Minik öğrenciler için ders zili çaldı!
Yeni eğitim öğretim döneminde ilköğretim 1. sınıf ile ana sınıflarına yeni kayıt yaptıran öğrenciler bugün ders başı yaptı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın minik öğrencilerin okula alışmalarını kolaylaştırmak amacıyla daha önce uygulamaya koyduğu 'uyum programı' 12-16 Eylül 2011 tarihleri arasında yapılacak. Annelerinin elinden tutarak okul yolunu tutan minik öğrencilerin heyecanlı oldukları gözlendi.
2011-2012 Eğitim-öğretim yılı okullara yeni kayıt yaptıran 1. sınıf öğrencileri ile anasınıfı öğrencileri için bir hafta erken başladı. Minik öğrencilerin okula iyi bir başlangıç yapabilmeleri için okul kaygısının giderilmesi, sosyal ve sportif etkinliklerle öğrenme ortamını tanıması ve sevebilmesi, okul kurallarını öğretmen rehberliğinde öğrenebilmesi amacıyla minik öğrenciler anneleri veya babaları ile okula gidecek.
Eğitim sürecinin ilk gününde heyecanlı oldukları gözlenen minik öğrenciler, öğretmenleri ile tanışıp okullarını tanıyacak.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI DİNÇER: ÇOCUKLARIN BAŞLANGIÇTA TEDİRGİNLİK DUYMALARI ÇOK NORMAL
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ''Çocukların başlangıçta tedirginlik duymaları çok normal. Okulu öyle tanzim etmeliyiz ki; oraya ders görmeye değil, oynamaya, oynarken öğrenmeye, kendisine ait bir mekana gidiyormuş hissini yaratmak bize ait bir görev'' dedi.
İlköğretim birinci sınıf ve anaokulu öğrencilerinin okula alışmalarını kolaylaştırmak için düzenlenen ''Uyum Programı'' başladı.
Bakan Dinçer, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, MEB Okulöncesi Eğitimi Genel Müdürü Funda Kocabıyık ve Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, Eryaman Başak Anaokulu'nda düzenlenen 2011-2012 intibak (uyum) dönemi açılış programına katıldı.
Ankara Valisi Yüksel, açılış programında, bugün Türkiye'de yaklaşık 2,5 milyon çocuğun ilköğretime başladığını ve okulöncesi eğitim ile tanıştığını söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin özellikle okulöncesi eğitim programlarına çok geç müdahil olduğunu belirten Yüksel, ''Bu programların topluma intibakının çok geç yapıldığını kabul etmek gerekmektedir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin kaybettiği bu zamanı en iyi şekilde kullanacağız, zamanı iyi değerlendireceğiz ve de açığı mutlaka kapatacağız'' dedi.
Yüksel, 0-6 yaş grubu içerisinde zihinsel, fiziksel ve duygusal gelişimin sağlandığı bu dönemi okul dışında tutmanın handikaplarının görüldüğünü belirterek, Türk çocuklarının zihinsel, fiziksel ve duygusal gelişiminin sağlanması, onların eşit ve ortak bir biçimde eğitimden istifade etmelerinin imkanının hazırlanmasının Türkiye Cumhuriyeti devletinin asli görevi olduğunu ifade etti.
Bu konudaki sorumlulukları bildiklerini dile getiren Yüksel, Ankara'da okulöncesi eğitimi bu öğretim yılında hep önde tutacaklarını, çok dikkatli olacaklarını kaydetti.
MEB Okulöncesi Eğitim Genel Müdürü Kocabıyık da öğretmenlere seslenerek, ''Öğrencilere yaklaşımınızın, onlara verdiğiniz eğitimin, onların hayatlarını değiştirmekle kalmayacağını, ülkemizi de değiştireceğini sizlere bir kez daha hatırlatmak isterim. Karşınızda duran ve olağanüstü malzemeden oluşan bu hamuru sevgi ve şefkatle ele alıp, onları kendine yeten, güveni tam, girişken, sorumluluk alan, araştıran bireylere dönüştürmenizi bekliyorum'' dedi.
Kocabıyık, ''Velilerimiz, her türlü hazırlığımızı yaptık, bugün kapılarımızı sizlere sonuna kadar açtık. Burada bize güven duymanızı, öğretmenlerimizin rehberliğini dikkate almanızı, çocuklarımızın okullara alışma sürecinde onları desteklemenizi rica ediyorum'' diye konuştu.
Öğrencilerin okulda yeni arkadaşlıklar kuracağını belirten Kocabıyık, yeni şeyler keşfedeceklerini ve öğreneceklerini söyledi.
-''İLKÖĞRETİME 73 BİN 250 ÖĞRENCİ KAYIT OLDU''-
Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Aydoğan, Ankara'da yaklaşık 900 bin öğrencinin ve 50 bin civarında öğretmen olduğunu söyledi.
Bunlardan 73 bin 500 öğrencinin geçen sene ilköğretimden mezun olduğunu ifade eden Aydoğan, 73 bin 250 öğrencinin de yeni kayıt olduğu bilgisini verdi.
Aydoğan, bugün itibarıyla 80 bin civarındaki okulöncesi eğitim öğrencisinin uyum programına katılacağını belirtti.
Programda konuşma yapan veli Tuba Sarı da konuşmasına ''Bu törende Türkiye'de ilk defa bir veli olarak bize söz hakkı tanıdığınız için böylesi bir açılışta kendimizi ifade etme fırsatı yakaladığımız için Milli Eğitim Bakanlığına, Valiliğimize ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüze teşekkürlerimi sunuyorum'' diyerek başladı.
Öğrencilerin en güzel şeylere layık olduğunu ifade eden Sarı, okulöncesi eğitimin çok önemli ve gerekli olduğunu vurguladı. Sarı'nın heyecanlandığı için konuşmakta zorluk çektiği görüldü.
-BAKAN DİNÇER, ÖĞRENCİLERE DİŞ MACUNU VE DİŞ FIRÇASI VERDİ-
Konuşmaların ardından sınıfları gezen Bakan Dinçer, minik öğrencilerle sohbet etti. Öğrencilere çikolata, diş macunu ve diş fırçası dağıtan Dinçer, öğretmenine sarılarak ağlayan Yağmur isimli öğrenciye çikolata verdi.
Bir gazetecinin ''yeni eğitim-öğretim yılına ilişkin'' bir sorusu üzerine Dinçer, eğitimin esas çekirdeğini öğretmenlerin oluşturduğunu yineledi.
''Biz de Milli Eğitim Bakanlığı olarak kendimizi öğretmenlerimiz için feda edeceğiz. Onlar için hazırlayacağız'' diyen Dinçer, bu eğitim-öğretim yılında öğretmenlerin geliştirilmesi ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi ile ilgili konulara ağırlık verileceğini kaydetti.
Okul yöneticilerine seslenen Dinçer, okulların sadece derslikten ibaret olmadığını, bir yaşam alanı da olduğunu ifade etti.
Bakan Dinçer, şöyle dedi:
''Velilerimiz okullarına sahip çıksınlar, okul yöneticilerimiz ve velilerimiz da okullarımızın kapılarını velilerimize açsınlar. Hafta sonlarında bahçesini, spor salonunu ve derslikleri mahallenin ihtiyaçları için kullanıma açmak üzere çaba sarf etsinler. Özellikle okullarımızın bahçelerini yeniden tanzim ederek mahallelinin yeri geldiği zaman kullanabildiği alanlara dönüştürsünler istiyorum.''
Dinçer, öğrencilere de ''Çocukların başlangıçta tedirginlik duymaları çok normal. Okulu öyle tanzim etmeliyiz ki, oraya ders görmeye değil, oynamaya, oynarken öğrenmeye, kendisine ait bir mekana gidiyormuş hissini yaratmak bize ait bir görev. Çocuklarımızın o duygu ile gelmelerini temenni ediyorum'' diyerek seslendi.
İSTANBUL'DA MİNİK ÖĞRENCİLER OKULA BAŞLADI
Milli Eğitim Bakanlığının ''uyum programı'' kapsamında İstanbul'da da ana sınıfları ve ilköğretim birinci sınıfları için yeni eğitim ve öğretim yılı başladı.
Bahçelievler'deki Yayla İlköğretim Okulu'nda düzenlenen törende konuşan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, eğitim sürecinde en az öğrenciler kadar velilere de çok işin düştüğünü ifade ederek, yeni dönemin herkese hayırlı olmasını temenni etti.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak 3-4 yıldır ''Veli Bilgilendirme Toplantıları'' yaptıklarını hatırlatan Yıldız, ''Minik öğrencileri temiz yürekleri ve sayfaları ile birlikte bizlere teslim ettiniz. Biz bunun sorumluluğunu ve onurunu taşıyoruz. İnşallah öğrencilerimizi en iyi şekilde hep birlikte eğiteceğiz'' dedi.
''Veli Bilgilendirme Toplantıları'' sayesinde velilerin beklentileri ve taleplerinin eğitim ortamına nasıl yansıtılabileceği konusunda değerlendirmeler yapma fırsatı bulabildiklerini belirten Yıldız, 2011-2012 eğitim ve öğretim yılının 19 Eylül'de başlayacağını hatırlatarak, ''İstanbul'un eğitim ve öğretim noktasında en iyi olması noktasında projelerimiz, çabalarımız ve gayretlerimiz var. Bu süreçte velilerden sürekli bizi denetlemelerini, talepte ve eleştiride bulunmalarını arzu ediyoruz'' şeklinde konuştu.
Bu ülkenin gelecekte de iddia sahibi olabilmesi için çocukları en iyi şekilde yetiştirmenin kendilerinin temel görevi olduğunu ifade eden Yıldız, çocukların gelecekte belkide iyi bir yerlere gelecek diye kıymetli olmadığını, onları çocuk olduğu için sevmek ve ilgi göstermek gerektiğini, velilerin çocuklarla ilgili en ufak problemi bile idarecilerle paylaşmaları gerektiğini vurguladı.
Yıldız, Yayla İlköğretim Okulu'nda olduğu gibi İstanbul'un 39 ilçesinin tamamında yeniden yıkılıp yapılan okulların olduğunu hatırlatarak, yaz tatili boyunca dinlenmeden bu eğitim ve öğretim yılının en sorunsuz ve hasarsız şekilde geçmesi için çalışmaları tamamladıklarını bildirdi.
İstanbul Vali Yardımcısı Harun Kaya da bilgi birikimi üst düzeyde olan ve kendi geleceğini kendi elde edebilen genç nesiller yetiştirmenin kaliteli ve başarılı bir eğitim sistemi ile mümkün olacağını dile getirerek, özellikle de son yıllarda eğitim ve öğretim çalışmalarının daha kaliteli yürütebilmesi amacıyla Milli Eğitim Bakanlığından okullara kadar çeşitli çalışmaların yürütüldüğünü ifade etti.
Kaya, eğitim ve öğretim alanında fiziksel çalışmaların da önemli olduğunu bildirerek, İstanbul'un çeşitli ilçelerinde yapılan güçlendirmeler ve yeniden yapımlarla sınıf ortalamalarını ideal sayılara çekme mücadelesi verildiğini anlattı.
Konuşmaların ardından öğrenciler, halk oyunları gösterisi sundu. Daha sonra Yıldız, Kaya ve beraberindekiler, öğrencilerle birlikte sınıfa geçerek onların heyecanını paylaştı.
Burada minik öğrencilerin tuttuğu mikrofonlar eşliğinde gazetecilerle konuşan Yıldız, çocuklara ilk ders olarak sevgiden bahsetti.
Yıldız, çocukların anne ve baba sıcaklığından başka bir ortama geldiklerini söyleyerek, ''Benimle birlikte görev yapan bütün arkadaşlarımıza bu sevgiyle büyüyen yavrularımızı incitmeden, örselemeden eğitim ve öğretim süreçlerimizi yönetmemiz gerekiyor'' dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.