Dünya Bankası raporunda, öğretmenlerin devamsızlıkta rekor kırdığının ortaya konması üzerine, Milli Eğitim Bakanı Dinçer harekete geçti.

Dünya Bankası raporu: OECD ülkeleri içerisinde öğretmenlerin devamsızlık oranı en yüksek ülke, yine rapor alma ve işe gitmeme oranı en yüksek ülke Türkiye.

Bu durum, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer tarafından, Ankara'da gerçekleştirilen 'Valiler Toplantısı'nda dile getirildi.

"Rapor nedeniyle inanın kaç gündür kendi kendime başım eğik geziyorum" diyen Dinçer, valilerden, öğretmenlerin rapor almalarının teftiş edilmesini istedi.

Akşam gazetesinden Hakkı Kurban'ın haberinde, toplantıya ilişkin rapordan aktarılanlar şöyle:

- Öğretmenlerin rapor almalarını ciddi şekilde takip ediniz. Öğretmenin ilk günü ilk dersten, son günü son derse kadar sınıfta olacağı bir eğitim sistemi hayal ediyoruz. Dünya Bankası rapor yayınladı, inanın kaç gündür kendi kendime başım eğik geziyorum. Çünkü raporda, 'OECD ülkeleri içerisinde öğretmenlerin devamsızlık oranı en yüksek ülke, yine rapor alma ve işe gitmeme oranı en yüksek ülke Türkiye deniliyor. Öğretmen ve öğrencinin sınıfta olacağı bir eğitim sistemini mutlaka uygulamalıyız.

- Biz değişik vesilelerle 19 Mayıs ve 23 Nisan hazırlıkları, üniversite ve SBS hazırlıkları diye neredeyse ikinci yarıdan itibaren okullarımızda ciddi bir eğitim yapamıyoruz. Okul idaresi öğretmelerimiz, öğrenciler ve hatta veliler sorumluluklarını ciddiye almalı. Kurumsal düzeyde bununla ilgili tedbir alacağız.

- Lütfen görevlendirme yoluyla hiçbir öğretmeni hiçbir yere almayınız. Kim, hangi kadroda ise o kadroda öğretmenlik yapsın. İl düzeyinde birtakım atamalar yapılacaksa, bu atamaların da çevreden başlayarak merkeze doğru yapılmasını istiyoruz. Merkezden çevreye doğru değil.

- Biz, öğretmenlerin öğrencilere ve ailelerine yakın yerlerde, öğretmenlik yaptıkları okullara yakın yerlerde ikamet etmelerini arzu ediyoruz. Buna zorlayamayız ancak tavsiye edebiliriz.

- Normalde okul kütüphaneleri ve sınıflar için yer yoksa lütfen okul müdürlerinin odalarını kontrol edin. Bizim yaptığımız tespitlere göre, okul müdürlerinin pek çoğu kendilerine tahsis edilen odaları küçük gördükleri için bazı sınıfları bozup makam odası yapmışlar. Kimseye statü sembolü olarak kullanacağı oda verme imkanımız yok.