Ortak hedef Sarkozy

Ortak hedef Sarkozy
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün ''dost'' ve ''kardeş'' olarak ilan ettiği ülkelerin, birden bire Batı'nın stratejik...



MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün ''dost'' ve ''kardeş'' olarak ilan ettiği ülkelerin, birden bire Batı'nın stratejik konsepti doğrultusunda düşman kampına yerleştirildiğini öne sürdü.

Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, aşırı yağışlardan dolayı meydana gelen sel felaketleri sonucu ortaya çıkan can ve mal kayıplarından duyduğu üzüntüyü dile getirerek başladı. Bahçeli, ''Bu itibarla, aramızdan ayrılan aziz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyor, kaybolanların sağ-salim bulunmalarını temenni ediyor, ortaya çıkan hasar ve yıkımın bir an önce Hükümet tarafından giderilmesi için her türlü tedbirin alınmasını bekliyoruz'' diye konuştu.

Toplumsal şiddet sarmalının sürekli ivme ve güç kazandığını ifade eden Bahçeli, özellikle kadınlara yönelen saldırıların, insanlıkla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan hadiselerin yürekleri dağladığını söyledi.


Sebebi ne olursa olsun, ister töre isterse başka saiklerden kaynaklansın, kadına yönelik acımasız saldırıların insanlığa karşı işlenen büyük bir suç olduğunun kuşku götürmez bir gerçek olduğunu vurgulayan Bahçeli, ''Dehşet görüntülerinin medya aracılığıyla servis edilmesinin ayrı bir sorumsuzluk olduğunu'' ifade etti. Bahçeli, ''Emin olun, bu manzaranın hiçbir yerinde gelişmiş, istikrar kazanmış ve huzuru omurgasından yakalamış bir ülke gerçeği yoktur. Kadınlarımıza yönelmiş her türlü şiddeti bu vesileyle lanetliyor herkesi açık, kararlı ve neticeye ulaşacak bir tavır almaya davet ediyorum'' dedi.


Devlet Bahçeli, kadına yönelik şiddet konusunda Hükümetin inisiyatif almasını beklediklerini ve atılacak her adımı yakından takip edeceklerini belirtti.


-SARKOZY'E TEPKİ-


Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin Ermenistan'a yaptığı ziyaret sırasında Türkiye hakkında sarf ettiği sözleri anımsatan Bahçeli, Ermeni iddialarını diline dolayanların kamuoyu yaratma gayretleri tüm hızıyla devam ettiğini söyledi. Bahçeli, şöyle devam etti:


''AKP'nin açtığı bozuk yolu, sahip oldukları kinlerini kusmak için bir fırsat olarak görenler, Türk milletini ahlaksızca soykırımcı gibi takdim etmeye çalışmaktadırlar. Bu kervana en son olarak Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy bir kez daha katılmış ve iftiralarına bir yenisini daha eklemiştir. Libya'yı parsellemek ve talan etmek maksadıyla NATO şemsiyesi altındaki açık artırıma katılarak emperyalist arzulardan kopmadığını ispat eden bu şahsiyetin, geçmişimize dil uzatma cüretini göstermesi büyük bir kabalık ve edepsizliktir. Erivan ziyareti esnasında, sözde Ermeni soykırım iddialarını tanıma konusunda ülkemize çağrıda bulunma cüretini gösteren Fransa Cumhurbaşkanı, tehditler savurmuş, meselenin yine parlamentolarına gelebileceğini hayasızca ifade etmiştir. Türk milletini soykırım gibi insanlık düşmanı bir suçla itham etmesi hiçbir şekilde kabul edilemeyecek ve geçiştirilemeyecek bir durumdur.


Sarkozy'e önerimiz, eğer ille de bir soykırım örneği görmek ve bulmak istiyorsa geçmişlerine dikkatle bakmasıdır. Orada en başta Cezayir'de yapılan mezalimler açıkça görülecek ve Kuzey Afrika'daki açık ya da örtülü kıyımların derin izleri bariz bir şekilde fark edilebilecektir.''


''İşin ilginç ve manidar bir başka tarafı ise aynı anda Fransa'yla yapılan güvenlik işbirliği anlaşması ve karşılık iyi niyet temennilerinin deklare edilmesidir'' diyen Bahçeli, ''bu çelişkili siyasi diyalogların tam bir AKP klasiği ve teslimiyeti olduğu yönünde herhangi bir tereddütleri bulunmadığını'' ifade etti. Bahçeli, ''İşin aslına bakılırsa, AKP, çürük ve gayri milli politikalarının zehirli hasadını toplamakta ve bundan da en çok zayiatı yine milletimiz almaktadır'' dedi.


-''Geri dönüşü olmayan...''-



Bahçeli, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından bağımsızlıklarını kazanan Türk Cumhuriyetlerinin, özgür ve uluslararası camiada eşit bir şekilde temsil edilmesinin 20. yılının kutlandığını hatırlattı.


Ata topraklarının üzerinde güneş gibi parıldayan kardeş ve soydaş ülkelerle kurulan ilişkilerin olması gereken seviyenin çok altında olduğunu ileri süren Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:


''Türklüğün ve Türkçenin sahiplenildiği geniş coğrafyaların kaderine terk edilmesi ve üstelik küresel hesapların hedefi haline gelmesi bir diğer açmaz olarak karşımızdadır. Resmi tören ya da protokollerde, Türk cumhuriyetleriyle ilgili olarak ifade edilen bir millet, ayrı devlet inancı yalnızca yüzeysel ve sığ bir bakış olarak kendisini göstermiştir. Bölgeye bakınca enerji kaynaklarını gören ve bunun paylaşımına girişen küresel merkezlerin tesiri ancak bu sayede kırılabilecektir. Orta Asya Türk devletlerini bölgesel ve küresel tazyiklerden korumak, nüfuz mücadelelerinden arındırmak, yapılan hamleleri boşa çıkarmak için Türklük şuuruna ve asırları aşan birikimine çok ihtiyacımız vardır.


Bugün Ortadoğu denklemine Türkiye'yi hapseden AKP körlüğünün, Türk milletinin kudretini görmesi ve gerçek hükümranlığını gösterebilmesi için dikkatini Orta Asya Türk cumhuriyetlerine çevirmesi gerekmektedir.''


''AKP Hükümetinin sorumsuz ve hesapsız politikaları neticesinde, Türkiye'nin bölgesinde yalnızlığa ve gerilim merkezi olmaya doğru hızlı gittiğini'' öne süren Bahçeli, ''komşularla sıfır sorun sözleri''nin, yerini ''komşularla kısır döngüye ve çatışma riskine'' bıraktığını savundu. Bahçeli, ''Başbakan Erdoğan'ın dün dost ve kardeş olarak ilan ettiği ülkeler, birden bire Batı'nın stratejik konsepti doğrultusunda düşman kampına yerleştirilmiştir. Vizeleri kaldıran anlaşmaların imzalandığı, birlikte baraj açılışlarının yapıldığı, törenlerin düzenlendiği, ortak Bakanlar Kurulu toplantılarının gerçekleştirildiği Suriye ile neredeyse savaşın eşiğine gelinmiştir'' diye konuştu.


NATO Füze Savunma Sistemi'nin erken uyarı radarlarının Malatya'ya konuşlandırılması nedeniyle İran'ın son derece rahatsız ve memnuniyetsiz olduğunun görüldüğünü ifade eden Bahçeli, Türkiye'nin tam bir kördüğümle karşı karşıya bulunduğunu ileri sürdü.


Hükümeti dış tehditler karşısında bir başına bırakmayacaklarını vurgulayan Bahçeli, bunun en başta Türk milletine karşı sonsuz ve büyük saygının bir icabı olduğunu söyledi.


''Gerçekten de Türkiye, geri dönüşü olmayan bir sürece ve kırılmaya doğru adım adım gitmektedir'' ifadesini kullanan Bahçeli, Türkiye'nin bu gidişle bölgesel dizayn ve haritaların yeniden çizilmesi konularında sıklet merkezi olacağını öne sürdü.


Bahçeli, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu terör ve bölücülük fitnesinin daha da bir önem ve anlam kazandığını, mutlaka halledilmesi gereken bir sorun olarak ortada durduğunu ifade etti.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.