Sağlık Bakanlığı, ruh sağlığında bu yıl ki ana temanın depresyon olduğuna dikkat çekerek, günümüzde depresyonun dünya genelinde yaklaşık 350 milyon kişiyi etkilediğinin tahmin edildiğini belirtti.

Bakanlık, depresyonun tüm dünyada giderek yaygınlaştığına, küresel bir kriz olarak tanımlanabilecek bir soruna dönüştüğüne dikkat çekti.

Bakanlık, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, "Ruh sağlığı ve hastalıklarına karşı toplumda farkındalık oluşturmak ve önemli ruh sağlığı sorunlarına ve politikalarına dikkat çekmek amacıyla 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak kutlanmaktadır. Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu, Ruh Sağlığı Günü'nün bu yıl ki ana temasını 'Küresel bir kriz olarak depresyon' olarak belirlemiş, depresyonun tüm dünyada giderek yaygınlaştığına, küresel bir kriz olarak tanımlanabilecek bir soruna dönüştüğüne dikkat çekmiştir." denildi.

Günümüzde depresyonun dünya genelinde yaklaşık 350 milyon kişiyi etkilediği tahmin edildiğini aktaran Sağlık Bakanlığı, mesajında şu ifadelere yer verdi: "Günümüzde yaşanan ekonomik krizlerin başta depresyon başta olmak üzere birçok ruhsal hastalık ile ilgisi olduğuna dair bulgular elde edilmiştir.

Şiddete maruz kalma, çocukluk çağında travmatik yaşantıların da depresyonun ortaya çıkmasında ciddi etkenler olduğu bilinmektedir. Avrupa bölgesinde ruhsal rahatsızlıklara bağlı olarak ortaya çıkan hastalık yükünün yüzde 20'sinden depresyonun sorumlu olduğu, bazı ülkelerde ise bu oranın yüzde 26'lara kadar çıktığı belirtilmektedir."

Sağlık Bakanlığı ruh sağlığı alanındaki çalışmalarını da şöyle anlattı: "Bakanlığımız ruh sağlığı hizmetlerinin dünya standartlarına uygun bir biçimde verilmesini sağlamak amacıyla 2011 yılında Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planını hazırlamıştır.

Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planı'nda yer alan ana başlıklar; ruh sağlığı hizmetlerinde toplum temelli uygulamalara geçilmesi, ağır özürlü durumda olan ruhsal hastalar için tedavi ve bakım sisteminin kurulması, ülkemizdeki psikiyatri hizmetlerinin kapsam ve kalitesinin arttırılması, önleme ve koruyucu çalışmalar kapsamında çocukluk çağı travmatik yaşantıların önlenmesi, çocukların fiziksel olduğu kadar psikososyal gelişimlerinin desteklenmesi, acil ve afet durumlarında psikososyal destek hizmetlerinin geliştirilmesi, intihar önleme çalışmaları."

Ruh Sağlığı Eylem Planı ile ağır ruhsal hastalıklar için hastane merkezli hizmet modelinden toplum temelli hizmet modeline geçildiğini, bu amaçla bugün 48 ilde toplam 55 Toplum Ruh Sağlığı Merkezi açılarak hasta kabulüne başlandığını bildiren Bakanlık, "Bu merkezlerin işlevi, kendisine tanımlı bölgede yaşayan ağır ruhsal hastalığı olan bireyleri tespit ederek, kendileri hastaneye başvurmasa da hastalığın kendisine ya da ikincil etkilerine bağlı olarak ortaya çıkan komplikasyonları, ihtiyaçları belirlemek, bunlara müdahale etmek için stratejiler geliştirmek, hastaların tedavisini düzenli almalarını sağlamak ve rehabilitasyon programlarına katılmasını sağlayarak toplumsal ve mesleki işlevselliklerini artırmaktır.

Bu amaçla gerek hastane kayıtlarından, gerekse bölgenin mülki-idari amirliklerinden elde edilen verilerle tespit edilen hastalar, önce telefonla merkeze davet edilmekte, gelmeyen ya da gelemeyen hastalar evlerinde ziyaret edilmekte, tedavileri planlanmakta, sosyal hakları konusunda bilgilendirilmekte, bu haklardan yararlanmaları için desteklenmekte, karşılaştıkları yaşam güçlükleriyle baş etmeleri için rehberlik edilmektedir. Bu merkezlerde tedavi gören hasta sayısı 5207'e ulaşırken, toplam gezici ekip sayısının yaptığı ev ziyareti 5175'e ulaşmıştır. 2015 yılına kadar Toplum Ruh Sağlığı Merkezi sayısını 236'ya çıkarmayı hedefliyoruz."

Ruh Sağlığı Eylem Planı dâhilinde aile hekimlerimizi yaygın görülen ruhsal bozukluklar açısından eğiterek ruh sağlığı hizmetlerinin daha yaygın bir şekilde verilmesi sağlanacağını vurgulayan Bakanlık, ayrıca çocukların ruh sağlığını geliştirmeye yönelik programlar da yine aile hekimlerimiz ile birlikte hayata geçirileceğini ifade etti.

Kaynak: Haber 7