Molla Camii'den kadın erkek nükteleri?

Molla Camii'den kadın erkek nükteleri?
Şark-İslam Klasik Edebiyatının bu güçlü ismini böylesine 1 Nisan günü nükteleriyle hatırlatmak istedik.Molla Camii?yi bilir misiniz?15.yy?da yaşayan...



Şark-İslam Klasik Edebiyatının bu güçlü ismini böylesine 1 Nisan günü nükteleriyle hatırlatmak istedik.

Molla Camii?yi bilir misiniz?

15.yy?da yaşayan büyük bir bilgin ve mutasavvıf olmasının yanı sıra ?Baharistan? isimli ölümsüz eserin de müellifidir. Horasan?ın Cam kasabasında 1414 yılında doğmuş, İsfahan, Semerkant gibi şehirlerde eğitimini tamamladıktan sonra Sultan Hüseyin Baykara döneminin şaşaalı günlerini onun yakınında yaşamış,  parlak ve keskin zekasıyla  bir anda şöhreti parlamış ve sınırları bütün İslam coğrafyasına yayılmıştır.

Özellikle ?Baharistan? isimli eseri İslam coğrafyasında çok sevilmiş ve bir çok dile çevrilmiştir.

Biz bugün özellikle nisan?ın ilk günü münasebetiyle  dudaklarınızda tatlı bir tebessüm bırakmak için ?Baharistan? adlı bu nadide eserden mizah yönü kuvvetli olan kısa hikayeleri sizler için derledik.

İşte Molla Camii?den inciler:

?İri burunlu bir adam bir kadına talip oldu. Kendi meziyetlerini anlatırken ben hafifmeşreplikten ve maymun iştahlılıktan uzak bir adamım. Çirkinliklerin yüklerine katlanmak hususunda da sabırlıyım, dedi.

Kadın cevap verdi:

?Eğer böyle olmayaydı, bu burnu kırk yıl taşımaya tahammül edemezdin. Senin kocaman burnun herkes için bir yüktür. Daha ne kadar, yüzünü her tarafa çevireceksin? Senin her an secdeye varmaklığın  ibadet için değildir! Belki burnunun ağır yükünü yere indirmek içindir!

(Kibir ve enaniyeti bu kadar güzel kim anlatabilir?)

?

Adamın biri, çirkin yüzlü birine rastladı. Günahlarına tövbe ediyor, cehennem ateşinden kurtulmak için Allah?a yalvarıyordu. Adam çirkine dedi ki:

? Dostum, böyle bir suratı niçin cehennemden kıskanıyor, ateşten esirgiyorsun?

Adam ise şu cevabı verir:

? Dostum, sen kendi yüzünü görmediğin için başkalarına çirkin, kendine güzel gelirsin. Amma seni de bu çehreyle ateşe atsalar sana değil, ateşe yazık olur, cevabını verdi.

( İzafi olan görüntünün güzel bir yansıması değil mi ne dersiniz?)

?

Yine bir adam der ki bir dostumla yol üstünde durmuş konuşuyordum. Bir kadın geldi, karşımda dikildi yüzüme uzun uzun baktı. Kadının bakışı haddinden fazla uzadı.

Arkadaşıma, git şu kadına sor,ne istiyor dedim.

Arkadaşım geri geldi ve bana  bu kadın söylüyor ki, dedi:

? Gözüm büyük bir günah işlemişti, ona bir ceza vermek istiyordum. Bu çirkin adamın yüzüne bakmaktan daha büyük ceza bulamadım da onun için böyle uzun uzun baktım!?

?

Behlül-i Dânâ?ya Basra?nın delilerini say, dediler. Behlül cevap verdi.

?Bu sayıya sığmaz,isterseniz akıllıları sayayım, çünkü birkaç taneden fazla değildir!?

?

Ben burada çok kaldığım için değersiz oldum. Değerli insanlar çok kaldıkları yerde daima düşkünlüğe uğrarlar. Nasıl ki, su havuzda fazla beklerse durgunluktan kokar!

?

Binlerce bilgini sevdasıyla divane eden ve her an mahallesine taşınan aşıkları kavgaya salan bir dilberin artık güzellik çağı sona ermiş, çirkinlik demleri başlamıştı.

Aşıklar sevgi döşeğini toplamış, onunla düşüp kalkmaktan vazgeçmiş, muhabbet derneğinden ayak göçürmüştü.

Onlardan birine sordum:

? Bu, geçen yıl ki sevgili değil miydi? Aynı kaş, ve göz yerinde, aynı ağız ve dudak yine olduğu gibi duruyor, boy eskisinden daha uzun, vücut eskisinden daha gürbüzdür. Bu ne edepsizlik ve utanmazlıktır ki, sevgi eteğini ondan topladın,derneğinden ayak çektin?

Bana şu cevabı verdi:

? Sen ne söylüyorsun? Benim gönlümü alan, aklımı çalan güzel bir vücut, yumuşak bir ten, parlak bir deri ve tatlı bir ses kalıbına girmiş bir ruhtu. Şimdi o ruh o kalıptan ayrıldı. Ölü bir kalıpla artık ne aşk oyunu oynayabilirim? Solgun bir gül üstünde hangi nağmeye başlayabilirim?

(Gül bağdan gitti, çerçöpü neyleyeyim. Şah şehirden göçtü, bekçiyi neyleyeyim? Güzel bir kafes, güzellik ve sevimlilik bir tûti gibidir. Tûti uçtuktan sonra kafesi neyleyim!!!)

Evet Molla Camii her hikayesinde aslında anlatmak istediğini dolaylı anlatsa da verdiği örnekli hikayeler bugün hala üzerinde tartıştığımız mevzular. Son hikayesinde verdiği aşk hikayesi üzerinde ansiklopediler yazılacak kadar geniş bir meseledir.

Günümüzde gerçek aşk neden yok diyenlere verilebilecek en güzel cevabı vermiştir Camii. Zira günümüz insanı ruh?a değil kafese aşık olduğundan ve kafesin içinde ruhu olan bir tûti olmadığından  ölü bir kalıpla bir süre oyalanmakta ve sonuç hikayedeki akıbet olmaktadır ne yazık ki!

***

Molla Camii, ?Baharistan? adlı eserinde bu hikayelere benzer yüzlerce hikaye ile anlatmak istediği mevzuları küçük manzumeler şeklinde anlatmakta okuyucuyu sıkmadan esere çekip derin bir yolculuğa çıkarmaktadır.

Gerek nüktelerinde, gerekse mazmun hikayelerinde ciddi bir sanat kaygısı da taşıyan Şark-İslam Klasik Edebiyatının bu güçlü ismini böylesine 1 Nisan günü nükteleriyle hatırlatmak istedik.

Gününüz şen, yarınınız gülşen olsun Efendim.

Muhabbetle!

Meryem Aybike Sinan/ Haber7

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.