OYAK'ta yolsuzluk iddiaları TBMM'de

OYAK'ta yolsuzluk iddiaları TBMM'de
 Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK)'nda 'astsubayların yeterince temsil edilmemesi, yapılan kesintilere orantılı ödeme yapılmaması, bir takım piyasa işlemleriyle...

 

Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK)'nda 'astsubayların yeterince temsil edilmemesi, yapılan kesintilere orantılı ödeme yapılmaması, bir takım piyasa işlemleriyle OYAK mensuplarının zarara uğratıldığı, kamu adına bir denetim yapılmadığı, kişisel bilgilerin bir takım şirketlere verildiği, OYAK imkanlarından bir takım çevrelerin imtiyaz sağladığı' iddialarının araştırılması için TBMM'de oluşturulan komisyon iddiaları incelemeye başladı.

TBMM Dilekçe Komisyonu'nun oluşturduğu Alt Komisyon, OYAK mağdurlarını dinledi. Komisyona konuyla ilgili bilgi veren ve OYAK'la ilgili iddiaları dile getiren Mustafa Bıyık, Dilekçe Komisyonu'na binlerce dilekçenin ulaşmasına vesile olduğu için toplantıya gazeteci olarak katıldığını ifade etti. Komisyona 11 maddelik taleplerini ilettiklerini ifade eden Bıyık, şöyle konuştu: 
   
 "Her şeyden önce OYAK'ın ek bir emeklilik fonu olmadığını, fakat yöneticilerin bunu kamuoyuna bu şekilde lanse ettiğini söyledim. Uymamasının nedenlerini açıkladım. Emeklilik Fon Kanunu'nun 4. maddesi gereği, OYAK'ın şahsımla arasında sözleşme yapması gerekiyor, bu yapılmıyor. Birikimleri başka fon şirketine aktarmam gerekiyor buna izin verilmiyor. Birikimlerinin iştirakler arasında bölünmesi isteyebilirim. Buna izin verilmiyor. Herkesin eşit miktarda, yönetim kurulunda, genel müdürlükte, genel kurulda yasal üyeler arasında temsil edilmesini, OYAK mağduriyetleri konusunda OYAK mensuplarının dertlerine daha köklü çözüm yollarının bulunması gerektiğini ilettik. OYAK kanunun iptal olması, SPK kanuna göre işlem yapmasını talep ettik. SPK kanunu göre, OYAK mensuplarına hisse senedi verecek. Herkes birikiminin ne olduğunu bilecek, vergi verecek. Bunları söyledim."
    
Sözleri üzerine AK Parti milletvekili olduğunu söyleyen bir komisyon üyesinin kendisine; siyaset yaptığını, bir takım kurumları hedef aldığını söylediğini aktaran Bıyık, şöyle devam etti:
    
"Kendisi 'OYAK mağduriyetleri en az Harp Okulu'ndan atılan öğrenciler kadar önemli' dedi. Burada bağlantı kuramadım. Bende kendisine Karacabey'den geldiğimi seçmeni olduğumu söyledim. Milletvekili de beni çok iyi tanıdığını söyledi. Hafif tartışma oldu. Ne TSK'yı ne OYAK 'ı hedef almadığımı, şahsi menfaatleri için kullanan insanlarla hesaplaşmam olduğunu söyledim."
    
Konuşmasının ardından sağlık sorunları nedeniyle salondan ayrıldığını belirten Bıyık, komisyona 18 bölümlük, 300 sayfalık yolsuzluklarla ilgili dosya sunduklarını bildirdi. Bıyık, sundukları dosyanın tamamının maddi delili olduğunu kaydetti.

OYAK'ta 2000 - 2004 yılları arasında büyük vurgun yapıldığına ilişkin iddiaları içeren şikayet dilekçesini de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiğini belirten Bıyık, aynı yönde başka bir arkadaşının verdiği dilekçeye savcılıktan zaman aşımına uğradığına ilişkin cevap geldiğini belirtti. Savcılıktan gelen cevabi yazıda, 'Suç tarihleri arasında yürürlükte bulunan güveni kötüye kullanma suçunun tanımı ve cezasının belirtildiği 765 sayılı TCK'nın 510. Maddesindeki suçu oluşturduğu' suçun aynı yasada belirtilen 5 yıllık zaman aşımına uğraması nedeniyle 'kovuşturmaya yer almadığı' belirtiliyor. Bıyık, kendi başvurusu ile ilgili soruşturmanın devam ettiğini kaydetti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.