Mustafa Yürekli: Hz.Süleyman’dan bugüne mesajı

Mustafa Yürekli: Hz.Süleyman’dan bugüne mesajı
Kuran-ı Kerim’de geçen Hz. Süleyman (a.s.) ve karınca kıssası ne anlatıyor? Hz.Süleyman’ın karınca ile konuşmasının bugünün insanına verdiği mesaj nedir?

Kuran-ı Kerim’de geçen Hz. Süleyman (a.s.) ve karınca kıssası ne anlatıyor? Hz.Süleyman’ın karınca ile konuşmasının bugünün insanına verdiği mesaj nedir?

Bu yazıda bu iki soruya cevap vereceğim.

AYETLER

Önce ayetleri bir okuyalım..

Allahu Teala buyurur: “Süleymân’ın, cinlerden, insanlardan ve kuşlardan müteşekkil orduları toplandı; hepsi bir arada (onun tarafından) düzenli olarak sevk ediliyordu. Nihâyet Karınca Vâdisi’ne geldikleri zaman, bir karınca: «Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin!» dedi.” (en-Neml, 17-18)

Âyet-i kerîmede buyrulur: (Süleyman) onun (karıncanın) sözünden dolayı gülümsedi ve dedi ki: «Ey Rabbim! Beni, gerek bana gerekse ana-babama verdiğin nîmete şükretmeye ve hoşnud olacağın sâlih ameller işlemeye muvaffak kıl! Rahmetinle, beni sâlih kulların arasına kat!»” (en-Neml, 19)

Ayet-i kerimede buyrulduğu üzere Süleyman aleyhisselam bütün saltanatına rağmen büyük bir tevâzû ve kulluk şuuru içinde kendisiyle birlikte ana-babası için Hakk’ın rahmetine sığınmıştır.

Taşları yerine koyacak olursak şu iki hususu görürüz:

BÜYÜK İSLAM DEVLETİ

Allahın son kitabı Kuran-ı Kerim’i tebliğ eden, son peygamber Hz. Muhammed’in (s.a.v.) çevresini oluşturan sahabeler; Irak, Şam, Suriye, Mısır, Habeşistan ve Arabistan’ın güneyi gibi halklarının ekseriyeti Ehl-i Kitab olan komşu ülkelere gider-gelir ve onlardan geçmişle ilgili pek çok değişik haberleri öğrenir, geçmiş kavimlerin akıbetlerini gösterici belge niteliğindeki kalıntılarına gözleriyle tanık olurlardı.

Kur’an’daki Hz.Süleyman’a ilişkin ayetlerde açıkça ifade edilmese de dönemin İslam devleti, bugünkü Filistin, İsrail, Lübnan, Mısır, Suriye, Ürdün ve Irak’ın bir kısmını içine alan geniş bir coğrafyadır.

Seyyid Kutub, Fi Zilali’l-Kur’an’da “…Onun hükmettiği bölge bugünkü Filistin, Suriye, Lübnan ve Fırat kıyılarına uzanan Irak’tan ibarettir.” (c. VIII, s. 472) demektedir.

İSLAM ORDUSU KOMUTANI

Kur’an-ı Kerim’de, Hz. Süleyman (a.s.) hem peygamber hem de babası Hz.Davud’dan (a.s.) devraldığı devlet başkanlığı görevi nedeniyle İslam ordusunun baş komutandır..

Neml Suresi’ndeki Hz.Süleyman (a.s.)’a dair “Süleyman'ın, cinlerden, insanlardan ve kuşlardan müteşekkil orduları toplandı; hepsi bir arada düzenli olarak sevk ediliyordu. Nihayet karınca vadisine geldikleri zaman, bir karınca: ‘Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin!’ dedi.” (27-Neml Suresi, Ayet: 17) ayeti İslam devletinin başkanı ve İslam ordusunun komutanı oluşunu doğrulamaktadır.

CİHAD

Hz.Süleyman’a ilişkin bu ayetler,  İslam devletinin başında bulunan peygamberlerin, bulundukları coğrafyada, İslam’ın hâkimiyetini sağlamak; dolayısıyla güvenlik, barış ve adaleti tesis etmek üzere oluşturdukları İslam ordusuna ve bunun tarihi fonksiyonuna dikkat çekmektedir.

Karınca ayetleri, Hz.Süleyman gibi peygamber devlet adamının ve İslam ordusu komutanının, ahlaka dayalı, belli bir hukuk içinde; adalet için savaştığını açıklamışlardır.

Tarih şehadet ve ilan eder ki hak batıl savaşında Müslümanlar büyük devlet kurup büyük ordularla dünya düzenini belirlediklerinde hayvanlar bile huzur içindedir. Cihad, devletle yapılır. İslam, sağladığı medeniyet, güvenlik ve adaletiyle insanlığın tek kurtuluşudur.

Bugün, Hz.Peygamber’in (s.a.v.) kurduğu İslam devleti  yıkıldığından; 1918’den beri ümmet / İslam milleti, parçalanıp yerel güçler, kabileler haline getirilmiştir.

İslam devletinin tarih sahnesinden kalkması, İslam ülkesini / darülislamı savunalamaz hale getirmiş, bu da küfür milletini iyice azdırmış; İslam milletine karşı tarihte eşi görülmemiş katliamlar işlemesine yol açmıştır.

TARİHTE YAHUDİ KATLİAMLARI

Oysa Tevrat’ta, Hz.Davut (a.s.), Hz.Süleyman (a.s.) ve Hz.Yuşa (a.s.) gibi peygamber devlet adamları ve İslam ordusu, cihad değil; neredeyse keyfi katliamlar yapmaktadır.

Yahudilik, tarihsel azınlık kopleksleriyle hunhar komutan anlatısında peygemberleri ve İslam ordusunu tanınmaz hale getirmişlerdir.

Tevrat’ta Musa ve Yeşu (Yuşa) peygamberlerin gerçekleştirdiği yüzlerce katliam anlatıları vardır:

“O kentte yaşayanları kesinlikle kılıçtan geçireceksiniz. Kenti yok edip orada yaşayan bütün halkı ve hayvanları kılıçtan geçireceksiniz” (Tevrat: Tesniye, 13/15).

“Sokakta kılıç onları çocuksuz bırakacak. Evlerinde dehşet egemen olacak. Delikanlısı, genç kızı, emzikteki çocuğu, ak saçlısı ölecek” (Tevrat: Tesniye, 32/35).

“Bunun üzerine kral, Doek'e, ‘Sen git, kâhinleri öldür’ diye buyurdu. Edomlu Doek de gidip kâhinleri öldürdü. O gün Doek keten efod giymiş seksen beş kişi öldürdü. Kadın erkek, çoluk çocuk demeden kâhinler kenti Nov'un halkını kılıçtan geçirdi. Sığırları, eşekleri, koyunları da öldürdü” (Tevrat: 1. Samuel, 22/19).

“Böylece Yeşu (Yuşa) dağlık bölge, Negev, Şefela ve dağ yamaçları içinde olmak üzere, bütün ülkeyi ele geçirip buralardaki kralların tümünü yenilgiye uğrattı. Hiç kimseyi esirgemedi. İsrail'in Tanrısı Rab'bin buyruğu uyarınca kimseyi sağ bırakmadı, hepsini öldürdü.” (Tevrat: Yeşu, 10/40-41)

“Kadeş-Barnea'dan Gazze'ye kadar, Givon'a kadar uzanan bütün Goşen bölgesini egemenliği altına aldı.” (Tevrat: Yeşu, 10/40-41)

Kuran-ı Kerim’in karınca ayetleri yanına konulunca; Tevrat ve İncil’de merhamet, şefkat ve adaletten uzak, katliam yapan peygamber anlatısı, tahrif edildiklerinin belgesi haine gelmektedir.

Bugün Filistin’i işgal eden Yahudilerin gösterdiği vahşetin bilinç altında da sözkonusu Tevrat’ın katliam anlatısı vardır.

HZ.SÜLEYMAN’DAN MESAJ VAR

Hz.Süleyman’ın karınca ile konuşmasının bugünün insanına verdiği mesaj tarih hak batıl savaşıyla şekillenmektedir. Emniyet ve adalete hizmet eden büyük İslam devletinin olmaması dünyayı cehenneme çevirmektedir. Koca koca şehirler ve ülkeler, havadan bombalanarak yok edilebilmektedir..

Gücü yeten yetene yaşandığı bir dünyada hakkı temsil eden İslam devleti çok güçlü olmalıdır. Hz.Süleyman (a.s.) Kuran-ı Kerim’de güçlü devlet başkanı sembolüdür.

O gün Kudüs, bugün son İslam devletinin başkenti İstanbul, tek barış ve huzur kaynağıdır.

yazının devamı..

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.