Miraç Kandili dualarla idrak edilmeli?
Miraç Kandili dualarla idrak edildi. Diyanet İşleri Başkanlığı, Miraç Kandili dolayısıyla Ahmet Hamdi Akseki Camiinde ?Kandil Özel Programı? düzenledi. Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünün düzenlediği programa Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez?de katıldı.
Miracın beşerilikten insanlığa yükseliş olduğunu kaydeden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ?İç huzurumuzun, muhabbet ve kardeşliğimizin biraz zedelendiği; öfke, kibir ve gururla köpüren nefislerimizin duygularımıza, vicdanlarımıza hükmettiği; akl-ı selimin, sağduyunun sesini yeteri kadar duyuramadığı; bilerek ya da bilmeyerek birbirimizi incittiğimiz; öfkelerimizin sokaklara, meydanlara taştığı şu hüzünlü günlerde biz hazık hekim gibi, bir şifa reçetesi olarak imdadımıza yetişen, ruhumuzu serinleten mübarek Miraç Kandilimizi başımıza tac ediyor, ilahi müjdelerle, bağıi ve lütuflarla, ikram ve ihsanlarla gelen bu güzel kandili sevgiyle, hasretle ve özlemle selamlıyoruz? dedi.
Tarih boyunca farklılıkları zenginlik olarak kabul etmiş bir medeniyetin mensupları olduğumuzu kaydeden Başkan Görmez, ?Birbirimize her zamankinden daha çok hoşgörü göstermeliyiz. Birbirimizle daha çok konuşmalıyız. Birbirimizi daha çok dinlemeliyiz. Birbirimizi daha çok anlamaya çalışmalıyız.? diye konuştu.
Başkan Görmez şöyle konuştu;
?Miraç beşerîlikten insanlığa yükseliştir??
İsra ve Miraç, Sevgili Peygamberimizin insanlığı İslam?a davet sürecinin en zor yıllarında bir gece Mescid-i Haram?dan Mescid-i Aksa?ya, oradan da zaman ve mekânın sahibi yüce Mevla?nın sonsuz ayet ve kudretini müşahede etmek için semaya yaptığı, içinde pek çok ilahi hikmet ve bereketi barındıran manevi bir yolculuktur. Miraç, Mekke döneminin zor ve sıkıntılı günlerinde, Mekkelilerin muhasarası devam ederken, en büyük hamisi Hz. Hatice?yi, en büyük himayecisi amcası Ebu Talib?i kaybettiği ?hüzün yılı?nda, Taiflilerin sırt çevirdiği bir senede, Cenab-ı Hakk?ın, risalet görevini yürütürken Habibi Kibriya?sına manevi bir yükseliş tecrübesi yaşatması, yardım ve teyid etmesidir. Miraç her şeyden önce yücelme ve yükselme yollarının yegâne sahibinin Yüce Allah olduğunun bilincine varabilmektir. Miraç bir arınma ve bir yükseliştir. Miraç, fiziğin metafiziğe, bedenin ruha, ruhun sahibine, kulun Allah?a yükselişidir. Miraç beşerilikten insanlığa yükseliştir. Kullar bu yükselişi tıpkı Resul- Ekrem gibi ancak Allah?ın razı olacağı bir hayatı yaşayarak gerçekleştirirler. Miraç sadık ve samimi bir iman, ibadet ve taat, ihlas ve takva, güzel ahlak ve hayır, hak ve hakikat, doğruluk ve dürüstlük, adalet ve sevgi, merhamet ve şefkat, dostluk ve kardeşlik, fedakârlık ve cömertlik gibi fazilet ve erdemlerle yükselmektir.
?Miraç göklere olduğu kadar, insanın kendi semasına yani kalbine ve iç dünyasına doğru da yapması gereken bir yolculuktur??
Miraç göklere olduğu kadar, insanın kendi semasına yani kalbine ve iç dünyasına doğru da yapması gereken bir yolculuktur. Yeryüzünün iki manevi merkezinde, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa?da ve Resul-i Ekrem?le gerçekleşen bu mübarek yolculuk bugün bizim için manevi merkez olan gönül dünyamızda da gerçekleşmelidir. Bizim burağımız imanımızdır. Bizim refrefimiz ibadetlerimizdir.
?Miraç müjdesi ayetler, bize sorumluluğumuzun ufuklarını gösteriyor??
Peygamber Efendimiz miraçtan üç büyük hediye ile döndü. Bu hediyeler namaz ve bakara suresinin son iki ayetidir. Miraç hediyesi ayetlerde Rabbimiz bizlere iman esaslarını, İslam?ın evrenselliğini anlatmakta, bize nasıl dua edeceğimizi öğretmekte, yüksek sorumluluklarımızı ve zaaflarımızı birlikte hatırlatmaktadır. Buna göre hiç kimse gücünün yetmeyeceği yükten sorumlu değildir. Mümine bireysel sorumluluğun sınırları gösteriliyor. Ancak gücümüzün yettiğinden de sorumluyuz. Kendimizi düzeltmekten, helal kazançtan, çocuklarımıza helal yedirmekten, komşularımıza, çevrelerimize karşı sorumluyuz. Milletimize, devletimize, vatanımıza, tarihimize, kültürümüze karşı sorumluyuz. Kullandığımız her şeyden, istifade ettiğimiz her nimetten sorumluyuz.
Miraç müjdesi ayetler bize sorumluluğumuzun ufuklarını gösteriyor. Sonra resuller arasında bir fark olmadığını, bir fark gözetilmediğini, tevhit elçilerinin ortak misyonunu, evrensel ve ideal bir hedef olarak önümüze koyuyor. Toplumsal barışın tarihsel kökeni bu ayetle adeta abideleşiyor.
?Bugün Mirac-ı Nebi?ye hürmeten kırılan kalpleri onaralım, yıkılan köprüleri yeniden kuralım, unuttuklarımızı bir daha hatırlayalım, kaybettiklerimizin peşine düşelim??
Bugün Mirac-ı Nebi?nin sırrına vakıf olmanın yollarından biri de ibadet ve taatimizi bu gecenin hürmetine gerçekleştirirken salih, sadık ve halis birer mümin olmanın yollarına vasıl olmaktır. Başkaları için ne ifade ettiğimiz, kimi neden incittiğimiz, kimlerin duasına muhtaç olduğumuz, hangi kötülüklerden Allah?a sığınmamız gerektiği konusunda alnımızı secdelerden kaldırmadan kendimizi sorgulayalım. Bugün Mirac-ı Nebi?ye hürmeten kırılan kalpleri onaralım, yıkılan köprüleri yeniden kuralım, unuttuklarımızı bir daha hatırlayalım, kaybettiklerimizin peşine düşelim. Ve hep birlikte ismini İsra ve Miraç hadisesinden alan Kur?an?ın İsra suresindeki mesajlara kulak verelim.
?İnsanlığı kurtuluşa eriştirecek olan değerler Miraç değerleridir??
İnsanlığı kurtuluşa eriştirecek olan değerler Miraç değerleridir. Miraç değerleri, Allah Rasulünün Miraçtan getirdiği değerlerdir. Bunlar, hem bireyi hem de toplumu huzura kavuşturacak temel ölçülerdir. Allah?ın varlığı ve birliği, yalnızca ona ibadet edilmesi, onun dışında kimseye kulluk yapılmaması, ana babaya iyi davranılması, onlara ?öf? bile denmemesi, akrabaya, yolda kalana ve yoksula yardım edilmesi, harcamalarda dengeli davranılması, saçıp savrulmaması, israftan kaçınılması, cimrilikten uzak durulması, yoksulluk korkusuyla çocukların öldürülmemesi, zinaya yaklaşılmaması, haklı bir sebep olmadıkça, Allah?ın öldürülmesini haram kıldığı cana kıyılmaması, yetimlerin mallarının korunup gözetilmesi ve geliştirilmesi, ölçüde ve tartıda hile yapılmaması, haksız kazançtan şiddetle sakınılması, hakkında bilgi sahibi olunmayan herhangi bir konuda hüküm verilmemesi, bilgisizce değerlendirmelerden uzak durulması, kibirlenme ve böbürlenme gibi ahlak dışı davranışlardan uzak kalınması gibi birçok evrensel ilke bu gecede verilmiştir. Onun için bu gecede esas yapılması gereken Müslümanın bu ilkeler karşısındaki konumunu gözden geçirmesidir.
Bu ulvi kandilin ebediyen gök kubbemizi ve gönül dünyamızı aydınlatmasını, bu mübarek gecenin yüreklerimize ebedi bir diriliş ve sonsuz bir muştu getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Miraç Kandilinin bütün yaratılmışlara, yediden yetmişe bütün milletimize, İslam ümmetine ve tüm insanlığa hayır, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum. Miracımız; milletçe, âlem-i İslam olarak yükselmemize ve yücelmemize vesile olsun.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz?ın dua ettiği, Kur?an tilavetleri, mevlitler ve dualarla idrak edilen geceye halk yoğun ilgi gösterdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.