Türk profesörün 'travma' alanındaki çalışmaları uluslararası başarı getirdi
İSTANBUL - ARİF YAKICI
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Adli Tıp Enstitüsü Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdinç Öztürk, "travma ve dissosyatif bozukluklar" konusunda önde gelen bilim adamlarının yer aldığı uluslararası değerlendirme platformunca 2007 yılından bu yana yapılan incelemeler sonucunda, dünyada en iyi 50 uzmandan biri olarak gösterildi.
Dünyanın önde gelen bilim adamlarının yer aldığı uluslararası bir değerlendirme platformunca 2007 yılından bu yana yapılan incelemeler neticesinde, "dissosiyatif bozukluklar-psikiyatrik tanı grubu" alanında en iyi uzmanlar belirlendi.
Bilim adamları tarafından "dissosiyatif bozukluklar-psikiyatrik tanı grubu" alanında 3 bin 546 uzmanın çalışmaları ve makalelerinin değerlendirilmesi sonucunda, Prof. Dr. Öztürk yüzde 1,3'lük dilime girerek, kendi alanında dünyada en iyi 50 uzmandan biri olarak kabul edildi.
Yayınları uluslararası platformlarda referans çalışma kabul edildi
Prof. Dr. Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzun yıllar İÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı'nda klinik psikolog olarak çalıştığını, yüzlerce travma vakasını üstlendiğini ve tedavi ettiğini, tedavilerin yanı sıra bilimsel çalışmalarda bulunduğunu söyledi.
Halen İÜ Adli Tıp Enstitüsü Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı Başkanı olarak görev yaptığını aktaran Öztürk, Almanca, İngilizce ve İspanyolca başta olmak üzere pek çok dilde kitap ve makalesinin yayınlandığını, bu yayınların uluslararası pek çok platformda referans çalışması olarak kabul edildiğini belirtti.
Son yıllarda hem klinik hem adli bilimlerin kesişmesi doğrultusunda çalışma yaptığını anlatan Öztürk, "Özellikle son yıllarda travma ve dissosyatif bozukluklarla ilgili tüm uzmanların değerlendirildiği uluslararası bir değerlendirme platformunda, dünyanın en iyi 50 bilim adamı arasında yer almam, hem kendi adıma hem ülkem adına son derece gurur verici bir durum." dedi.
Travma ve dissosyatif bozukluklar konusunda da bilgi veren Öztürk, "Aslında bakıldığı zaman erken yaşta başlayan çocukluk çağı travmaları sonrasında gelişen bir kişilik bölünmesi. Özellikle bu tip vakalarda kişiler küçük yaşlarda fiziksel, duygusal, cinsel travmalara maruz kalıyor ve bu travmalar uzun yıllar devam ediyor. Bunun sonrasında kişi bir kişilik bölünmesi yaşıyor. Özellikle vakalarımızın temel ağırlığı budur. Travma vakalarını çalışmış oluyoruz. Erken yaşta başlayan, yetişkinliğe kadar devam eden travmalar sonrasında oluşan özellikle intihar girişimleri, depresyon, dissosyatif amnezi, dissosyatif depresyon özellikleriyle karakterize olan bir kişilik bölünmesi durumu diye ifade edebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Ülkemizde özellikle adli klinik-psikolojinin öncülüğünü yapan uzmanlar arasında yer aldığına dikkati çeken Öztürk, "Türkiye’de özellikle ilk defa İstanbul Üniversitesi'nde piskotarih ve adli psikotravmatoloji derslerini açma öncülüğü de benim şansım oldu. Bu açıdan bakıldığı zaman adli psikotravmatoloji dersini dünyada ilk kez İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü'nde ben açmış oldum." ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.