Mahmut Eraslan: Diyanet işleri başkanlığına..

Başkan Erdoğan yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi

Müftülüğünü yaptığınız bir ilde, bir gencimizi terör örgütlerine kaptırıyorsak, uyuşturucu tacirlerine kaptırıyorsak, bunun vebali hepimizin üzerinedir. Bizim hocalarımız inisiyatif almayınca, meydan FETÖ elebaşı şarlatanına, hurafeci cahillere, televizyonlarda sazlı danslı program yapan soytarılara kalıyor dedi.

Sayın Erdoğan’ın işaret ettiği şahıslar yeni ortaya çıkmış değil tüm Türkiye genelinde örgütlenmiş kurumsallaşmış ve yıllardır çalışan kişiler bunlar…

Soru(n) şu din üzerinden manevi ticari siyasi istismar yapanlar, sahada aktif bir şekilde çalışmaya devam ederken Diyanet İşleri Başkanlığı ve müftülükler ne yapıyor(du)?

Aile içi şiddet artmış, boşanmalar çoğalmış.

Gençlerde cinsel sapma ve batıl inançlara yöneliş hızlanmış.

Kumar, şans oyunları, faiz, zina kurumsallaşmış.

Toplum manevi olarak her geçen gün köreliyor, konuşulması ve çözülmesi gereken yüzlerce sorun var lakin Diyanet İşleri Başkanlığı ve müftülükler bu konuda pasif ve yetersiz kalmıyor mu?

Başkan Erdoğan “Dindar nesil yetiştireceğiz” diyor?

Tüm kalbimle destekliyorum ama nasıl?

İslam, sadece camilerde Cuma hutbeleri ile sınırlı ve kısa bir sürede izah edilecek bir din değil ki!

Camiler, imam hatipler dahil okullarda yeterli din eğitimi verildiğini söyleyebilir miyiz?

Hastaneler, hapishaneler ve huzurevlerindeki insanlarımıza din hizmeti götürebiliyor muyuz?

Ülkeyi yöneten kurumların kaç tanesi dini referans alarak bir icraat yapabiliyor?

Bu toplumu ayakta ve diri tutan en önemli etken dindir, din ayağınıza gelen insanlara değil, ayaklarına kadar gittiğiniz ölçüde toplumda karşılık bulur ve yayılır.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve müftülük personeli ilahi mesajı cami dışında kaç kurum ve kaç insana ulaştırabilmiştir?

Hz. Muhammed kavmine uyarıcı olarak gönderilmiş, o görevinin gereğini yerine getirmiş, dağdaki çobandan devleti yöneten liderlerin ayaklarına kadar gitmiş İslam’ın mesajını kendilerine iletmiştir.

İlgili kurumlar ve personelin eğer dindar nesil diye bir derdi varsa artık harekete geçmeli kendi işine yoğunlaşmalıdır.

Kelime-i şehadet getirmeyi dahi bilemez hale gelen bu topluma anlatılacak çok şey olsa gerek!

Peygamberler tarihi ve tevhit mücadelesi, İslam’da aile ve iş hukuku, eğitim gibi onlarca konu var anlatılması gereken.

Gece gündüz demeden çalışan insanları ölüm ötesi için uyaran Peygamberin varisleri, kıldırdıkları beş vakit namaz ile kendilerini sınırlayamazlar herhalde?

İbadette ilk şart niyet etmektir, Diyanet İşleri Başkanlığı yüzbinleri aşan personeliyle davet ve tebliğ faaliyetleri için kolları sıvamalı sahaya inip çalışmaya başlamalıdır vesselam.

yazının devamı..

Kaynak: