'Sivillere dönük saldırılara anında tepkimizi koyduk'
Başbakan Davutoğlu, "Türkmen, Arap, Kürt hiçbir ayrım yapmadan sınırımızın yakınında sivillere dönük yapılan saldırıların hepsine anında, gerekli girişimlerle tepkimizi ortaya koyduk" dedi.
ANKARA (AA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi ziyareti sonrası, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Mali'de gerçekleştirilen otel baskınına ilişkin bir soru üzerine Davutoğlu, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu ile görüştüğünü, bölgede büyükelçiliğin kriz masası oluşturduğunu söyledi.
Olayda otelde bulunan 7 Türk vatandaşından 5'inin kurtarıldığını bildiren Davutoğlu, "Diğer iki vatandaşımızla da iletişimimiz var. Sağlıkları, sıhhatleri iyi. O bakımdan bir sıkıntı yok. İnşallah onların da kurtarılması için yoğun bir çaba içerisindeyiz" diye konuştu.
Yeni hükümet çalışmaları
"Kabinenin açıklanması sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aralarında kriz olduğu yönünde iddialara" ilişkin bir soru üzerine Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerinin büyük bir olgunlukla gerçekleştiğini, şimdi de normal sürecin işlediğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, yemin töreninin ardından, kendisini hükümet kurmakla görevlendirdiğini hatırlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul'da programı vardı, benim de Ankara'da yürütmem gereken... İşte MYK toplantısını gerçekleştirdim. Tek tek MYK üyelerimizle istişare ettim. İnşallah Sayın Cumhurbaşkanımız da Ankara'ya intikal ettiğinde oturup, her zaman olduğu gibi Bakanlar Kurulunu en kısa sürede açıklayacağız. Ama dediğim gibi gazeteleri okuduğumda, bazı haberleri dinlediğimde ben de hayret ediyorum. Ne kadar çabuk bakanlar tayin edilirmiş ve ne çabuk kriz çıkarılırmış. İnşallah en kısa zamanda bu Bakanlar Kurulunu açıklarız."
Suriye'de Türkmen köylerine saldırı
Başbakan Davutoğlu, bir gazetecinin "Suriye'de Türkmen köylerine yönelik kara harekatına" ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
"Dün gece boyu bizzat bu mesele ile ilgilendim. Son günlerde özellikle Bayırbucak bölgesinde, Suriye halkına genelde ama özelde de Türkmen kardeşlerimize dönük olarak çok yoğun bir saldırı söz konusu. Dün gece, bütün gece boyunca askeri, istihbari ve diplomatik birimlerimizle değerlendirmeler yaptık. Her şeyden önce şunu ifade etmek isterim; Bu saldırı dahi Suriye rejiminin ne kadar kanlı ve barbar olduğunu ortaya çıkarmıştır. Tamamıyla sivillere dönük bir saldırıdır. Rus uçaklarının katıldığı bilgisi de söz konusu. Onun için dün gece vakti itibarıyla Dışişleri Bakanımıza Rus Büyükelçisi'nin bakanlığa çağırılarak gerekli bilgilendirme ve gerekli girişimlerde bulunulması talimatı verdim. Gece Rusya Büyükelçisi de bu anlamda bakanlığımıza çağrıldı. Kendilerine çok açık bir ifadeyle eğer Rus Hava Kuvvetleri ve Rusya'da askeri bir mevcudiyeti DEAŞ'a karşı mücadele edecekse bunu DEAŞ'a karşı yapmalılar."
Türkiye sınırında, Suriyeli sivil halkın saldırılar karşısında Türkiye'ye yönelerek, yeni bir mülteci akımı ortaya çıkması durumunda bundan herkesin sorumlu olacağına dikkati çeken Davutoğlu, Suriye rejimini bir kez daha uyararak, Türkiye'nin Türkmen, Arap, Kürt hiç bir ayrım yapmadan sınırlarına yakın yerlerde sivillere yapılan saldırılara anında tepki verdiğini söyledi.
Bayırbucak bölgesindeki doktorlarla bizzat görüştüğünü aktaran Davutoğlu, orada bulunan Usame Ablak Hastanesi'nde de şu anda 40 Türkmenin yaralı olduğunu kaydetti.
Köy köy meselenin takibinde olunduğunu anlatan Davutoğlu, "Rusya tarafı da bu anlamda Türkiye'nin hassasiyeti olan bölgelerin, köylerin bildirilmesi konusunda da bir görüşme oldu. Birincisi, sivil halka karşı yapılan her türlü saldırıya karşıyız. İkincisi, sınır boylarımızda yeni mülteci dalgası oluşturacak saldırılara zaten karşıyız. Üçüncüsü de Bayırbucak Türkmenleri asırlarca orada yaşamış kardeşlerimizdir, diğer Suriyeliler gibi. Onlara dönük bu barbarca saldırıyı en şiddetli şekilde kınıyoruz ve bu konuda da herkesi duyarlı davranmaya bir kez daha davet ediyoruz. 'Teröre karşı mücadele veriyoruz' iddiasıyla oradaki Türkmen, Arap, Kürt kardeşlerimize dönük yapılan katliamları da kimse meşru kılamaz" değerlendirmesinde bulundu.
Davutoğlu, Türkmen köylerine yönelik saldırılara ilişkin, "Suriye rejimine buradan bir kez daha uyarılarda bulunuyoruz. Her yerde olduğu gibi sadece Türkmen olmaları hasebiyle değil Türkmen, Arap, Kürt hiçbir ayrım yapmadan biz sınırımızın yakınında sivillere dönük yapılan saldırıların hepsine anında, gerekli girişimlerle tepkimizi ortaya koyduk" dedi.
Saldırıların tamamıyla sivillere yönelik olduğunu belirten Davutoğlu, "Şu anda 40 Türkmen yaralı mevcut. Köy köy meselenin takibindeyiz. Rusya tarafıyla da bu anlamda Türkiye'nin hassasiyeti olan bölgelerin, köylerin bildirilmesi konusunda bir görüşme oldu. Dün gece bütün gece boyunca askeri, istihbari ve diplomatik birimlerimizle değerlendirmeler yaptık. Her şeyden önce şunu ifade etmek isterim, bu saldırı dahi Suriye rejiminin ne kadar kanlı ve barbar olduğunu ortaya çıkarmıştır" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Birincisi, sivil halka karşı yapılan her türlü saldırıya karşıyız. İkincisi, sınır boylarımızda yeni mülteci dalgası oluşturacak saldırılara zaten karşıyız. Üçüncüsü de Bayırbucak Türkmenleri asırlarca orada yaşamış kardeşlerimizdir diğer Suriyeliler gibi. Onlara dönük bu barbarca saldırıyı en şiddetli şekilde kınıyoruz ve bu konuda da herkesi duyarlı davranmaya bir kez daha davet ediyoruz. 'Teröre karşı mücadele veriyoruz' iddiasıyla oradaki Türkmen, Arap, Kürt kardeşlerimize dönük yapılan katliamları da kimse meşru kılamaz."
Davutoğlu, harekata Rus uçaklarının da katıldığı bilgisine ilişkin, "Onun için dün gece vakti itibarıyla, Dışişleri Bakanımıza, Rus Büyükelçisi'nin bakanlığa çağrılarak bu konuda gerekli bilgilendirme için ve gerekli girişimlerde bulunulması talimatı verdim. Gece Rusya Büyükelçisi de bu anlamda bakanlığımıza çağrıldı. Kendilerine çok açık bir ifadeyle, eğer Rus Hava Kuvvetleri ve Rusya'da askeri bir mevcudiyeti DEAŞ'a karşı mücadele edecekse, bunu DEAŞ'a karşı yapmalılar ama Türkiye'nin sınır boylarında sivil halka karşı katliam mahiyetinde ve misket bombaları da atacak şekilde eğer sivil halk Türkiye'ye yöneltilir, yeni bir mülteci akımı ortaya çıkarsa, bundan, bu konuda katkıda bulunan herkes sorumlu olur" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.