Öcalan'la görüşen ateşe MHP'de vekillik yapıyor?

Öcalan'la görüşen ateşe MHP'de vekillik yapıyor?
 AK Parti Gaziantep milletvekili adayı Şamil Tayyar, Abdullah Öcalan'ın Şam'da iken görüştüğü askeri ateşenin MHP milletvekili Kürşat Atılgan...


 

AK Parti Gaziantep milletvekili adayı Şamil Tayyar, Abdullah Öcalan'ın Şam'da iken görüştüğü askeri ateşenin MHP milletvekili Kürşat Atılgan olduğunu iddia etti.

Ülke TV'de yayınlana "Gazeteci Milleti" programının konuklarından birisi olan AK Parti milletvekili adayı Şamil Tayyar, MHP'nin asker kökenli milletvekili Kürşat Atılgan'la ilgili çok çarpıcı bir iddiada bulundu.

Son günlerde Öcalan'ın yakalanmadan önce Şam'da kaldığı evin Türk askeri ateşe ile komşu olduğu iddiaları gündeme gelmişti.

Ayrıca Öcalan'la görüşen Askeri Ateşenin Ergenekon sanığı Hasan Atilla Uğur olduğu iddia ediliyordu. Tayyar, Öcalan'ın Şam'da görüştüğü Askeri Ateşe'nin Hasan Atilla Uğur değil, 2007'de MHP'den milletvekili olan Kürşat Atılgan olduğunu açıkladı.

İşte Şamil Tayyar'In programda dile getirdiği iddialar;

"Öcalan'ın Şam'da kaldığı evde görüştüğü Askeri Ateşe'nin Hasan Atilla Uğur olduğu yazıldı çizildi. Öcalan'ın da görüştüğünü teyit ettiği kişi MHP milletvekili olan Kürşat Atılgan. Bir mercedes operasyonu vardı. MİT'in düzenlediği bir operasyon. O operasyonun birileri tarafından engellendiği hep konuşuldu. Ankara'dan Şam'ı arayarak operasyonu bilgi verenin İstihbarat Dairesi Başkanı Korgeneral Çetin Saner olduğu konuşuluyor. Konuştuğu kişinin de Kürşat Atılgan olup olmadığının ortaya çıkmasını istiyorum"

Atılgan'dan yalanlama: O askeri ateşe ben değilim

MHP Adana Milletvekili Kürşat Atılgan, terörist başı ile aynı apartmanda kalan askeri ataşenin kendisi olmadığını söyledi.

Atılgan, "O kişi ben değildim, kim olduğunu da gerçekten bilmiyorum."dedi. Özel bir televizyon kanalındaki programda konuyla ilgili AK Parti Gaziantep Milletvekili Adayı Şamil Tayyar'ın sorduğu soruları yazılı cevaplayan Atılgan, Gazeteci Muammer Elveren'in 29 Nisan 2011'de Suriye eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı sürgündeki Abdülhalim Haddam'la yapmış olduğu röportajı hatırlattı.

Haddam'ın bu röportajda "Terörist başı Apo'nun Suriye deki Türk askeri ateşe ile aynı apartmanda kaldığını" açıkladığını belirten Atılgan, Gazeteci Şamil Tayyar'ın " terörist başı ile aynı apartmanda oturan 1994-97 yılları arasında askeri ataşelik yapan Adana Milletvekili Kürşat Atılgan mıydı?" diye sorduğunu bildirdi. O askeri ataşenin kendisi olmadığını ve kim olduğunu da bilmediğini ifade eden Atılgan,"Neden ben değildim, derseniz... Ataşelik görevimin büyük bir bölümünü üç katlı bir villanın, bahçe katında kiracı olarak geçirdim. Üzerimde eski bir bakan ev sahibi, onun da üzerin de yine ev sahibi olan Suriyeli bir işadamı vardı. Dolayısıyla bu kadar az kişi oturan bir apartmanda terörist başının oturması mümkün değildir."şeklinde konuştu.

Atılgan, terörist başına yapılacak suikastla ilgili, "O zaman ki Genelkurmay İstihbarat Başkanı'nın kendisine haber verdiği" iddiasını da kabul etmedi. Askeri ataşelerin, bulundukları ülkelerde bu tür görevlerinin bulunmadığını savunan Atılgan, söz konusu hususlarda askeri ataşelere asla haber verilmeyeceğini vurguladı.

Atılgan, şunları söyledi: "Eğer herhangi bir iş yapılacaksa, işi yapacaklarla, emri verenlerin haricinde kimse bilmez. Askeri ataşenin görevi, bulunduğu ülkede, Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı'nın temsilcisidir. Sicil amiri de Genel Kurmay İstihbarat Başkanıdır. Büyük oranda askeri ataşenin görevi temsil görevidir. İlgili ülke ile askeri ilişkileri ve dostluk ilişkilerini geliştirmektir. Benim de görevim esnasında en büyük gayretim bu doğrultu da olmuştur. Askeri ataşenin, haber kaynakları daha çok açık haber kaynaklarıdır. Yani ilgili ülkenin basının da çıkan haberlerdir. Ayrıca diğer ülkelerin askeri ataşeleri ve diplomatik çevrelerle yapmış olduğu temaslarda elde ettiği bilgilerdir. Ayrıca, askeri ataşelerin bulunduğu ülke servisleri tarafından neredeyse hayatları 24 saat kontrol altındadır, telefonları dinleme altındadır. O nedenle; gizli bir iş yapması mümkün değildir. Esasen böyle bir görevi de yoktur." Şamil Tayyar'ın şahsına yöneltmiş olduğu bu iki soruyu "kafaları bulandırmaya dönük bir propaganda" olarak değerlendirdiğini aktaran Atılgan," Şamil Tayyar'a ilan ediyorum: Bu tür polisiye romanlarını andıran, daha aklında ne kadar soru varsa, kendisinin ayarlayacağı bir programa çıkarak, tartışabiliriz." açıklamasını yaptı.



 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.