Liderleri bin pişman eden tarihi imza ..

Liderleri bin pişman eden tarihi imza ..
2000 yılı Nisan ayında parlamentoda temsil edilen 5 siyasi partinin lideri cumhuriyet tarihinde ilk defa bir metne uzlaşı ile imza attılar. Fakat bu imza sadece...

2000 yılı Nisan ayında parlamentoda temsil edilen 5 siyasi partinin lideri cumhuriyet tarihinde ilk defa bir metne uzlaşı ile imza attılar. Fakat bu imza sadece 2 yıl sonra 5 partinin de Meclis dışında kalmalarına neden olmakla kalmadı, ülkeye ağır bir fatura da çıkardı.

Bugün sizlere, siyasi tarihimiz açısından oldukça önemli olan bir olayın 10. yıldönümünde, ?ne umdular ne buldular? konusuna örnek teşkil eden oldukça ibretli bir anekdot aktaracağım.

O kadar ki, Meclis çatısı altında bir masa etrafında objektiflere gülerek poz veren 5 siyasi partinin genel başkanının, attıkları bir imzadan sonra ilk genel seçimin ardından Meclis dışında nasıl kaldıklarının da ibretli bir hikayesidir bu aynı zamanda. Okuyunca, ?böyle pişmanlık herhalde görülmemiştir? diyeceksiniz. Biri değil, beşi birden Meclis dışında kaldılar.

Şuradan başlayalım...

Çankaya seçimleri hep sancılı olmuştur. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel?in görev süresi bitmek üzere iken 2000 yılı Nisan ayında 10. Cumhurbaşkanının seçimi gündeme geldiğinde, Cumhuriyet tarihinde ilk kez, parlamentoda temsil edilen 5 siyasi partinin lideri Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterilecek isimde mutabık kaldılar ve ortak bir basın toplantısıyla bir uzlaşma önergesine imza koydular.

Hatta aday üzerinde öylesine uyum ve uzlaşı sağladılar ki, partilerin milletvekili sayıları birbirinden farklı olduğu halde, her partiden eşit sayıda eklenen 125 imzayla, Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer?i, Türkiye'nin 10. Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterdiler. Bu mutabakata rağmen 9 aday daha çıktı. İlk turda 10 aday oylandı.

27 Nisan?da ilk tur, 1 Mayıs?ta ikinci tur seçimleri yapıldı. Sayın Sezer 5 Mayıs?ta yapılan 3. tur oylamada 330 Milletvekilinin oyu ile cumhurbaşkanı seçildi ve 16 Mayıs 2000?de göreve başladı.

Sayın Sezer?in adaylığı üzerinde ilk uzlaşıldığında en çok sevinen Fazilet Partili milletvekilleri olmuştu. Halbuki Sezer, Refah Partisi hakkında kapatma davası verildiğinde Anayasa Mahkemesi?nin başkanıydı. Bu konudaki görüşleri gayet netti.

Daha sonra Sezer?den kim, neden pişmanlık duydu konusuna geçmeden önce, adaylığı ilk açıklandığında Meclis?te grubu bulunan partilerin milletvekilleri neler demişlerdi, parti parti birkaç örnek aktaralım:

MUHALEFET PARTİLERİ

FP

* Abdullah Gül: Ecevit'e helal olsun. İyi bir seçim. Ben oy veririm.

* Bülent Arınç: Türkiye'nin önünü açacak. Oy veririm.

* Mehmet Bekaroğlu: Sezer, demokrasiye inanmış bir hukuk adamı.

* Cemil Çiçek: Partimizde olumlu görüş var. Ben de destek vereceğim.

* Cevat Ayhan: Böyle demokrat birine tabii ki oy veririm.

* Dengir Mir Mehmet Fırat: Kaliteli biri, mutabakat halinde oy veririm.

DYP

* Turhan Güven: Fevkalade olumlu. Dürüst, demokrat. Oy veririm.

* Saffet Arıkan Bedük: İyi bir isim. Demokrat olduğunu görüyoruz.

* Mehmet Sağlam: Sezer'in bir şans olacağını düşünüyorum.

* Nevzat Ercan: Ahmet Sezer ismi demokrat, dengeli, çoğulcu, tarafsız kişiliğiyle bize sıcak geliyor.

* Ufuk Söylemez: Saygın bir hukukçu.

İKTİDAR ORTAKLARI

DSP

* Şükrü Sina Gürel: Her zaman her göreve layık biridir.

* Hasan Gemici: Gayet iyi bir isim.

* Hasan Gülay: Demokratik açılıma uygun bir aday. Oy vereceğim.

* Sebahat Vardar: Anayasa'yı iyi bilen, tarafsız, uygun bir isim. Oy veririm.

* Yücel Erdener: Dört dörtlük bir aday.

* Yekta Açıkgöz: Çok iyi bir hukukçu ve değerli bir insan. Oy vereceğim.

* Mehmet Özcan: Daha mükemmelini bulmak mümkün değildi

ANAP - MHP

* Mehmet Ali İrtemçelik: Sezer'in kişiliğine dönük bir eleştiri yapılamaz, ama aday olarak isminin açıklanma şekli yadırgatıcı.

* Nesrin Nas: Demokratik kişiliği ve üslubu da dikkate alındığında olumlu.

* Mehmet Keçeciler: 276 yeterli. Seçilir.

Sadece DSP Milletvekili Hakan Tartan bir yandan seçilebilecek en olumlu aday derken, peşinden ekliyor, ?Ama büyük konuşmamak gerekir.?

Ve hayal kırıklığı...

Ahmet Necdet Sezer cumhurbaşkanı seçildiğinde partilere karşı 'tarafsız', 'demokrat' ve 'dengeli' davranacağı tahmin edildi. Ancak 2002'de AK Parti seçimleri kazanınca tavrı değişti, adeta tek başına muhalefete geçti! Sanıldığı (ya da özlendiği ve öngörüldüğü) kadar "demokrat", "dengeli", "tarafsız" bir cumhurbaşkanı olamadı.

Sezer seçildikten sonra basına mesafeli oldu. Hiç mülakat vermedi. Kalabalıktan ve törenlerden hoşlanmadı. Çok zorunlu olmadıkça açılış törenlerine katılmadı. Katıldığı açılış törenlerinde kurdele kesmek için eline makas almadı. Görevi boyunca koruma önlemlerinden sıkıldı. Zaman zaman öğle yemeği için Çankaya Köşkü kompleksi içindeki ofisinden konutuna yalnız ve yürüyerek geçen Sezer için kendisinden habersiz güvenlik önlemi alan koruma polisleri, Köşkün bahçesindeki ağaçların arkasına saklanarak görev yaptı.

2001 yılı Şubat ayında yapılan MGK toplantısında Başbakan Ecevit?e Anayasa kitapçığı fırlattı. Bu olayın tetiklediği gerilim piyasaları allak bullak etti ve cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizi oluştu. Bu kaos ortamının ardından yapılan ilk genelde seçimde koalisyon ortağı olan DSP, MHP ve ANAP Meclis dışında kalmakla kalmadı, Sezer?in Çankaya?ya çıkışına onay veren Fazilet Partisi ve DYP?de Meclis dışında kaldı.

Özetle Sezer'i en başta eleştiren, onun yanlış bir tercih olduğunu söyleyen pek az kişi ve kesim vardı 2000 yılında. Ancak bu değerlendirmelerin yanlış olduğu 7 yıl içinde ortaya çıktı. 3 Kasım 2002 seçimlerini 363 milletvekili çıkaran AK Parti kazandı. Yüzde 10 barajını geçebilen sadece bir parti daha vardı: 178 milletvekilinde kalan CHP.

Cumhurbaşkanı Sezer AK Parti?nin iktidar yıllarında, yani son beş yılda kendisine "muhalefet partisi" misyonu seçti.

10 sene önce bugünlerde seçilmesi için Meclis?te kendisi hakkında oylama yapılan Sayın Sezer göreve geldiğinde halk tarafından tanınmıyordu. Görevden ayrılalı henüz 2.5 sene oldu ama şimdi de hatırlanmıyor.

Fakat kendisini Çankaya?ya aday gösteren siyasi liderlere çıkardığı siyasi fatura ağır oldu. Aday gösterilirken çekilen mutlu liderler fotoğrafı yerini siyasi hüzne bıraktı.

Prof. Dr. Osman ÖZSOY ? Haber7

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.