Masumiyeti savunmak...

Masumiyeti savunmak...
Benim için 2011 Ramazanı son derece kederli geçti. Kanal 7 ailesinin büyükleri Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik ve İsmail Karahan ile birlikte dostumuz Zahit...


Benim için 2011 Ramazanı son derece kederli geçti. Kanal 7 ailesinin büyükleri Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik ve İsmail Karahan ile birlikte dostumuz Zahit Akman, haksız yere tutukluydular.

Onları, Ramazanın iftar, sahur, oruç, namazlar ve Kadir Gecesi gibi mübarek vakitlerinde, dualarımızda hatırlamamız kederimizi daha da artırdı. Mağduriyetlerinin ağır gölgesi, bayram günlerimize de düştü..

Oysa biliniyor ki Deniz Feneri e.V Davası uluslararası bir oyun.

Deniz Feneri e.V Davası, Alman derin devletinin CHP üzerinden organize ettiği AK Parti iktidarına yönelik siyasi operasyondur. Bu davayla AK Parti arasında rabıta kurup hem hukuki, hem siyasi sonuç umdular. Olmadı.

Şu anki haliyle Deniz Feneri davası, Alman derin devletinin de, CHP?nin de arzu ettiği bir sonuç değildir. Çünkü AK Parti?yi sepete dolduramadılar.

Ancak Deniz Feneri e.V Davası, laikçiler / ulusalcılar tarafından Ergenekon?un karşısına çıkarıldı.

Kamuoyu baskısı yüzünden tutuklamalar çıktı. Bu karar da mahallenin ağabeyleri üzerinden uygulandı.



MİLLETİMİZİN KALBİNİ SÖKEMEYECEKLER




Deniz Feneri e.V Davası?nın hedeflerinden biri de, milletimizin Türkiye?den taşıp bütün bir yeryüzüne yayılan iyilik seferberliğini durdurmaktı. Başaramadılar.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Somali?de hizmetleri yerinde inceleyip ?Deniz Feneri başta olmak üzere sivil toplum kuruluşlarımızla iftihar ediyorum? derken elbette haklıydı. Deniz Feneri e.V Davası?yla milletimizin kalbini sökmek istediler. Olmadı.

Başbakan, Recep Tayyip Erdoğan değil de, Süleyman Demirel olsaydı, Birleşmiş Milletler?in Mavi Marmara Raporu? karşısında milletimizin hissiyatına tercüman olmak yerine ?Koskoca BM?yi karşımıza mı alacağız?? deyip susmasına hiç şaşırır mıydık? Oysa İsrail?in Gazze ablukasına, Akdeniz?in uluslararası sularında korsanlık yapmasına ve dokuz kişiyi şehit etmesine milletimiz itiraz ediyor.

Milletimizin bütün bir yeryüzünü kuşatan büyük yüreği, dünya mazlumlarına sahip çıkıyor. Emniyetli, adaletli ve refahın paylaşıldığı bir dünya istiyoruz.

Deniz Feneri e.V Davası?yla Türkiye?nin kalbini sökemeyecekler..



MASUMİYETİ SAVUNMAK




Kanal 7 yöneticileri Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zahit Akman, Ramazanı ve bayramı tutuklu geçirdiler.. Suçları, Kanal 7?nin Türkiye?nin vicdanı olmasıydı; yayınlarıyla, milletimizin gören gözü, işiten kulağı ve konuşan dili olmasıydı.


Onlar bu milletin evlatlarıdır.. Bu yüzden milletin davasına sahip çıktılar. Milletimizin dertleriyle dertlendiler. Fakirlerin, garibanların, ezilenlerin, mazlumların yanında oldular. Dünya güçlerini, dışarıdaki ve içerideki karanlık odakları karşılarına aldılar..

Kanal 7, sürekli milletimizin yanında oldu. 28 Şubat?ta ve 27 Nisan?da milletin yanında demokrasiyi savundu.. 17 Ağustos Marmara Depremi?nde Deniz Feneri programıyla başlattığı yüzyılın iyilik hareketi, bugün ülkemizin küresel ölçekte merhamet hamlesine dönüştü.

Türkiye, Deniz Feneri e.V Davası?nın gerçeğini biliyor. Milli vicdanda, Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zahit Akman mazlumdur ve masumdur. Onlar Ramazanda ve bayramda tutukluydular ama milletimizin gönlündeki tahta da kurulmuşlardı. Hizmetleri ortadaydı çünkü..

Medyamızın tek sesli olduğu dönemleri hatırlayalım bir. Dünya güçlerinin propaganda aracı gibi çalışıyordu medya kuruluşları, beyin yıkama ve zihinleri yönlendirme yarışındaydılar.. Bu ortamda yayın hayatına başlayan Kanal 7, milletimizin ideallerine ve değerlerine sahip çıktı. Milli kültürümüzün sesi oldu. Demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü savunan, sorumlu yayıncılığın güzel örneğini veren, öncü bir medya kuruluşumuz oldu.

Taklidi başarılamayan Deniz Feneri programı kurumsallaşarak hamiyet duygularını uyandırdı ve Türkiye?yi il il, ilçe ilçe harekete geçirerek iyilik çığırını açtı. Almanya ve ülkemizdeki işbirlikçileri, Deniz Feneri e.V Davası?yla söz konusu hamiyet duygularını köreltmeyi ve yürütülen hizmetleri aksatmayı, mümkünse durdurmayı amaçladılar.. Türkiye bu oyunu bozdu, ne hamiyet duyguları köreldi, ne de hizmetler durdu.. Onlarca sivil toplum kuruluşu bu iyilik seferberliğine katılmış durumda..

Yargımız, gerçekleri ortaya çıkaracak.. Zekeriya Karaman, Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zahit Akman masumiyetlerini savunurken yalnız değiller.

Yargı önüne çıktıkları gün, milletimiz de dualarıyla bu kardeşlerinin yanında olacak..



Mustafa Yürekli - Haber 7

yurekli@kanal7.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.