Terör örgütü 'ev, okul ve hastaneleri yerle bir edin'...

Terör örgütünden 'ev, okul ve hastaneleri yerle bir edin' talimatı

Güvenlik güçlerinin Cizre ve Silopi'deki operasyonları sürerken, terör örgütü elebaşlarından Karayılan'ın telsizden teröristlere, 'eylemlerini sivil hedeflere yönetme' talimatı verdiği ortaya çıktı.

ANKARA (AA) - Güvenlik güçlerinin Cizre ve Silopi'de bölücü terör örgütüne yönelik operasyonları tüm hızıyla sürerken halk desteği alamayan panik halindeki örgütün, eylemlerini okullara ve sivil hedeflere yöneltmesi teröristlerin telsiz konuşmalarına yansıyor.

Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, bölücü terör örgütünün telsiz konuşmalarından, özellikle Cizre ve Silopi'de sürdürülen başarılı operasyonlardan rahatsız olan terör örgütü elebaşlarından Murat Karayılan'ın, evlerin, okulların ve hastanelerin yerle bir edilmesi talimatını verdiği ortaya çıktı.

Örgüt içindeki haberleşmelerden panik halinde olduğu anlaşılan terör örgütü mensuplarının okul, kültür merkezi, belediye binası gibi devlet kurumlarını havaya uçurma çabası içine girdikleri görülüyor.

Camileri ve minareleri mühimmat deposu, silah mevzisi ve gözetleme yeri olarak kullanan ve dini değerleri istismara çalışan örgüt mensuplarının telsiz konuşmaları, hastane, sağlık ocağı, eczane gibi sağlık kuruluşlarına saldırarak sivil vatandaşların tepkisini artırmaya çalıştıklarını, diyaliz maksadıyla tedavi gören hastalara gönderilen ambulansları ateş açıp engelleyerek halkı operasyonlara tepki vermeye zorladıklarını ve operasyon güçlerini engellemeye çalıştıklarını gösteriyor.

Operasyon öncesi Cizre ve Silopi'de bulunan hastane ve sağlık ocaklarını tek tek emniyete alan, içeride ve dışarıda güvenlik tedbirlerini had safhaya çıkaran güvenlik güçleri hem hastanede yatan hem de hastaneye tedavi maksadıyla gelen vatandaşların güvenliğinin sağlanmasına önem veren düzenlemeler yaparken, bu tedbirlerden rahatsız olan bölücü terör örgütü mensupları bunları boşa çıkarmak amacıyla operasyonun başladığı ilk anlardan itibaren Cizre ve Silopi'deki hastane ve sağlık ocaklarını hedef alıyor.

Hastane ve sağlık ocaklarına roketatar ve uzun namlulu silahlarla saldırıda bulunan teröristlerin bir yandan sağlık çalışanlarını korkutarak kaçırmaya ve görev yapamaz duruma getirmeye çalışırken diğer yandan da vatandaşların tedavilerini engellemek suretiyle ölümlerine sebep olmaya ve bunun sorumlusu olarak da devleti göstermeye çalıştıkları telsiz konuşmalarından anlaşılıyor.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen alınan sıkı önlemler sayesinde sağlık çalışanları büyük bir özveriyle görevlerine devam edip tedaviye gelen hastalara kesintisiz hizmet verirken, alınan tüm tedbirlere karşın bölücü terör örgütü, vatandaşın hastalıklarıyla ilgili karşılaştıkları zor durumları istismar ederek propaganda yapma arayışına giriyor.

Bizzat bölücü terör örgütü mensupları ile müzahir kişi ve gruplar tarafından vatandaşın hastalıklarıyla ilgili karşılaştıkları zor durumlar istismar edilmek suretiyle kendilerine çalışan bazı basın yayın organlarınca ve sosyal medya kullanılarak yalan yanlış haberler yayılmaya çalışıldığı belirtiliyor.

Güvenlik kaynakları, devletin birlik ve bütünlüğüne yönelik yapılan bu sahte ve maksatlı haberlere itibar edilmemesi, net bilgi doğrulaması yapılmadan bunlara yer verilmemesinin kritik bir dönemden geçilen şu günlerde hayati önem taşıdığını belirtiyor.

Karayılan'ın "evleri, okulları, hastaneleri yerle bir edin" talimatı

Telsiz konuşmalarında, bölücü terör örgütü elebaşlarından Murat Karayılan'ın özellikle Cizre ve Silopi'de yürütülen başarılı operasyonlardan büyük bir rahatsızlık duyması nedeniyle teröristlere, "Artık anlaşılmıştır ki halk yanımızda yer almıyor, desteği bize değil askere veriyor. Acımayın, aldanmayın, akıllı hareket edin ve ayrım yapmayın. Evleri, okulları, hastaneleri yerle bir edin. Ambulansları hareket ettirmeyin, hedef alın vurun" talimatını gönderdiği ortaya çıktı.

"Talimat açık: Arkalarından vurun"

Karayılan'ın talimatı teröristlerin kendi aralarındaki telsiz görüşmelerine de yansıyor.

Cizre'de 15 Aralık'ta saat 23.48'de geçen bir konuşmada teröristlerden birinin telsizle hastanede yatan hastalar bulunduğunu belirterek, ne yapılması gerektiğini sorması üzerine telsizin diğer ucundaki teröristin "Talimat açık: Arkalarından vurun", diğer bir teröristin de "Evet, evet. İnsanları düşünmeyin, hastaneyi tamamen patlatın" yanıtını verdiği duyuluyor.

Yine Cizre'de 16 Aralık saat 02.10'da yapılan bir diğer telsiz konuşmasında da teröristlerden birinin "Fedailer hastaneye girsinler mi" sorusunu, diğer teröristin "Vurun! Vurun! Talan edin", diğerinin ise "Oradaki yerleri tarayın" diye yanıtladığı duyuluyor. Bunun üzerine ilk teröristin etrafta ve içeride asker bulunduğunu, zayiat verebileceklerini ve saldırının başarı şansının hemen hemen hiç olmadığını söylemesi üzerine telsizin diğer ucundaki teröristin, "O zaman gidin kendinizi patlatın..." şeklindeki ifadesi telsiz konuşmalarına yansıyor.

Cizre'de 17 Aralık'ta geçen bir başka telsiz konuşmasındaysa operasyon güçlerinin liseye sızmaya çalıştıklarını haber veren bir teröriste telsizin diğer ucundaki teröristin, "Karpuzları (liseye tuzaklanan ev yapımı patlayıcıları) tek tek patlatın" şeklinde yanıt vermesi üzerine soruyu soran terörist, okulda iki arkadaşlarının bulunduğu uyarısında bulunuyor. Bunun üzerine telsizin diğer ucundaki teröristin, "Boşver patlatın onlar da şehit olur" dediği duyuluyor.

"Ambulansı vurun karmaşa olur"

Silopi'de 17 Aralık'ta saat 15.15'te geçen bir telsiz konuşmasında ise teröristlerden birinin etraflarının operasyon güçlerince sarıldığını, güç durumda kaldıklarını anons etmesi üzerine telsizin diğer ucundaki terörist, "Arkadaş ambulans geliyor. Ambulansı vurun karmaşa olur" ifadesini kullanıyor.

Yine Silopi'de 17 Aralık'ta saat 16.30'da yapılan bir telsiz konuşmasındaysa teröristlerden birinin diğerlerine operasyon kuvvetlerinin gelmeleri halinde tüm mayınları patlatarak okulu tamamen imha etmeleri talimatını veriyor. Bunun üzerine diğer teröristin "Tamam. Ben yukarıdaki okula gidiyorum. Orada biraz malzeme var. Onu getireceğim" şeklindeki yanıtı üzerine ilk konuşan terörist, "Sen git, biraz da bize getir" diyor.