıldıktan sonra sırasıyla Aden, oradan da Bombay'a hareket etti. Bombay'dan sonra Kolombo, oradan Singapur ve Hong Kong, en son olarak da Japonya'ya vardı. Seyahatin toplam 6 ay sürmesi planlanırken, fırkateynin sadece Japonya'ya gidişi 11 ay sürdü. Gemi Japonya'ya vardıktan bir hafta sonra kaptan Osman Paşa, İmparator Meiji ile görüşmüş, Sultan II. Abdülhamid'in gönderdiği el yazması mektubu ve Osmanlı İmtiyaz Nişanını Japon İmparatora teslim etmişti.
KOLERA SALGININDA İLK KAYIPLAR
Ertuğrul Fırkateyni, bilinenin aksine ilk şehitlerini Japonya'dan açılmadan vermeye başladı. Tarihçiler, Osmanlı fırkateyninin o dönem Japonya'daki kolera salgınında mürettebattan 13 kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor. Bu olay sonucunda geminin Wadanomisaki dezenfekte merkezinde karantina altında tutulduğu ifade ediliyor. Japonya'da geminin üç ay kaldığını aktaran tarihçiler, Ertuğrul'un 14 Eylül 1890?da Yokohoma'dan hareket ettiğini, ancak şiddetli fırtınadan ötürü 16 Eylülde Oshima köyü yakınlarında Kashinozaki deniz feneri civarında kayalıklara çarparak battığını anlatıyor. Uzmanlar, kazadan 69 mürettebatın sağ kurtulduğunu, ancak şehit olan mürettebatın sayısının belli olmadığını söylüyor. Zira kaynaklarda fırkateynde bulunanlara dair kesin bir sayı bulunmuyor. Çeşitli kaynaklar şehit sayısını 600 dolayında veriyor. Kazanın ardından ülkenin yerel idarecelerinden, merkezi hükümetine kadar kazazedelere gereken yardımın yapılması ve yerel halkın da Osmanlı mürettebatına misafirperverliği hala anlatılıyor. Tarihçiler, sağ kalan mürettebatın daha sonra Japonya'nın Hiei ve Kongo savaş gemileriyle, Ertuğrul'un Japonya'ya gelirken kullandığı güzergahın neredeyse aynısını kullanarak üç ayda İstanbul'a geldiğini belirtiyor. Japonlar o dönem sadece Ertuğrul kazazedelerini kurtarıp İstanbul'a götürmekle kalmamış, Japon halkı şehit yakınları için yardım kampanyası düzenlemiş ve toplanan yardımları sağ kalan askerlerle Türkiye'ye göndermişti.
TÜRKİYE ERTUĞRUL'U UNUTMUYOR
Japonların bu yardımı ve vefakarlığı Türkler tarafından da nesillerce unutulmamış, Irak-İran savaşında Türkiye İran'da mahsur kalan Japonları tahliye etmişti. Savaş başladığında Türkiye, İran'da mahsur kalan ve yabancılara ayrılan süre içerisinde ülkeyi terk edemeyen 215 Japon'u uçak göndererek kurtarmıştı. Japonlar da bu hadiseyi unutmamış ve ülkede Türkiye'nin bu vefakar dostluğu büyük ses getirmişti.
FELAKETLERDE BİRBİRİNE İLK EL UZATAN İKİ ÜLKE
İki ülke arasındaki bu dostluk hikayesi genelde trajedilerle devam etmiş, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminde Japonya Türkiye'ye ilk yardım elini uzatan ülkelerden olmuştu. Japonya o dönem aralarında sağlık ekipleri ve deprem uzmanlarının da olduğu 76 kişilik yardım ekibiyle 500 prefabrike ev göndermişti. Japonya'da dünya tarihinin en büyük felaketlerinden kabul edilen 11 Mart deprem ve tsunami felaketinde, ardından başgösteren nükleer felakette Türk yardım ekipleri ülkeye ilk ulaşan uluslararası yardım ekiplerinden olmuş ve felaketin en şiddetli bölgelerinde arama-kurtarma faaliyetinde bulunmuştu. Türkler bölgeye ilk ulaşan ve son ayrılan yardım ekiplerindendi.
ABDÜLHAMİD RUHUNDA MARMARAY
Cumhuriyet'in 90. yılında tarih boyunca üç imparatorluğa başkentlik yapan şehir, 'asrın projesi' Marmaray'ın açılış töreni ile dikkatleri üzerine çekti. Asya ve Avrupa kıtalarını boğazın derinliklerinde buluşturan tüp geçit, dokuz yıl süren çalışmaların neticesinde hizmete girdi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 90'ıncı yaşını kutladığı gün, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde düzenlenen törene yabancı birçok devlet adamı katıldı. Osmanlı Sultanı Abdülmecid'in 153 yıl önce kurduğu hayalin gerçeğe dönüşmesinde pay sahibi olan Japonya'nın Başbakanı Shinzo Abe de İstanbul'da tarihi ana tanıklık edenlerdendi.
ASYA'YI UÇURAN İKİ KANAT JAPONYA VE TÜRKİYE
İlk ziyaretinin üzerinden henüz altı ay geçmeden Türkiye'ye ikinci kez gelen Abe, Başbakan Erdoğan'dan önce çıktığı kürsüde, iki dost ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi gereğine vurgu yaptı.
'Türkiye ve Japonya, Asya'yı uçuran iki kanattır' ifadesini kullanan Shinzo Abe, 'Hadi şimdi de Tokyo'dan kalkan; İstanbul'dan geçip Londra'ya uzanan bir hızlı tren yolunun hayalini birlikte kuralım' şeklinde konuştu.
Türkiye gelişen ekonomisi, hem bölgesel hem de küresel ölçekte görünürlüğünün artması nedeni ile bir süredir Tokyo'nun yakın takibinde. Japonya'da yılların kronik sorunu ekonomik durgunluğa karşı attığı cesur adımlar ile dikkat çeken Abe hükümeti, dış politikada da daha aktif bir rol üstlenmek istiyor.
TÜRKİYE VE JAPONYA STRATEJİK ORTAK
Asrın projesi Marmaray'ın açılışında Erdoğan ve Abe, iki ülke ilişkilerinde gelinen noktayı değerlendirdikleri iki saatlik bir görüşme yapmıştı.
Suriye ve İran gibi bölgesel konuların da ele alındığı toplantıda kabul edilen ortak bir bildiri ile Türkiye-Japonya ilişkilerinin 'stratejik ortaklık' seviyesine yükseltildiği açıklandı.
'Stratejik ortaklık', hali hazırda çok yönlü birden fazla somut proje ile destekleniyor.
İşte o projelerden bazıları:
- Sinop'ta kurulacak nükleer enerji santralinin inşasında Japonya'ya münhasır müzakere hakkı verildi.
- Türkiye'de bir Türk-Japon ortak bilim ve teknoloji üniversitesi kurulacak.
- İki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA) müzakereleri kısa süre içinde başlayabilir.
- Önümüzdeki yıl, Türkiye-Japonya arasındaki diplomatik ilişkilerin 90'ıncı yıldönümü çeşitli etkinlikler ile kutlanacak.
- 2015'te 125'inci yıldönümü anılacak olan Ertuğrul Fırkateyni faciasını konu alan ortak bir sinema filmi yapılacak. (Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamit döneminde iade-i ziyaret için Japonya'ya giden Ertuğrul Gazi Fırkateyni, 1890 yılında dönüş yolunda batmış ve mürettebatının büyük kısmı şehit olmuştu. Bu olay, iki ülke arasındaki tarihi dostluk ilişkisinin temel taşı olarak kabul edilir.)
BAŞBAKAN ERDOĞAN JAPONYA'DA
Başbakan Erdoğan'ın Tokyo ziyareti dolayısıyla Devlet Konukevi önünde askeri tören düzenlendi. İki ülkenin milli marşlarının çalınmasıyla başlayan törende, Başbakan Erdoğan ve mevkidaşı Şinzo Abe, tören kıtasını selamladı.
TÜRKLER VE JAPONLAR AKRABADIR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye ve Japonya halklarının birbiriyle teması ve irtibatı, 90 yıllık bir geçmişten ibaret değil. Öncelikle burada çok az bilinen ama bu alanda çalışan akademisyenlerin kabul ettiği bilimsel gerçeği hatırlatmak isterim; Türk ve Japon halklarının, dillerinin aynı aileden, aynı dil kökünden gelmesi hasebiyle birbiriyle akraba iki halktır" dedi.
TÜRK-JAPON BİLİM VE TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ
Erdoğan, Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin kurulmasını hedeflediklerini, 2023 yılında buradan mezun olan öğrencileri görmek istediğini belirterek, "Bunun ilk imzaları atıldı, bu ziyarette bunu daha da olgunlaştıracağız. İstanbul'da bu üniversite için güzel bir yer tahsis etmiş bulunuyoruz, bununla ilgili adımlarımızı atıyoruz. Uluslararası bazda Türk-Japon üniversitesini kurmak her iki ülke için anlamlı olacaktır. Bu üniversitenin eserleriyle de Türkiye de zenginleşecektir" diye konuştu.
serkan.ustuner@haber7.com
Kaynak: Haber7
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.