Rumlar sondajı resmen duyurdu...

Rumlar sondajı resmen duyurdu...
 Kıbrıs Rum Kesimi Enerji Bakanlığı tarafından Akdeniz'deki sondaj çalışmalarıyla ilgili bir açıklama geldi.Kıbrıs Rum yönetimi adına Doğu...


 

Kıbrıs Rum Kesimi Enerji Bakanlığı tarafından Akdeniz'deki sondaj çalışmalarıyla ilgili bir açıklama geldi.

Kıbrıs Rum yönetimi adına Doğu Akdeniz'de petrol vedoğalgazsondajı yapacak, Amerikan Noble Energy şirketinin, GüneyKıbrısaçıklarında ''Afrodit'' ismiyle anılan 12. parselde sondaj sürecine dün akşam başladığı bildirildi.

Rum radyosu, ''ABD veİsrailbasın yayın organlarının 12. parselde
sondaj çalışmalarının başladığını duyurduklarını, bu haberlerin eski Rum Ticaret Bakanı Andonis Pashalidis tarafından Rum radyosuna yapılan açıklamada da doğrulandığını'' duyurdu.

Öte yandan, Rum Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Enerji Dairesi Müdürü Solon Kasinis de, 12. parselde doğalgaz çıkarılması amacıyla
sondaj çalışmalarına dün akşamdan itibaren başlandığını doğruladı.

Kasinis, çalışmaların 24 saat temelinde yapıldığını ve şu an için iyi gittiğini kaydetti.


Rum radyosu ayrıca, Noble Energy şirketinin platformunun üzerinde İsrail insansız casus uçaklarının uçuş yaptıklarını ve İsrail donanmasına ait gemilerin de platformun doğusunda görüldüklerini duyurdu.


Rum hükümetinden,
sondaj çalışmalarının başlamasına ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmadığı, söz konusu bilgilerin ne doğrulandığı ne de yalanlandığı ifade edildi.

Rum radyosunun haberinde, Rum yönetimi Sözcü Vekili Hristos Hristofidis'in, çalışmaların başlaması konusunda resmi açıklamanın ''gerekli görüldüğü anda'' yapılacağını söylediği de aktarıldı.

***

Rumlar Akdeniz'de sondaja başladı

Türkiye ile Kıbrıs Rum Kesimi arasında gerginliğin artmasına neden olan doğalgaz arama çalışmalarında yeni bir gelişme yaşandı.

İsrail basını, İsrail ortaklı Amerikan şirketi Noble'in çalışmalara bugün başladığını yazdı. Globes adlı internet sitesinin haberine göre Noble şirketi, Rumlarla yaptığı anlaşmanın dolmasına 10 gün kala doğalgaz aramaya başladı.

Türkiye, Rumların
sondaj çalışmalarına başlaması durumunda KKTC ile kıta sahanlığı anlaşması imzalayabileceği uyarısını yapmıştı. (CİHAN)



ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI YILDIZ:

"GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ'NİN (AKDENİZ'DE PETROL ARAMAYA İLİŞKİN) TAKVİMİ YÜRÜTMESİ DURUMUNDA TÜRKİYE İLE KKTC, KITA SAHANLIĞI ANLAŞMASI İMZALAYACAK"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin
Akdeniz'de petrol aramaya ilişkin takvimini yürütmesi durumunda Türkiye'nin de KKTC ile imzalayacağı kıta sahanlığı anlaşmasının hazır olduğunu, TPAO'nun aramalara gelecek hafta başlayabileceğini ve sismik arama gemisine donanmanın da refakat edebileceğini söyledi.

Bakan Yıldız, Diplomasi Muhabirleri Derneği üyelerini kabulünde, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.


Güney Kıbrıs Rum yönetiminin
Akdeniz'de petrol arama çalışmalarına başlayacağını açıklamasının hatırlatılması üzerine Yıldız, Rumların bu hareketinin uluslararası hukuka aykırı ve siyasi bir provokasyon olduğunu belirterek, bu çalışmaların daha çok Rum yönetiminin statüsünü pekiştirmeye yönelik olduğunu kaydetti.

Bakan Yıldız, "Bu bir tahriktir, bu bir provokasyondur. Bizlerin duruşunun ne olacağını hep beraber göreceğiz" diyerek Rumların daha önce açkladıkları takvimi yürütmeleri durumunda Türkiye ile KKTC'nin kıta sahanlığı anlaşması imzalayacağını belirtti.


Bu anlaşmanın metninin hazır durumda olduğunu ve gelişmelere paralel şekilde imzalanacağını ifade eden Yıldız, bu çerçevede TPAO'nun
Akdeniz'deki çalışmalarına gelecek hafta bile başlayabileceğini söyledi.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rum yönetiminin
Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarının başlamadan derhal bitirilmesini istediklerini söyleyerek, "KKTC ile kıta sahanlığı anlaşmasını gelişmelere paralel olarak her an imzalayabilecek durumdayız, anlaşma hazır" dedi.

Yıldız, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD) üyelerini kabulünde gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.


Doğu
Akdeniz krizinin tırmanmakta olduğu ve Rumların doğalgaz ve petrol arama çalışmalarına başlamak üzere olduğunun hatırlatılması üzerine Yıldız, Rumların bu hareketinin uluslararası hukuka uymadığını, o bölgede münhasır ekonomik sahanın sınırlarının belirlenmemiş olduğunu vurguladı.

Bakan Yıldız şunları kaydetti:


"İster İsrail isterse başka bir ülkeyle, böyle bir çalışmanın yapılmış olması aslında provokatif bir çalışmadır. Fiili hedeflerinden daha ziyade Güney Kıbrıs yerel yönetiminin statüsünü pekiştirmeye yönelik bir çalışmadır. Orada bulduklarını iddia ettikleri gazın kalitesi, fizibilitesi bir kenara, böyle bir yerde böyle bir çalışmayı yapmanın KKTC'nin hakları ile de Kıbrıs'ın bütünlüğü ile de herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır."


Teknik konudan daha ziyade çalışmaların bu bölgenin uluslararası statüsü ve uluslararası hukuka uygun olmadığına işaret eden Yıldız, "Bu bir tahriktir, bu bir provokasyondur. Bizlerin duruşunun ne olacağını hep beraber görürüz" dedi. Kıta sahanlığı anlaşması ile ilgili olarak geçen hafta Enerji Bakanlığı müsteşar yardımcısının KKTC'ye gittiğini hatırlatan Yıldız, KKTC ile yapılacak kıta sahanlığı anlaşması ile beraber TPAO'nun orada fiili durum oluşturacağını kaydetti.


Bakan Yıldız, TPAO'nun bir Norveç firması ile birlikte önce sismik aramalar yapacağını söyleyerek, hemen sonra da petrol arama platformları kurulacağını belirtti ve şöyle devam etti:


"İsteğimiz böyle bir noktaya gelinmemesidir ve Noble firması ile birlikte yürütülen çalışmaların başlamadan derhal nihayetlendirilmesidir. Buna uyulmadığı takdirde komple Kıbrıs'ın denizdeki statüsü ile alakalı konuları hep beraber izleyeceğiz."


Türkiye'nin bu konuda ABD'li bir şirket ile temasa geçip geçmediğinin sorulmasına karşılık Yıldız, ABD'li firma ile muhataplıklarının söz konusu olmadığını, ama ABD'den bu manada görüştükleri kişiler olduğunu, böyle bir çalışma için özel sektörün dikkatinin çekilmesi gerektiğini vurguladıklarını kaydetti.


Yıldız TPAO'nun nerede arama yapacağının sorulmasına karşılık da, imzalanacak kıta sahanlığı anlaşması ile beraber "KKTC'nin elinde hangi sahalar varsa o sahalarda" aramalar yapacaklarını vurguladı. Teknik açıdan bakıldığında petrol ve gaz açısından "bu anlaşmanın sağladığı sınırlar neresi ise o sınırlar çerçevesinde aramalar yapılacağını" yineleyen Yıldız, başka ülkelerle gerilim yaşanmasını ise beklemediklerini kaydetti.


ÇALIŞMALAR GELECEK HAFTA BAŞLAYABİLİR


Bakan Yıldız, sismik aramalar için şu anda bir Norveç firması ile anlaşma yaptıklarını ancak firmanın ismini vermesinin doğru olmayacağını belirterek, "Akdeniz'de dediğim bu sahalarda çalışmaları inşallah yürüteceğiz" dedi. Yıldız, ilk etapta bir geminin gitmesinin söz konusu olduğunu söyleyerek, aramalara ne zaman başlayacaklarının sorulmasına karşılık şunları kaydetti:


"Eğer şu anda kamuoyu ile paylaşılan takvim Güney Kıbrıs Rum yönetimi tarafından yürütülürse, o takdirde önümüzdeki hafta dahi başlar."


Konuyla ilgili gelişmeleri dikkatlice izlediklerini, ilgili kurular arasında her gün değerlendirmeler yapıldığını anlatan Yıldız, "KKTC ile kıta sahanlığı anlaşmasını gelişmelere paralel olarak her an imzalayabilecek durumdayız, anlaşma hazır" dedi.



Yıldız, Türkiye'nin sismik arama gemilerine, Türk donanmasının da eşlik edebileceğini belirterek aramaların kıta sahanlığı anlaşması ile beraber KKTC'nin elinde hangi sahalar varsa o sahalarda yapılacağına da dikkat çekti.


Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rum kesimimin
Akdeniz'deki sondaj faaliyetlerinin AB için Türkiye'nin büyüklüğü ile Rum yönetimi arasında önemli bir tercih olacağını söyleyerek, "AB dönem başkanlığının Rum yönetimine verilmesi halinde zaten tavrımızın ne olacağı son derece açık ve net. Daha önce böyle bir atağın yapılmış olması bu süreci öne çekecektir" dedi.

Yıldız, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD) üyelerini kabulünde gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.


Rumların
Akdeniz'de sondaj çalışmalarına karşılık Türkiye'nin de aramalara başlamasının AB ile ilişkileri bozup bozmayacağının sorulması üzerine Yıldız, şunları kaydetti:

"Daha önce de açıklandı. AB dönem başkanlığının Rum yönetimine verilmesi halinde zaten tavrımızın ne olacağı son derece açık ve net. Daha önce böyle bir atağın yapılmış olması bu süreci öne çekecektir."


Bakan Yıldız bu konuyla ilgili olarak AB Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın gerekli çalışmaları yürüttüğünü söyleyerek, Rum yönetiminin enerji alanındaki çalışmalarıyla paralel olarak gelişmelerin belirleneceğini kaydetti. Yıldız, "Bu AB açısından önemli bir tercih olacaktır. Türkiye'nin büyüklüğü ile Güney Kıbrıs yerel yönetimi arasında önemli bir tercih olacaktır" dedi.


Türkiye'nin sismik arama gemisine donanmanın eşlik edip etmeyeceğinin sorulmasına karşılık Yıldız, "Bu konuda refakatleri ve karşılıklı çalışmaların beraberce yürütüleceği aşikar. Bu konuda herhangi bir geri adım söz konusu olmaz. Ama gelişmeleri hep beraber izleyeceğiz." Yıldız, donanmanın arama gemisine refakat edeceğinin söylenip söylenemeyeceğinin sorulmasına karşılık da "Evet söyleyebiliriz" dedi.


TPAO'nun
Akdeniz'deki aramalarda ciddi rezervler çıkması durumunda bunun süreci nasıl etkileyeceğinin sorulmasına karşılık Bakan Yıldız, Akdeniz'deki çalışmalardan, özellikle Antalya ve Mersin açıklarında ve Kıbrıs açıklarındaki çalışmalardan umutlu olduklarını, ancak sondaj çalışmaları tamamlanmadan önce ümitleri vaat gibi sunmanın yanlış olacağını kaydetti. Yıldız, bazen bir bölgede keşfedilen rezervin hemen yanı başındaki bölgede olmayabileceğine dikkat çekti.

İSRAİL İLE İLİŞKİLER


Konunun İsrail ile ilgili boyutunun hatırlatılması üzerine Yıldız, 9 vatandaşın öldürülmesi ile alakalı süreci hep beraber izlediklerini söyleyerek, "İsrail özür dilemedikçe ve o şartları sağlamadıkça bizim İsrail ile herhangi bir enerji projesi yürütmemiz söz konusu değil" dedi.


Buna ek olarak İsrail'in Rum kesimi ile birlikte
Akdeniz'de arama faaliyetlerine girmesi durumunda bunun ilişkileri olumlu yönde etkilemeyeceğinin açık olduğunu kaydetti.

İsrail ile mevcut enerji anlaşmalarının donup donmadığının sorulmasına karşılık da Bakan Yıldız, şunları kaydetti:


"Hiçbir petrolün kendisi ve kalitesi, hiçbir doğalgazın miktarı ve kalitesi bizim herhangi bir vatandaşımızın onurundan daha yüksek değildir. Biz her bir vatandaşımızın onurunu bütün bu petrol ve gaz değerlerinin üstünde tutuyoruz. Bize yakışan ve doğru olan anlayış da budur. O nedenle bizim İsrail ile bu manada herhangi bir proje geliştirmemiz söz konusu değildir. Milli siyasetten bağımsız bir enerji işini uluslararası platformda geliştirmemiz de mümkün değildir. Dolayısıyla enerji sektörüne yük olan İsrail'in bu tür davranışlarının da normalleşmesini bekliyoruz ve o güne kadar da bir proje geliştirmeyi düşünmüyoruz."

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.