Sadat Yılmaz: Arz Sorunları Buğday Fiyatlarını Yükseltiyor
Pandemi etkisinin yanında son aylarda Karadeniz, Kanada ve Avrupa başta dünyanın buğday ihracat merkezlerinde aşırı sıcaklar üretimi olumsuz etkilerken ihracatçı ülkelerin üretim düşüklüğü sebebiyle stoklarının giderek erimesi ve tedarikte önemli sorunlar yaşanması küresel buğday fiyatlarını artırdı.
Sadat YILMAZ
Gıdanın temeli buğdayda; iklim değişimlerine rağmen üretimde artış gerçekleşmesine karşılık tüketimde yükseliş, stoklardaki erime ve salgın sebebiyle tedarik sorunlarından doğan arz kısıtları sebebiyle önemli fiyat artışları oluşuyor.
En büyük buğday ihracatçıları arasındaki Rusya ve Kanada başta diğer ülkelerin toplam üretim tahminini aşağı yönlü düşürmesi ve Rusya’nın ihracat vergisini artırması global buğday fiyatlarını son bir yılda yüzde 50’nin, son bir ayda da yüzde 20’nin üzerine çekti.
Uluslararası Hububat Konseyi (IGC), ABD Tarım Bakanlığı Dış Tarım Servisi (USDA) ve İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) verilerine göre, uluslararası piyasalarda geçen yıl 314 dolardan işlem gören makarnalık Fransız buğdayının tonu 499 dolara, 256 dolar olan ABD buğdayı 365 dolara, 230 dolar olan Almanya buğdayı 313 dolara, 249 dolar olan Arjantin buğdayı 299 dolara ve 133 dolar olan Rusya ekmeklik buğdayı 306 dolara yükseldi.
Türkiye’de de geçen yıla göre fiyatlar yaklaşık yüzde 50’nin üzerinde artış gösterdi. 2020 yılında ortalama tonu 1973 liradan satılan makarnalık buğday 2 bin 998 liraya, kırmızı sert buğday yüzde 47 artışla 1769 liradan 2 bin 608 liraya ve düşük vasıflı ekmeklik buğday yüzde 51 artışla 1742 liradan 2 bin 639 liraya çıktı. Buğdaydaki artışlar diğer hububat ürünleri fiyatlarını da yukarı yönlü tetikledi.
Fiyatlar üretimle birlikte artıyor
Söz konusu kaynakların Temmuz öngörülerine göre, küresel bazda 2021/2022 sezonu buğday üretimi 2020/2021 üretim sezonuna göre 15 milyon ton artarak 788 milyon ton, tüketim 17 milyon ton artırarak 787 milyon ton ve stok miktarı 1 milyon ton artarak 280 milyon ton olacak.
Tüketimin üretimden yaklaşık 1,5 milyon ton fazla olması, stoklardaki artışın sınırlı gerçekleşmesi ve gelecek yılda nasıl bir iklim değişikliği, pandemideki seyrin ne oluşacağına dair belirsizlik ile buğday ihraç eden ülkelerin arz yönlü kısıtları fiyatlarda ortalama yüzde 50’nin üzerinde bir yükselişe işaret ediyor.
Uluslararası Hububat Konseyi (IGC), güney yarım kürede tamamlanacak hasatla birlikte bu yıl dünya buğday üretiminin yaklaşık 12 milyon tonluk artışla 774 milyon tona ulaşacağını raporluyor. IGC, gelecek yıl için 188 milyon ton üretim öngörüyor.
Aynı şekilde ABD Tarım Bakanlığı Dış Tarım Servisi (USDA), bu yıl için 776 milyon tonluk bir buğday üretim bekliyor. USDA, IGC’ye göre daha iyimser ve 2 milyon ton daha fazla üretim öngörüyor. Ancak USDA’nın 2021/2022 sezonu için ise 788 milyon tonla IGC’den 2 milyon ton daha düşük bir tahminde bulunuyor.
Tahminlerde, buğday üretiminde ilk sırada yer alan Çin’in gelecek yıl 134,2 milyon tonu 136 milyon tona çıkaracağı, Avrupa’nın üretimi 125,9 milyon tondan 134 milyon tona yükselteceği, Hindistan’ın 107,8 milyon ton buğday üretimini gelecek yılın sezonunda 108 milyon tona ulaştıracağı bekleniyor.
Tahminlere göre bu yıl Rusya 85,3 milyon ton, ABD 49,6 milyon ton, Kanada 35,1 milyon ton, Avustralya 33 milyon ton, Ukrayna 25,4 milyon ton ve Pakistan 25,2 milyon ton buğday üretimi gerçekleştirecek.
Ancak üretim ile tüketim arasındaki fark sınırlarda seyrediyor. 2020/21 sezonunda 766 milyon ton olarak ölçülen tüketim miktarı ile üretim arasındaki fark 8 milyon ton iken, tüketimin 787 milyon ton olarak öngörüldüğü 2021/22 projeksiyonunda, bu farkın 3 milyon tona kadar düşeceği öngörüleri yapılıyor.
Türkiye’de de yükselişte
69,2 milyon dekarlık alanda buğday ekimi yapan Türkiye geçen yıl 20,5 milyon ton üretimi yaptı. Yurtiçi buğday kullanımında 20 milyon ton ile yeterlilik oranını yüzde 90’da tutan Türkiye, söz konusu buğday üretimini bir önceki seneye göre yüzde 8 artırdı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2021 yılında ise tahmini buğday üretimi yüzde 7,3 oranında azalacak. 2022 yılı sezonunda ise Türkiye’de üretimin 20 milyon tonun altında 19 milyon ton olarak gerçekleşeceği tahminleri yapılıyor.
Buğday üretiminde yüzde 90 yeterlilik oranına sahip Türkiye’de geçen yıl 9,8 milyon ton buğday ithalatı gerçekleşti ve karşılığında 2,44 milyar dolar ödendi. Buğday ithalatının 7,6 milyon tonluk önemli kısmını ihracat için kullanan Türkiye, karşılığında 2,98 milyar dolar girdi sağladı. Türkiye bu ticaretten 540 milyon dolar dış ticaret fazlası elde etti.
Buğday üretimi ve fiyatlarında küresel ve bölgesel dalgalanmalar Türkiye’yi de etkiledi. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) verilerine göre, 29 Eylül 2021 tarihi itibariyle buğday fiyatları ton başına yıllık yüzde 50’nin üzerinde arttı.
Geçen yıl 1973 lira olan makarnalık buğdayın tonu yüzde 52 artışla 2 bin 998 liraya (338 dolar), kırmızı sert buğdayın fiyatı yüzde 47 artışla 1769 liradan 2 bin 608 liraya (294 dolar), diğer beyaz buğdayların fiyatı yüzde 48 artışla 1695 liradan 2 bin 510 liraya (283 dolar), diğer kırmızı buğdayın fiyatı, yüzde 44 artışla 1692 liradan (275 dolar), 2 bin 439 liraya, düşük vasıflı ekmeklik buğdayın fiyatı yüzde 51 artışla 1742 liradan 2 bin 639 liraya (298 dolar) yükseldi.
Buğday, fiyatları tetikledi
Buğday fiyatlarının bir yıl içinde yurtdışı ve yurtiçinde ortalama yüzde 50’nin üzerinde artması mısır, yulaf, arpa gibi ürünlerin fiyatlarını da artırdı.
Geçen yıl tonu 1370 liradan işlem gören mısırın ton başı fiyatı ortalama yüzde 88 artışla 2 bin 579 liraya (291 dolar), yulafın fiyatı 2 bin 194 liradan 2 bin 551 liraya (287 dolar), soya fasulyesi fiyatı yüzde 42 artışla 3 bin 150 liradan 4 bin 800 liraya (542 dolar), buğday kepeğinin fiyatı 2 bin 182 liraya (246 dolar), ayçiçeğinin fiyatı yüzde 42 artışla 8 bin 450 liradan 12 bin liraya (1355 dolar), kırmızı natürel mercimeğin fiyatı yüzde 56 artışla 6 bin 100 liradan 9 bin 500 liraya (1072 dolar), yeşil mercimeğin fiyatı yüzde 150 artışla 4 bin 500 liradan 11 bin 250 liraya (1270 dolar), nohutun fiyatı yüzde 117 artışla 3 bin 825 liradan 8 bin 300 liraya (937 dolar), natürel fasulyenin fiyatı yüzde 3 artışla 7 bin 800 liradan 8 bin liraya (903 dolar) ve baldo pirincin fiyatı yüzde 8 artışla 8 bin 540 liradan 9 bin 200 liraya (1038 dolar) çıktı.
Söz konusu tahminlere göre buğdayda mevcut tablolar üretimin tüketimi karşılayacak seviyede olduğuna işaret etse de üretim ve tüketim arasındaki makasın sınırda minimal seviyelerde olması ve pandemideki belirsizlik, kuraklık endişeleri, tedarikteki sorunlar, gelir kayıpları, kırılganlıklar ve gıda güvensizliği fiyatları yukarı çekmeye devam ediyor. Üretim artışına karşılık fiyatların düşeceğine dair herhangi bir veri de bulunmuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.