Sıfır sorun politikası ile yola çıkan Türkiye'nin çevresinde dostu kalmadı...

İktidarın 'sıfır sorun' politikası çerçevesinde inşa etmeye çalıştığı Türk dış politikası, giderek içinden çıkılamaz bir hale dönüşüyor. Türkiye'nin komşuları, İran, Irak, Suriye, Azerbaycan, ve Ermenistan'la, kanlı bıçaklı olması, endişe uyandırıyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Yunanistan da tarih kitaplarında Türkiye'yi rencide edici anlatımlara yer vermeye hazırlanıyor.

İran ile Türkiye'nin ilişkileri bütün bölge ülkelerinden daha da eski. Kasr-ı Şirin Antlaşması'ndan bu yana İran ile Türkiye'nin dostluk ilişkileri bölgesel güç olma çabalarıyla zaman zaman geriliyor. Türkiye'nin Suriye konusundaki Batı yanlısı tavrı İran'ın Türkiye'ye karşı tavrını sertleşmesine sebep oldu. Hatta Başbakan Erdoğan'ın İran ziyaretinde de bu gerilim Türkiye'ye hissettirildi.

ARAP BAHARI TERSİNE ÇEVİRDİ

ARAP Baharı ile başlayan rüzgar, bir anda Türkiye'nin bölgede yalnız kalmasına sebep oldu. Öyle ki Suriye ile girilen sıcak ilişkilerin neticesinde iki ülke arasındaki vizeler kalkmış, Esad ve Erdoğan aileleriyle birlikte tatil yapmıştı. Türkiye'nin Suriye konusunda ilk etapta AB'den önce yaptırım kararları alması ve her iki ülkenin yaptığı sert açıklamalar ilişkileri gergin bir noktaya getirdi.

'YENİ PROJE' BOP'UN NESİ OLUYOR

Davutoğlu'nun önceki gün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı bilgilendirme konuşmasındaki, 'Yeni Ortadoğu' sözü tartışmaları da beraberinde getirdi. Davutoğlu'nun "Yeni bir Ortadoğu doğuyor. Bu Ortadoğu'nun öncüsü, hizmetkârı olmaya devam edeceğiz" değerlendirmesi, Yeni Ortadoğu söyleminin BOP'un devamı olduğu iddialarını güçlendiriyor.

Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'nun 'sıfır sorun' politikası çerçevesinde inşa etmeye çalıştığı Türk dış politikası, kan kaybetmeye devam ediyor. Gelinen süreçte Türkiye'nin etrafındaki komşu ülkelerle kanlı bıçaklı olması, endişe uyandırıyor. Batı endeksli dış politikası sonucu Suriye ile yaşanan son gelişmeler, Irak'tan Türkiye'ye yönelik suçlayıcı açıklamalar, Türkiye'nin güney sınırında dost ülke bırakmazken, Azerbaycan ile Ermenistan nedeniyle yaşanan sorun da, bu ülkeyle ilişkileri kopma noktasına getirdi. Yunanistan ise tarih kitaplarında Türkiye'yi rencide edici anlatımlara yeniden yer vermeye hazırlanıyor.

DOST SURİYE OLDU DÜŞMAN SURİYE

Türkiye'nin sıfır sorun politikası ile çıktığı yolda ilk dönemlerde olumlu gelişmeler yaşanırken, Arap Baharı rüzgarı ile geçtiğimiz yıl başlayan rüzgar, bir anda Türkiye'nin bölgede yalnız kalmasına sebep oldu. Bu durum her şeyi tersine çevirdi. Öyle ki Suriye ile girilen sıcak ilişkilerin neticesine iki ülke arasındaki vizeler kalkmış, bu günlerde büyük sıkıntılar ile boğuşan Esad ailesi Türkiye'ye yaptığı ziyarette Erdoğan ve ailesi ile birlikte tatil yapmıştı. Ancak geçen yıl başlayan Arap Baharı bu durumu tam tersine çevirdi. Türkiye'nin Suriye konusunda ilk etap da Arap Birliği'nden önce yaptırım kararları alması ve her iki ülkenin yaptığı sert açıklamalar ilişkileri gergin bir noktaya getirdi. Suriye'ye bir dış müdahale konusunda da NATO'nun çağrılması ise bu sorunda son nokta oldu. Sıfır sorun politikasının söylendiği günlerden bu güne ise güney sınırımızda dost bir Suriye'den daha çok dost birkaç Arap kabilesi kaldı.

IRAK'TAN DÜŞMAN DEVLET TANIMLAMASI

Suriye sorunu sadece Türkiye-Suriye ilişkilerini değil bölgede de dengeleri alt üst etti. Irak'ta iktidarda yer alan Şii Maliki iktidarı, Suriye ile ilgili tutumu nedeniyle Türkiye tavır aldı. Maliki doğrudan Türkiye'yi hedef alarak, düşman ülke nitelemesi yaptı. Maliki'nin bu açıklaması her iki ülke ilişkilerini son yılların en gergin seviyesine getirdi. Irak'ın Sünni Lideri Tarık El Haşimi'nin Irak yüksek yargısı tarafından tutuklanmasına karar verilmesinden sonra Sünni Lider önce Erbil'e kaçmış, daha sonra da Katar, Suudi Arabistan ve son olarak Türkiye'ye gelmişti. Haşimi'ye kucak açan Türkiye'nin, Maliki iktidarı ile sorununun uzun süre devam edeceğine işaret ediliyor.

TARİHİ KARDEŞLİK İRAN DOSTLUĞU!

İran ile Türkiye'nin ilişkileri bütün bölge ülkelerinden daha da eski. Kasr-ı Şirin Antlaşması'ndan bu yana İran ile Türkiye'nin dostluk ilişkileri bölgesel güç olma çabalarıyla ara ara geriliyor. Bölgesel etkinliği her geçen gün artan ve son yıllarda yaptığı bilimsel çalışmalar ile nükleer faaliyetler İran'ı bölgesel aktör haline getirdi. Sadece Şii nüfusun yoğunlukta olduğu ülkelerde değil Sünni ülkelerde de İran'ın etkinliği her geçen gün artıyor. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'ın Türkiye yapmış olduğu ziyarette İstanbul Sultan Ahmet Camii'ndeki halkın sevgi gösterileri bunu gözler önüne sermişti. Bu iki kardeş ve dost ülkenin bölgesel güç mücadelesi ise son olarak Suriye'de yaşanan gelişmeler ile gün yüzüne çıktı. Türkiye'nin Suriye konusundaki Batı yanlısı tavrı İran'ın Türkiye'ye karşı tavrını sertleşmesine neden oldu. Hatta Başbakan Erdoğan'ın İran ziyaretinde de bu politik ve diplomatik olarak Türkiye'ye hissettirildi. Sıfır sorun politikası İran ile neredeyse hiçbir sorunumuzun olmadığı bir dönemde Türkiye'nin doğu kapısının eşiğine büyük bir sorun bırakmış oldu.

AZERBAYCAN-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ SOĞUK

Bölgede sıfır sorun politikası ile yola çıkılan günlerde sadece Ermenistan ile sorunumuz varken bu gün hem Ermenistan hem de gardaş Azerbaycan ile sorunlar yaşıyoruz. Ermenistan ile başlattığımız sıcak ilişkiler Azerbaycan'ın bize karşı olan tavrını sertleşirdi. Son olarak doğalgaz krizi ile kendini gösteren bu sertleşme de Azerbaycan gazda indirim yapmayacağını açıkladı. Sonra Türkiye'nin baskılarıyla Azerbaycan geri adım attı ve gazda indirime gitti. Azerbaycan'ın son dönemlerde İsrail ile kurduğu yakın ilişkide tartışılan bir başka konu. İsrail'in Azerbaycan'da askeri üs kurduğu iddiaları ise hala sıcaklığını koruyor. Azerbaycan'ın İsrail'den yüklü miktarda silah aldığı da bir diğer gerçek.

YUNAN TARİH KİTAPLARINDA ÇİRKİN İFADELER YER ALACAK

Kıbrıs ve Petrol aram çalışmaları nedeniyle Yunanistan'la gerilen ilişkiler de giderek daha da kötüye gidiyor. Yunanistan önümüzdeki ders yılında öğrencilere dağıtılacak olan kitaplarda Türkiye'yi aşağılayıcı ifadeler bulunuyor. Yeni tarih kitaplarının içeriği Yunanistan'da yayımlanan Kathimerini gazetesi tarafından açıklandı. Gazetenin haberine göre yeni tarih kitabında şu ifadeler kullanılıyor: "Türkler İzmir'e girdi. Rum ve Ermeni mahallelerini ateşe verdi. Metropolit Hrisostomos, Müslüman ahaliye verildi ve öldürüldü. Felaketi, Hıristiyanların katledilmesi ve yağmalama tamamladı. Bu, bölgede asırlardır süren Yunan mevcudiyetinin dramatik sonuydu." Kitapta ayrıca, Yunanlıların 1922'de Anadolu'dan "kovuldukları", "kökten söküldükleri" ifadelerine de yer veriliyor.

Milli Gazete