Mahmut Korkmaz: Abdullatif Şener'in Çöküşü!

Şener 69 yaşına inmiş çıkışları ile çelişkiler yumağını ördü.

Ankara Siyasal Mezunu o zamanların hızlı İslamcısı.

Refah ve fazilet Partileri'nde vekillik yaptı.

RP'de maliye bakanlığı yaptı.

AK Partide kurucular arsında yer aldı.

Teşkilat başkanı, Genel başkan yardımcısı, başbakan yardımcısı oldu.

Ne olduysa 2007 yılında Ak Partiye irticai örgütlenmenin merkezi olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatma davası açılması ile oldu.

Şener "her Mülkiyeli biraz komünisttir" demeye başladı.

"Ben viski şişelerini, çok severim, onları okşarım" demeye başladı.

O günlerde ben televizyon programcılığı yapıyordum.

"Şişeyi sevme kafana dik iç, aklında kalacağına midende kalsın. Millet seni tanısın" demiştim.

Şener'in kulağına birileri "AKP kapatılacak sen ayrıl parti, kur sırta sende" dedi

Şener istifa etti.

En aşağılık iftiralara başladı.

Türkiye Partisini kurdu.

Bir yıl süren kapatma davasında Ak Parti 6/5 oyla ipten döndü.

Şener'in hayalleri suya düştü.

Partisi berhava oldu.

Sivas'tan bağımsız aday oldu havasını aldı.

Sonra CHP'li oldu, Konya'dan milletvekili seçildi.

Siyasi selamlığını Halk TV ekranlarını süsleyerek devam ettirdi.

Düşüş esfeli Safiline kadar devam etti.

Son seçimlerde miadı dolduğu için, rolünü Temel çaldığı için listeye giremedi.

Ve yeniden satışa başladı.

Tarih tekerrür etti.

Başkasını satan senide satar düsturu tecelli etti.

Adam gibi durmadı, duramadı.

Zelil bir hayata ihtiraslarına kurban giderek mahkum oldu.

İnsanların yüzüne bakacak hali kalmadı.

Bir Sivas atasözü der ki "Mankurt olup ellerin saraylarında soytarı olmak yerine kendi mahallemde bakkal olmak evladır."

Mesele bu kadar açık ve net.