Selami Kaytancı: Bir seçim yaşandı ve kaybettiniz..

Selami Kaytancı: Bir seçim yaşandı ve kaybettiniz..
Siz kaybettiniz , sizi kendi hikâyeniz yendi , siz kendi hikâyenizin altında kaldınız… Çünkü sizin hikâyeniz. ‘Mekkeli bir yetimin hikâyesinden ilham alıyordu, siz Mekkeli o yetimi unuttunuz. Siz, O ‘Mekkeli yetim’in altına bir şilte serildiğinde, “

Kabul edin artık, siz kendinize yenildiniz… "/Alıntı-25.06.2019

 

Bir seçim yaşandı ve kaybettiniz,

aldığınız yüzde bilmem kaç oya rağmen, aldığınız bilmem kaç tane belediyeye rağmen siz kaybettiniz…

Siz kaybettiniz ve sizinle birlikte sürdürmeye çalıştığınız düzen kaybetti…

 

Yapmadığınız ne kaldı bilmiyorum,

lâkin artık mızrakların ucuna

Kur’an sahifelerini takarak bir Cuma çıkışında sokaklarda da yürüseniz de kaybettiniz, söylediğiniz her söz artık,

“Bâtılın kast edildiği hak sözler” olacaktır…

 

Siz, aslında yüzde bilmem kaç oy ve belediyeleri kaybettiğinizi sanıyorsunuz, en büyük yanılgınız da bu!..

Şimdi biraz geriye dönün ve yine bir Mart ayında , 1994 yılında yapılan mahallî seçimlere bir bakın , kazandığınız oylara , belediyelere bir bakın.

Daha da önemlisi o döneme ait fotoğraflarınıza bakın ve kurduğunuz cümleleri tekrar okuyun.

Nereden nereye geldiğinizi anlamak isterseniz eski albümlerinizi karıştırın , O yıllarda oturduğunuz evleri hatırlayın. 

Başörtüsü yasaklarına karşı

kilometrelerce uzunlukta el ele tutuşarak oluşturduğunuz demokrasi zincirlerindeki fotoğraflarınıza bakın, emin olun kendinizi tanımakta zorlanacaksınız…

Siz kaybettiniz , sizi kendi hikâyeniz yendi , siz kendi hikâyenizin altında kaldınız…

 

Çünkü sizin hikâyeniz

‘Mekkeli bir yetimin hikâyesinden ilham alıyordu, siz Mekkeli o yetimi unuttunuz. 

Siz, O ‘Mekkeli yetim’in altına

bir şilte serildiğinde, “Benim dünya ile ne işim olabilir!’' diyerek reddettiği şiltenin altında kaldınız...

 

Sizi Ömer’in hususî hayatında kullanmadığı devletin mumunun alevleri yaktı…

Çok beğendiği Şam işi bir kilimi Aişe’nin evinde gördüğünde, “Korkarım ki müminleri bu dünya merakı yakacak” diyen Ömer’in hassasiyetini unuttunuz , siz o kilimin altında kaldınız…

 

Siz , bir gayrimüslimin arazisi için Şam Valisi’ne “Camiyi yık, adaleti yıkma” diyen Ömer’in adaletinin altında kaldınız…

 

Siz, başörtüsü mücadelesini kazandınız , ama tesettürün hikmetinin , tesettürün haysiyetinin,

altında kaldınız…

 

Siz, iktidara geldiğinizde demokrasi mücadelesini kazandınız , ama demokrasinin herkes için olması gerektiği gerçeğini , demokrasinin her şeyden ve sizin gibi düşünmeyenler ve sizin gibi yaşamayanlar için bir garanti olduğu hakikatini kaybettiniz , siz demokrasiye yenildiniz…

 

Siz , bir meclise teşrif ettiğinde

ayağa kalkılmasını yasaklayan , O ‘Mekkeli yetim’ in tevâzuunu unuttunuz , siz kibrinize yenildiniz…

 

Siz, sahip olduğu tüm servetini bağışlayan Ebû Bekir’in kızının, “Bize ne bıraktın?” diye sorduğu soruya , “Allah’ı ve Resûlünü bıraktım, yetmez mi?”

diye cevaplayan Ebû Bekir’in

cömertliğini unuttunuz , siz kaybettiğiniz yetinme duygunuza yenildiniz…

 

Siz , “Dağlara buğdaylar serpin, Müslüman ülkesinde kuşlar aç kaldı demesinler” diyen ,

“Fırat’ın kıyısında kurdun kaptığı

koyundan mesulüm” diyen

Ömer’i unuttunuz, dağıtan değil, biriktiren vakıflar kurdunuz , dağıtan değil , zenginleşen vakıflar kurdunuz, dağıtan değil, komisyon alan vakıflar kurdunuz.

Siz mizanı unuttunuz , siz hileli tartan terâzinize yenildiniz…

 

Ve siz…

 

Haksızlığa mâruz kaldığınızda haykıran sizler, başkalarına yapılan haksızlıklar karşısında hep sustunuz,

“Haksızlık karşısında suskun kalan şeytandır” sözünün hikmetini unuttunuz , siz hikmetsizliğinize yenildiniz…

 

Şimdi feverân ediyorsunuz…

 

Ne için?

 

Yüzde bilme kaç oy için, kaybettiğiniz belediyeler için…

 

Siz aslında neleri kaybettiğinizin farkında değilsiniz…

 

Siz ölçünüzü kaybettiniz,

siz adalet duygunuzu kaybettiniz…

 

Siz , hikâyenizi kaybettiniz…

 

Oturun asıl bu kaybettiklerinize ağlayın…

 

Siz kaybettiniz…

Kaybetmekle kalmadınız, savunduğunuz tüm değerleri de yıprattınız…"

 

Her bir paragraf için ayrı bir makale yazılabilir , lakin anlayana sivrisinek saz....

yazının devamı..

 

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.