Mete Gündoğan: Hükümet Sistemi Gibi Ekonomi Sistemi de Değişmeli

Mete Gündoğan: Hükümet Sistemi Gibi Ekonomi Sistemi de Değişmeli
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kredi borçlarını yapılandıracağız…” açıklamasının değerlendirilmesi..

Mete Gündoğan: Hükümet Sistemi Gibi Ekonomi Sistemi de Değişmeli

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kredi borçlarını yapılandıracağız…” açıklamasının değerlendirilmesi..


Borçlarını yapılandırmak için başvuran kimsenin ödeme kabiliyeti olsa zaten onu yapacak. Borçların yapılandırılması bir lütuf değil. Tam aksine kişiyi daha da borçlandıracak bir adımdır.

Ekonomik sistemimizi sorgulamalıyız !

Türkiye’nin ekonomik mekanizması borca dayalı para sistemi olarak çalışıyor. Yani para piyasaya borç olarak girip borç olarak dağıtılıyor. Bu sistemde çalışan da dahil herkes borçlu olmak zorundadır. Borca dayalı para sistemi dünyada da genel geçer bir özelliğe sahip. Hemen hemen bütün ülkeler, bütün şirketler borçlu. Deyim yerindeyse borç yönetimi üzerine işleyen bir sistem. Ülke olarak bizim üzerimize düşen bu mekanizmayı terketmek. Atılması gereken ilk adım mekanizmanın işleyişini iyi analiz edip tabana çok fazla hissettirmeden değişime gitmektir. Aksi takdirde borçlanmayı yönetebilmek için farklı planlar yapılıyor ki son örneğini de bugün yaşıyoruz. Borçların yeniden yapılandırılması borç yönetimi ile başa çıkabilmek için atılan bir adımdan ibaret.

Borçları yapılandırmak çözüm olamaz !

Borçlarını yapılandırmak için başvuran kimsenin ödeme kabiliyeti olsa zaten onu yapacak. Borçların yapılandırılması bir lütuf değil. Tam aksine kişiyi daha da borçlandıracak bir adım. Borca dayalı para sistemi o kişiyi içinde bulunduğu borçtan alıp bir başka borçla yükümlendirecek. Vatandaş zaten borçlarını kendi yöntemi ile yapılandırıyor. Elinde bir kredi kartı var. Limiti dolup ödeme noktasında tıkanınca bir başka karta başvuruyor. Yeni aldığı kartın limiti ile eskisinin borcunu kapatıyor. Derken ikisinin birden ödemesi tıkanıyor. Bu sefer de üçüncü kartı alıyor yani gün geçtikçe batağa gidiyor. Bankalar yeni yeni kredi kartlarına limit koyup alınmasını zorlaştırdılar. Bugüne kadar sokaklarda dağıtılıyordu. Vatandaşın bir karttan diğer karta ödeme yöntemi ile yaptığı yapılandırmayı bugün Devlet siz bırakın ben yapacağım diyor ve onları kredi borçları varken diğer bir bankanın imkanı ile rahatlatacağını söylüyor” ifadelerini kullandı.

Borca dayalı para sistemi terk edilmeli !

Devlet mutlaka borca dayalı para sisteminden kurtulmalı. Adımlar kademe kademe atılmalı. Altın, gümüş ve kayıp paranın (Kripto,Kağıt ya da Elektronik Para) matematiksel bir formülle kullanıldığı sisteme geçilmesi gerekli. Bu geçişte devletin bir ‘Borç Bakanlığı’ ya da ‘Borç Başkanlığı’ kurması lazım. Devlet, şirket ve kişilerin borçları, kurulacak bu başkanlıkta titizlikle ele alınmalı. Mesela faizi kaldırdım dediğiniz anda Türkiye’de yıllık olarak dönen 250 milyar lira faiz için aynı değerde nakit parayı üretmeniz gerekir. Zaten parayı basan sizsiniz. Parayı yeni kurguya göre sisteme yeniden sokacaksınız. Bu gibi durumlarda da can simidi olarak akla gelen ilk çare sisteme sokulan paranın, devletin işçisine, memuruna bol miktarda dağıtılmasıdır. Tabii ki bunu yaparken vatandaşa karşı şeffaf olmalısınız. Merkez Bankası formulünü vatandaşa açıklayacak. Herkes neyin ne olduğunu bilecek. Aşırı borçluluk köleliği getirir. Borçluluk hareket kapasitenizi daraltır. Bu borçlu olma durumunu, yeni bir parasal mimari ile şeffaf bir düzenleme yaparak çözebiliriz.

Kaynak: Yeni Akit

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.