Ölüm raporuna sehven "bulaşıcı hastalık" yazılınca 3 mezarlığa da defnedilemedi
(İHA) - Adana'da önceki gece kalp rahatsızlığı nedeniyle kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden hastanın ölüm sebebi sehven "bulaşıcı hastalık (doğal ölüm)" olarak yazılınca cenazesinin defnedilmesine 3 mezarlıkta da izin verilmedi. Cenaze arabasında dolaştırılan ve tekrar morga konulan cenaze ölüm raporu "kalp krizi" olarak düzeltildikten 1 gün sonra toprağa verilebildi.
Alınan bilgiye göre, merkez Yüreğir ilçesi Kiremithane Mahallesi'nde yaşayan 5 çocuk babası Yasin İregöl (57) önceki gün gece iddiaya göre kalp krizi geçirdi. Kalp ve diyabet hastası olduğu belirtilen İregöl, daha önceleri de gittiği özel hastaneye götürüldü. Yoğun bakıma alınan İregöl, hayatını kaybetti. Ölüm raporuna, ölüm nedeni olarak "bulaşıcı hastalık (doğal ölüm)" yazılan Yasin İregöl'ün cenazesi, yakınları tarafından morgdan teslim alındı. Cenaze defnedilmek üzere Buruk Mezarlığı'na götürüldü. Ancak görevliler, ölüm raporundaki 'bulaşıcı hastalık' ifadesi nedeniyle defin işlemine izin vermedi. Bunun üzerine İregöl'ün cenazesi, Asri ve Kabasakal mezarlıklarına götürüldü. Mezarlıktaki görevliler aynı gerekçeyle defin için izin vermedi. Cenaze aracıyla saatlerce gezdirilmek zorunda kalınan Yasin İregöl'ün cansız bedeni, hayatını kaybettiği hastaneye geri götürülerek morga konuldu. Yapılan görüşmelerin ardından Yasin İregöl'ün ölüm raporu, "Kalp krizi" olarak yeniden düzenlendi. Ailesi tarafından hastane morgundan yeniden alınan İregöl'ün cenazesi Buruk Mezarlığı'ndaki aile mezarlığında toprağa verildi.
Bu arada, İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri de Yasin İregöl'ün ölümünün kalp krizinden olduğunu, korona virüs ya da herhangi bir bulaşıcı hastalığın bulunmadığını bu yüzden yeniden rapor düzenlendiğini bildirdi.
Yasin İregöl'ün tedavi sürecinde yanında olan ağabeyi Asım İregöl, gece rahatsızlandıktan sonra kardeşini hastaneye getirdiklerini belirterek, "Daha önce açık kalp ameliyatı olmuştu, aynı hastanede de diyalize giriyordu. Nefes alamıyordu, terini sildim, ağzını yüzünü sildim. Tahlil yapmadan 'bu virüstür' dediler. İçeri alıp, müdahale edeceklerini söylediler. Daha sonra 'Hakkın rahmetine kavuştu, gidebilirsiniz. Sabah cenazeyi alabilirsiniz' dediler. Eğer korona virüs ise ben kardeşimin terini sildim, eşime, gelinime, çocuklarıma sarılıp ağladım. Bize hiçbir karantina yapılmadı. Sabah cenazeyi aldık, mezarlık mezarlık gezdik, cenazemizi defnedemedik. Raporda bulaşıcı hastalık yazıyor. Götürdüğümüz mezarlıklar, 'Karantina için ayrılan mezarlığa 08.00-12.00 arası defnedebileceğimizi söyledi ama korona virüslü cenazeler normalde hastanelerden ailelere teslim edilmiyor. Eğer korona virüsten öldüyse cenazeyi hiçbir önlem almadan niye bize verdiler? Eğer kalp krizi geçirip de öldüyse raporda neden bulaşıcı hastalık yazıyor? Kendi imkanlarımızla ailemize başka hastanede test yaptırdık ama negatif çıktı. Eğer cenaze korona yüzündense bizden 100 kişiye virüs bulaşmıştır" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.