OYAK iddianamesi kabul edildi

OYAK iddianamesi kabul edildi
Danıştay saldırısına ilişkin OYAK iddianamesi kabul edildi...Özel yetkili İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen, ''Danıştay saldırısında...



Danıştay saldırısına ilişkin OYAK iddianamesi kabul edildi...

Özel yetkili İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen, ''Danıştay saldırısında kamera kayıtlarının silinerek delillerin karartıldığı'' iddiasına ilişkin iddianamede, eski OYAK SGS Genel Müdürü Orhan Çoban'ın da aralarında bulunduğu 6 tutuklu sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi.

Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş tarafından hazırlanan 63 sayfalık iddianamede, 17 Mayıs 2006 günü Danıştay 2. Dairesi'ne yönelik Alparslan Arslan tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırı sonucu Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in hayatını kaybettiği, o dönemde daire başkanı olan Mustafa Birden ile üyeler Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve Ahmet Çobanoğlu'nun yaralandığı hatırlatıldı.

İddianamede, olay tarihinde OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri'nde (SGS) Genel Müdür olarak görev yapan Orhan Çoban, Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tarık Özyılmaz, Elektronik Güvenlik Sistemleri Müdürü Yavuz Selim Kavaklıoğlu, Bilgi İşlem sorumlusu Barış Demirtaş, montaj bakım şefi Metin Almalı ve teknisyen Serkan Akyıldız tutuklu sanık olarak yer aldı.

Bu sanıkların ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları istendi.

İddianamede, Çoban, Özyılmaz, Kavaklıoğlu, Demirtaş, Almalı ve Akyıldız'ın, Danıştay saldırısı sırasında Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in hayatını kaybetmesi ve o dönemde daire başkanı olan Mustafa Birden ile üyeler Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve Ahmet Çobanoğlu'nun yaralanmalarına ilişkin de ''Tasarlayarak, kamu görevi nedeniyle kasten adam öldürmeye yardım'', 4 kişinin yaralanması sonucu ''adam öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etmek'' suçlarından da 100 ile 150'şer yıl arasında hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Olay tarihinde OYAK SGS A.Ş.'de teknisyen olarak görev yapan Murat Kablan ve Murat Ünal, satın alma ve lojistik sorumlusu olarak çalışan Erdem Acun ile Danıştay Başkanlığı Bilgi İşlem Merkezi'nde mühendis olarak görev yapan Celalettin Yüksekkaya'nın da tutuksuz sanık olarak yer aldığı iddianamede, bu sanıkların ''Silahlı terör örgütüne yardım etmek suretiyle örgüt üyesi olmak'' ve ''suç delillerinin gizlenmesi ve yok edilmesine iştirak etmek'' suçlarından 8 ile 20'şer yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istendi.

İddianamede, 19 kişi hakkında da ''Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek'' suçundan yürütülen soruşturma kapsamında ise ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği belirtildi.

Oyak iddianamesi kabul edildi

Danıştay saldırısına ilişkin güvenlik kamera kayıtlarının silinmesinden sorumlu tutulan 6'sı tutuklu, 10 sanık hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi.

Danıştay 2. Dairesi'ne Alparslan Arslan tarafından 17 Mayıs 2006 tarihinde silahlı saldırı gerçekleştirilmiş, üye Mustafa Yücel Özbilgin'in hayatını kaybettiği saldırıda, 2 üye de yaralanmıştı. Yargılama sürecinde Danıştay binasındaki güvenlik kamera kayıtlarından, olay günü ve öncesine ilişkin bazı kamera kayıtlarının silinmiş ve kaydedilmemiş olduğunun belirlenmesi üzeri soruşturma başlatılmıştı. Danıştay binasının kamera kayıtlarından sorumlu olan Oyak Güvenlik firması yetkililerinden 6'sı tutuklu 10 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmıştı. 61 sayfalık iddianame, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti. İddianameyi inceleyen mahkeme iddianameyi kabul ederek, 13-14 ve 15 Ağustos 2012 tarihlerinde üç gün üst üste duruşma yapılmasına karar verdi.

Ayrıca mahkeme, Danıştay saldırısına ilişkin dava dosyasının birleştirildiği Ergenekon ana davasını yürüten İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesin'den Danıştay saldırısı sırasında yaralanan ve mağdur olan Danıştay 2. Ceza Dairesi başkan ve üyelerinin isimlerinin bildirilmesini istedi.

Kaos haberleri Oyak iddianamesinde

Danıştay saldırısına ilişkin güvenlik kamera kayıtlarının silinmesinden sorumlu tutulan 6'sı tutuklu, 10 sanık hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede, "Danıştay saldırısı olduğu gün ve sonrasında medyada çıkan haberlerde, Ergenekon Terör Örgütü'nün istediği gibi kaos ve kargaşa ortamı yaratacak haberlerin yapıldığı ve bu konunun medya tarafından desteklendiği anlaşılmıştır." ifadesi yer alıyor.

Danıştay binasının kamera kayıtlarından sorumlu olan Oyak Güvenlik firması yetkililerinden 6'sı tutuklu 10 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmıştı. 61 sayfalık iddianame, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti. İddianameyi inceleyen mahkeme iddianameyi kabul etti. İddianamenin ayrıntılarında Danıştay saldırısı sonrası Ergenekon Terör Örgütü'nün istediği gibi kamuoyunda haberler yapıldığı anlatılıyor. Danıştay saldırısının olduğu gün ve sonrasında kaos ve kargaşa ortamı oluşturacak haberlerin servis edildiği belirtiliyor.

Belirtilen haber başlıkları şu şekilde: ?Bu Kez De Aynı El?, ?Tehlikenin Farkında mısınız??, ?Danıştay hükümeti suçladı: Yetkililer cesaret verdi, Hükümete tavır?, ?Laikliğe Kurşun? ?Allahın askeriyiz?, ?Saldırı rejimin temeline? ve ?Çörtoğlu: En yetkililer saldırıya cesaret verdi?, ?Türkiye?ye Kurşun?, ?Laik Cumhuriyete Savaş Açtılar?, ?Halkın Tepkisi Devamlı Olmalı?

Bu şekilde atılan manşetlerle toplum üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığı, laik-antilaik çatışmasının körüklendiği ifade ediliyor. Mustafa Yücel Özbilgin?in cenaze töreninde atılan sloganlar hatırlatılarak iddianamede, "Katılımcıların tepkileri ve sloganlarına bakıldığında ülkede nasıl bir kaos ve kargaşa ortamı oluşturulmaya çalışıldığı, toplum arasında nasıl bir çatışma ortamı hazırlanmaya çalışıldığı açıkça görülmektedir." ifadeleri yer alıyor.

Oyak'ta Ergenekon izi

Danıştay saldırısına ilişkin Oyak Güvenlik Şirketi yetkilileri hakkında açılan yeni davanın iddianamesinde, Danıştay saldırısının anlaşılabilmesi için Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün amacının ne olduğunun iyi bir şekilde izah etmek gerektiği belirtildi.

Oyak iddianamesinde, Danıştay saldırısının amacının ne olduğu sorusuna en iyi cevabın, 'Ergenekon Silahlı Terör Örgütü, elinde bulundurduğu gücün devamlılığını sağlayabilmek ve koruyabilmek için ayrımcılık ve diğer bölücü unsurlar körüklenmiş, bu amaçla Türk-Kürt, Alevi-Sünni, laik-anti laik çatışması çıkartılmaya çalışılmış ve yine örgütün kontrol ve yönetiminde olan medya yapılanması sayesinde bu argümanlar ustaca kullanılmıştır.' şeklinde olduğu belirtildi.

İddianamede, 'Danıştay Saldırısı Sanıkları ile Ergenekon Terör Örgütü arasındaki İlişki' başlıklı bölümde ise ayrıntılı bilgilere yer veriliyor. Danıştay saldırısını gerçekleştiren avukat Alparslan Arslan'ın, Ergenekon davası sanıklarından Muzaffer Tekin ile uzun yıllar birlikte çalıştığı anlatılıyor. Bir dönem Muzaffer Tekin?in uyuşturucu kaçakçısı olarak bilinen Ertuğrul Yılmaz ile ortak factoring şirketi işletirken bu şirketin avukatlığını Alparslan Arslan?ın yaptığı belirtilen iddianamede "Muzaffer Tekin?in çıkar amaçlı silahlı suç örgütü lideri olarak bilinen Semih Tufan Gülaltay ile çok iyi ilişkilerinin olduğu, Alparslan Arslan?ın Danıştay olayından bir süre önce Semih Tufan Gülaltay?a ait Maltepe?deki iş yerine geldiği, Alparslan Arslan ve suç ortaklarının Muzaffer Tekin?in kontrolünde ve yönlendirmesinde olan kişiler olduğu anlaşılmıştır." ifadesine yer verildi.

Danıştay davası sanıklarından Osman Yıldırım'ın da Cumhuriyet Gazetesi saldırıları konusunda Veli Küçük ve Ergenekon Terör Örgütü ile bağlantısını kabul ettiği anlatılan iddianamede, "Cumhuriyet Gazetesi saldırılarının Veli Küçük ve Muzaffer Tekin?in talimatı ve Muzaffer Tekin?in verdiği bombalar ile gerçekleştirildiğini beyan etmiştir. Bu nedenle Cumhuriyet Gazetesi saldırılarının Ergenekon Terör Örgütü Yönetici ve üyesi Veli Küçük ve Muzaffer Tekin?in talimatı ile gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır." denildi.

Danıştay Saldırısının, Cumhuriyet Gazetesi saldırılarından hemen sonra olmasının ise her iki eylemin de aynı amacı gerçekleştirmeye yönelik olduğu anlamına geldiği ifade edilen iddianamede "Eylemlerde de aynı kişilerin kullanılması, bu eylemin de Ergenekon Terör Örgütü yöneticisi Veli Küçük ve Muzaffer Tekin?in talimatı ve azmettirmesi ile gerçekleştirildiğini göstermektedir." iddiası yer aldı.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.