Liderlerin form grafiği...

Liderlerin Form Grafiği araştırmasının eylül sonuçları belli oldu...

Ali Atıf BİR yazdı...

Bahçeli eriyor, Kılıçdaroğlu geriliyor, Erdoğan uçuyor!

Liderlerin Form Grafiği araştırmasının eylül sonuçları geldi.

Dünyaca ünlü araştırma şirketi TNS'nin bu araştırması Türkiye'de olana, bitene, referandum ve seçim sonuçlarına çok güzel ışık tutuyor.

Gördüğünüz üzere referandum ve sonrasında AK Parti lideri Erdoğan formunu 3,6 puan daha artırdı ve 42,3 "onaylanma" puanına çıktı. Türkiye'de artık neredeyse iki kişiden biri Erdoğan'ın liderlik performansını onaylıyor. Bu performans devam ederse 2011 seçimlerinde AK Parti'nin oyları % 47'yi bile aşabilir.

Kılıçdaroğlu ise 0,4 puan geriledi. CHP yalpalamaya, Kılıçdaroğlu da tek başına parti başkanı olmamaya devam ederse yakında CHP seçmeni Kılıçdaroğlu'nun yerine başkan aramaya başlar. Parti içinde de bölünmeler ortaya çıkarsa seçmen doğal olarak partiden kaçar. Baykal'daki 0,6 puanlık yükseliş ise ilginç. "Gelen gideni aratmış" gibi görünüyor. Baykal parti kursa %10 barajını aşar mı? Neden olmasın?

Bahçeli ise MHP'nin referandum sürecindeki duruşu ile kendini ayağından vurdu. Eylülde de 0,5 puan kaybederek 8,3 puana geriledi. MHP çok yakında genel başkanıyla hesaplaşacak gibi görünüyor. MHP'yi bulunduğu yerden kaldıracak bir başkan adayım var ama sonra açıklarım.

Sarıgül ise gündemden düşmesine rağmen 0,9 form artışı sağlamış durumda. Hani biraz daha yüklense %10'lara gelecek gibi. Ancak Sarıgül'ün hâlâ Kılıçdaroğlu'na verilen avans bitmediği için şu anda atağa geçeceğini sanmıyorum. Ama gelecekte mutlaka bir Sarıgül atağı olacaktır.

Son durum böyle. HSYK "kürsü hakimliği" seçimlerine "siyaset" bulaştı diyerek özgür iradesiyle oy veren 11.000 hakimi "töhmet" altında bırakanlar önce TNS'nin araştırmasına baksınlar sonra ithamda bulunmaya devam etsinler. Kapalı oyla açık tasnif seçim sisteminde kim neden korkabilir ki?

Benim HSYK seçimlerinde tek takıldığım nokta propaganda yasağı! Demokrasiye ulaşıyoruz diyerek Anayasa'yı değiştirip daha sonra demode sistemin kanunlarıyla propagandayı yasaklamak hangi demokrasiye sığar?