'Şehit haberlerinde toplumsal hassasiyetler gözetilmeli'
İSTANBUL - İZZET TAŞKIRAN
Medipol Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Büyükaslan, bazı medya organlarının Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin şehit haberlerini kamuoyuna veriş şeklinin bazı olumsuzluklar içerdiğini bildirdi.
Büyükaslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bazı medya organlarının şehit haberlerini sunuş biçimi açısından öz eleştiri yapması gereken etik sorunları barındırdığını belirtti.
Bazı görsel ve basılı medya kuruluşlarının şehit haberlerini sadece duygusal olarak öne çıkarmakla kalmadığını, bunun da ötesine geçerek, sansasyonel habere malzeme oluşturmaya yönelik hareketlerde bulunduğunu kaydeden Büyükaslan, "Şehitlik toplumsal hassasiyetin oldukça yüksek olduğu konuların başında gelmektedir. O yüzden bu konuda haber verirken dikkatli olunmalıdır." dedi.
Şehitlik üzerine yapılan haberlerde kavrama ait bağlamın zedelenmemesi gerektiğine dikkati çeken Büyükaslan, şöyle devam etti:
"Şehit haberlerini kavramsal bağlamının dışında bir sunuşla vermek toplumsal hassasiyetin başka noktalara çekilmesine yol açabilmektedir. Bu konuda medyanın haberi veriş ve sunuş biçimi, kavrama atfedilen önemin yanı sıra toplumsal hassasiyetleri de gözetici olmalıdır. Detayların şehitlik makamı ile onların yakınlarını duygusal olarak daha da üzecek ve hassasiyetleri göz ardı edecek bir noktada dillendirilmesinin onlara karşı bir duyarsızlığın ifadesi olduğu söylenebilir. 'Acıların paylaşıldıkça hafiflemesinin' medyada şehit haberleri verilirken 'acıların arttırılarak paylaşılması' şekline dönüştürülmesi, hem harekatın seyri açısından hem de psikolojik kimi etkenleri öne çıkarması açısından olumsuz bir durumdur."
Doç. Dr. Büyükaslan, toplumun, vatan, millet, devlet ve bayrak gibi birçok konuda hassasiyetlerinin oldukça yüksek olduğunu anımsattı.
Toplumun bu hassasiyetlerini gözetmeksizin diğer birçok haberin veriş biçimlerine benzer bir çaba ile şehit haberlerinin de aynı düzeyde verilmesinin bu hassasiyetlerin zamanla törpülenmesine neden olabileceğini dile getiren Büyükaslan, "Allah korusun, bu durum, konunun magazinsel bir biçime dönüşmesine de aracılık edebilir. Bundan kaçınmak şarttır. Toplumsal duyarlılığı diri tutmanın yolu, acıyı arttırmaktan ve detaylara indirgemekten değil, acıyı kendi kavramsal gerçekliğine saygı gösterilerek, paylaşılmasından geçer. Şehitlik gibi mukaddes bir makama ilişkin sunulacak haberlerin veriliş ve sunuş biçimleri de en az o makamın kendisi kadar saygıyı ve önemi hak etmeli ve gözetmelidir."
"Resmi açıklamaların beklenmesi önemli"
İstanbul Arel Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kenan Duman ise sosyal medya ve internetin doğrulama mekanizmasında yaşanan bazı sorunlar nedeniyle çoğunlukla manipülasyona açık bilgilerle dolu olduğunu söyledi.
Fotoğraf ve bilgi açısından birçok sorunun olduğuna değinen Duman, "Vatandaşların milli olaylarla ilgili durumlarda resmi açıklamaları beklemeleri çok önemli. Çünkü sosyal medya bilgi kirliğinin çok fazla olduğu bir alan. Gerçeği yansıtmayan bilgilerle herkes neyin doğru neyin yanlış olduğunu karıştırıyor. Özellikle terör yandaşlarının kullandığı otomatik hesaplar manipüle edici bilgiler veriyor." dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afrin’de verdiği mücadele karşısında dezenformasyon çalışmalarının da yapıldığını anımsatan Duman, "Afrin’de verdiğimiz şehitlerle ilgili gün boyu o kadar doğrulanmamış bilgiler paylaşıldı ki vatandaşların bir bölümü bilerek veya bilmeyerek sosyal medya üzerinden sahada verilen mücadeleye gölge düşürür paylaşım yaptılar. Özellikle bölgeye ve Mehmetçiklere yakın kişilerin sosyal medya hesaplarından paylaşım yapılırken çok dikkat edilmesi gerekli. Gerek güvenlik anlamında gerekse bilgi paylaşımı bakımından bu durum sakıncalar yaratıyor." değerlendirmesini yaptı.
Şehitlerin haberlerinin paylaşılmasının bazen bilmeden farklı amaçlara hizmet ettiğini aktaran Duman, sosyal medyada infial uyandırma ve toplumu dehşete düşürmeye yönelik kasıtlı paylaşımlarda bulunmanın yasal sorumluluklarının olduğunu belirtti.
Herkesin bu bilinçle paylaşımlarda bulunması gerektiğini vurgulayan Duman, "Bu tür paylaşımlar terörist unsurların amacına bilerek veya bilmeyerek hizmet edebilir." değerlendirmesinde bulundu.
Duman, vatandaşların sosyal medya ve internet üzerinden terör faaliyetlerini destekleyen ve suç unsurları içeren profilleri mutlaka Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gerekli hesaplarına bildirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.