Türkiye ilaçta tüketici konumda olmamalı

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 2023 vizyonu olan Türkiye'nin, sağlıkta, gerek tıbbi teknolojide gerekse ilaçta tüketici bir ülke konumunda devam etmesini artık doğru bulmadıklarını belirterek, bu kapsamda şehir hastaneleri ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin kurulacağını söyledi.

İSTANBUL (AA) - Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 2023 vizyonu olan Türkiye'nin, sağlıkta, gerek tıbbi teknolojide gerekse ilaçta tüketici bir ülke konumunda devam etmesini artık doğru bulmadıklarını belirterek, bu kapsamda şehir hastaneleri ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin kurulacağını söyledi.

Bakan Müezzinoğlu, Ermirgan Korusu'nda "İstanbul Sağlıklı Yaşam İçin Yürüyor" etkinliğine katıldı. Vatandaşlarla yürüyen Müezzinoğlu, daha sonra "Sağlık enstitüleri, Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi ve şehir hastaneleri" çalışmalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Müezzinoğlu, sağlıklı yaşam algısının toplumda yerleşmesiyle ilgili herkese görev düştüğünü vurgulayarak, bu anlamda öncü olmak adına yürüyüşü önemsediklerini söyledi.

Sağlıkta dönüşüm projesiyle 12 yıldır vatandaşın hekime, ilaca, teknolojiye ve sağlık hizmetlerine ulaşmasında önemli mesafeler kat edildiğini aktaran Müezzinoğlu, her gün yaklaşık 1 milyonun üzerinde tıbbi işlemim yapıldığı Türkiye'de, zaman zaman sorunlar yaşandığını, daha iyi olması gereken alanların bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'nin sağlık hizmeti sunumunda gelişmiş ülkelere bakıldığında hemen hemen başabaş noktaya geldiğini ifade eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye bir sağlık tüketicisi konumunda. 2023 vizyonu olan ülkenin, sağlıkta, gerek tıbbi teknolojide gerekse ilaçta tüketici bir ülke konumunda devam etmesini artık doğru bulmuyoruz. Artık ayağın biri olabildiğince güçlendi. Ama diğer ayağı da çok hızla güçlendirmemiz gerektiğine inanıyoruz. O nedenle bu anlamda 3 temel güçlü ayağın alt yapısını oluşturuyoruz. Biri şehir hastaneleri. Gerek hukuksal, gerek bürokratik, gerekse ekonomik anlamdaki bütün sorunları bu hafta itibarıyla belki bir iki istisna dışında tamamen çözdük. 1 Temmuz itibarıyla sözleşmesini imzaladığımız 15 şehir hastanesi ve halk sağlığı kurumu fiilen sorumluluk üstlenmiş noktaya gelecek. Temmuz ayı itibarıyla da bu inşaatlar, ortalama 30 ay sürede Türkiye'nin sağlık hizmetine girmiş olacak. Yıl sonuna kadar yaklaşık 30 civarında şehir hastanesinin projelendirilmesinin ihale sürecini tamamlama gayreti içinde olacağız."

- Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı

Bakan Müezzinoğlu, diğer ayaklardan birinin de Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı olduğunu dile getirerek, konunun bakanlığın gündeminde 4-5 yıldır olduğunu, 4-5 aydır da olgunlaştırıldığını söyledi.

Müezzinoğlu, dün gece itibarıyla da alt komisyonda görüşmelerin tamamlandığını, salı günü de son görüşmelerin bitirilmesinin ardından genel kurul kapanmadan kanunlaştırmayı hedeflediklerini anlatarak, bunun biraz zor olduğunu ancak ramazan ayında da meclis çalışırsa yasalaşması için genel kurula geleceğini bildirdi.

Türkiye açısından bu konuda Ar-Ge alanında boşluk olduğuna işaret eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye'deki sağlık Ar-Ge'sinde insan kaynağı anlamında bilimsel alt yapı var ama koordinasyon, organizasyon, üretim sorunu var. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı bütün bunlarda gerek laboratuvar, teknik inceleme ve çalışma alt yapısını oluşturmakta, gerekse projelere finansman desteği sağlamakta, gerekse bu projelere destek olmada önemli rol oynayacak. Kanunlaştıktan sonra ilk 6 içinde kurmayı hedeflediğimiz 2 enstitümiz var. Biri Türkiye Kanser Enstitüsü, diğeri de Türkiye Sağlık Akreditasyon Enstitüsü. Herkes kurumların bir marka değerini, akredite özelliğini arayan noktada. Sağlık turizminde iddialı bir ülke olmak durumundayız. Türkiye'nin sağlık turizminde iddialı olabilmesi için de uluslararası bir akreditasyon dinamiğini Türkiyemize kazandırmamız gerekiyor."

- Diğer enstitüler 3 yılda tamamlanacak

Müezzinoğlu, kronolojik hastalıklar, anne çocuk ve ergen sağlığı, biyoteknoloji, geleneksel ve tamamlayıcı tıp enstitülerinin de 3 yıl içinde tamamlanacağını anlattı.

Bunların toplumun sağlıklı geleceği adına önemli olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, olabildiğince bağımsız, özerk yapılar olmasını istediklerini söyledi.

Müezzinoğlu, Sağlık Bakanlığına bağlı Türkiye Kamu Hastaneleri, halk sağlığı ve ilaç, eczacılık ve tıbbi cihazla ilgili 3 kurumun dışında, ilgili kurum olarak kurulan başkanlıklar olacağını, bunların da Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığınca yönetileceğini, bilim kurullarıyla projelere destek verileceğini anlattı.

Bakan Müezzinoğlu, bu enstitülerde, ülkenin dinamiklerinde var olup da gerek Türkiye'de gerekse dünya bilimine sunulacak üretimlere zemin hazırlanacağını kaydetti.

- Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi

Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ni de önemsediklerini belirten Müezzinoğlu, "55-56  eğitim ve araştırma hastanesi var. Bunlardaki doçent ve profesör kadrolarımızın üniversitelerdeki özlük hakları, kadro hakları anlamında ciddi bir boşluk var. Bu boşluğu giderebilmek, bu hastanelerin dinamiklerini toplum adına, sağlık anlamında daha iyi noktaya taşınması için önemli bir rol üstlenecek" diye konuştu.

Uluslararası öğrenci yetiştirme ve yabancı dillerde eğitim verebilme adına farklı vizyonların yüklenileceğini dile getiren Müezzinoğu, "Sağlık ve tıp eğitimi verecek Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü olan bir üniversitemiz inşallah olacak. Hem Türkiye'nin sağlık eğitimi araştırması dinamiklerine farklı bir vizyon kazandırmayı hedeflerken, yurt dışında da eğitim ve araştırma hastaneleri gibi hastaneler açarak o ülkelerde sağlık eğitimine katkı sağlama rolü de olacak" ifadelerini kullandı.

- Yurt dışında açılan hastaneler

Bakan Müezzinoğlu, Sudan'da 200 yataklı hastane hizmete sunduklarını, Somali'de, Pakistan'da ve Kırgizistan'da da hastaneler açılacağını anlatarak, bu hastanelerin yönetiminin ve kadrosunun Türkiye'den sağlanması gibi bir talep bulunduğunu, üniversitenin bu kapsamda da yararlı olacağını kaydetti.

Bunların 2023 vizyonunun ana kolonlarını oluşturan unsurlar olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, gerek şehir hastaneleri, gerek sağlık enstitüleri gerekse de üniversitenin bu anlamda vatandaşların onur duyacağı bilimsel vizyonlarla dünya bilimine katkı sağlayacağını söyledi.

Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, "Türkiye'nin, 1 milyar nüfusun olduğu yakın coğrafyasında sağlık turizminde aldığı 1,5 milyar dolarlık girdinin veya sağlık hizmeti ihracatının önümüzdeki 5 yılda 9-10 milyar liraya, 2023'te de 20-25 milyar liralık hedefe ulaşması için bu ana vizyonları da oluşturmamız gerektiği kanaatindeyiz. İnanıyorum ki bütün bunları en kısa sürede başarabildiğimizde Türkiye, Türk milleti kazanmış olacak. Türkiye'nin sağlık hizmeti vizyonu çok daha farklı boyutlara doğru yelken açmış olacak" değerlendirmesinde bulundu.