Koronavirüse karşı güçlü bağışıklık sistemi için uzmanlardan 'altın tavsiyeler'
İstanbul
Uzmanlar, dünyada yayılmaya devam eden yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tehlikesinin günden güne arttığına dikkati çekerken, hala tedavisi ve aşısı bulunmayan bu hastalık için korunma önlemlerine özen gösterilmesinin yanı sıra bağışıklık sisteminin de güçlendirilmesi gerektiğini bildiriyor.
Özellikle dengeli ve sağlıklı beslenme, kaliteli ve yeterli uyku ile egzersizin immün sisteminin güçlendirilmesi için en temel unsurlar arasında yer aldığını vurgulayan uzmanlar, insan sağlığının korunmasında en temel savunma mekanizması olan bağışıklığın güçlü tutulması için altın tavsiyeleri AA muhabirine anlattı.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Öğretim Üyesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, "Yeterli uyku (günde 7-8 saat), stresten uzak durmak, egzersiz yapmak, hijyen kurallarına uymak, sigara ve alkol kullanmamak özetle sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek ilk basamakta yapmamız gerekenler arasında yer alır. Düzenli ve dengeli beslenmeye, yani yeterli sıvı almaya, kaliteli protein, doğal sebze, meyve, tam tahıl, bakliyat, vitamin, mineral ve antioksidanlardan zengin beslenmeye çalışmalıyız. D vitamini, çinko, omega-3 içeren destekler ile doğal C vitamini işe yarayabilir. Bunun dışında ellerin sık sık yıkanması, yabancı yüzeylerle temas sonrası ellerin hiçbir şekilde yüze, ağza ve gözlere temas ettirilmemesi önerilir." diye konuştu.
Hazır gıdalardan uzak durularak, doğal ve taze besin tüketimiyle yararlı bakteriler içeren ev yoğurdu gibi besinlerin tüketiminin artırılması gerektiğini dile getiren Savaşçı, şu tavsiyelerde bulundu:
"- Bağışıklık sistemini güçlendirmek için, güne kahvaltıyla başlayın ve herhangi bir sağlık probleminiz yoksa her gün 1 yumurta tüketin. Tam tahılları tüketmeyi ihmal etmeyin. Yağlı tohumları beslenmenize ekleyin.
- Badem, yer fıstığı, ay çekirdeği, fındık gibi yağlı tohumlar bağışıklık sistemini destekleyen E vitamini içerir. Tek bir meyve veya sebzeye odaklanmadan rengarenk ve çeşitli beslenmeye özen gösterin. Farklı sebze ve meyveleri tüketerek her birinin kendine özel faydalarından yararlanabilirsiniz.
- Yoğurt, kefir, lahana turşusu gibi besinlere sofranızda yer verin. Haftada en az iki kez omega-3 bakımından zengin balık tüketin. Gün içinde yeterli sıvı almayı ihmal etmeyin, en az 2-2,5 litre su içmeye özen gösterin."
Mevsime uygun beslenin
Doç. Dr. Ümit Savaşçı, besin ögelerinin, besinlerin içerisine saklanmış "esas süper kahramanlar" olarak düşünebileceğini belirterek, "Bağışıklık sistemi söz konusu olduğunda ön plana çıkan ögeler ise A, C, E vitaminleri ile çinko minerali oluyor. Omega-3 yağ asitleri de yine immün sisteminin en güçlü destek kuvvetlerinden biridir. Mevsime uygun beslenerek aslında bu saydığımız tüm besin ögelerini, kolaylıkla bağışıklık sistemimize sunabiliyoruz." şeklinde konuştu.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı ayrıca şu önerilerde bulundu:
" - A vitamini: Özellikle solunum sistemi yolu enfeksiyonlarından koruyucu rolüyle etkisi kesin olarak kanıtlanmış bir vitamindir. Besinlerle günlük ihtiyacımızı çok rahat karşılayabilmekteyiz. Hayvansal kaynakları arasında karaciğer, yumurta, süt ve tereyağı yer alırken bitkisel olarak ise özellikle ıspanak, pazı gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler ile havuç, kış kabağı gibi turuncu renkli sebzeleri tüketeceğiniz bir diyetin, A vitamini ihtiyacı konusunda yeterli olacağına emin olabilirsiniz.
- C vitamini: En temel koruyucularımızdan olan C vitaminini, suda eriyen ve vücutta depolanamayan bir vitamin olduğu için günlük olarak almak gerekiyor. Beslenmedeki C vitamini deposu gıdalarımız ise taze sebze ve meyveler. Hayvansal besinler bu noktada C vitamini açısından oldukça zayıf, hatta birçoğunda neredeyse hiç C vitamini bulunmuyor. Yetişkin bir bireyin günlük ortalama 90 miligram C vitamini alması gerekiyor. Bu teorik bilgiyi pratiğe dökecek olursak, 2 küçük boy mandalina 85 miligram, 1 orta boy portakal 115 miligram, 1 adet kivi 75 miligram, 3 sivri biber 110 miligram C vitamini içeriyor."
Keten tohumu, omega 3 kaynağı
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesinden Diyetisyen Sümeyye Hüda Kara da bağışıklık sisteminin düzenli çalışabilmesi için beslenme şekline özen gösterilmesi gerektiğini belirterek, "Özellikle de mevsimine göre taze sebze, meyve tüketimi çok önemlidir. C vitamini ve beta karotenden zengin sebze, meyveleri diyetimizde bulundurmalıyız. Çinko içeren balık, yumurta, sütle birlikte tam buğday içeren tahıl ürünlerini de tüketmeliyiz. Keten tohumu, omega 3 kaynağı olarak bilinir ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcıdır." dedi.
Kara, sebze ve meyvelerin sahip oldukları antioksidanlar (A, C, E vitaminleri, folik asit gibi vitaminler, selenyum gibi mineraller) sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve hastalıklara karşı vücut direncini artırdığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Maydanoz, yeşilbiber, portakal, kivi, enginar gibi sebze ve meyveler yüksek miktarda C vitamini; zeytinyağı, ceviz, kaju ve türevleri E vitamini; havuç, ıspanak, brokoli, pırasa, bal kabağı gibi sebzeler ise bir A vitamini türevi olan beta karoten içerir. Sarımsak hem yemeklerimizin vazgeçilmez bir lezzeti hem de sağlık için şifa olarak kullanılır. A, B, C vitaminleri, sülfür bileşikleri, aminoasitler, kalsiyum, çinko magnezyum minerallerini içerir. Sarımsak bağışıklık sistemini güçlendirir. Çorbalarda ve et yemeklerinde kullanılabilir. Taze zencefil B6 vitamini, C vitamini, kalsiyum, demir, magnezyum, potasyum, manganez ve lif açısından zengindir. İçtiğiniz suya ceviz büyüklüğünde taze zencefil ekleyebilirsiniz.
Vücuttaki tüm metabolik olayların su sayesinde gerçekleştiğine dikkati çeken Kara, "Bağışıklık sisteminin güçlenmesi için de yeterli miktarda su içmek zorundayız. Su, diğer besinlerden karşılayamayacağımız bir ihtiyaçtır." dedi.
"Bu süreçte düşük kalorili şok diyetler kesinlikle yapılmamalıdır, bu diyetler bağışıklık sistemini olumsuz etkiler" uyarısında bulunan Kara, bağışıklığı güçlendiren tariflerin günlük hayatta kullanılmasının da genel sağlığı korumaya yardımcı olacağını kaydetti. Herhangi bir kısıtlayıcı durumu olmayan kişilerin her gün 1 tatlı kaşığı zencefil, 1 tatlı kaşığı bal, yarım limon suyunu yarım bardak ılık suya karıştırıp içilebileceklerini anlatan Kara, hastalıkları önlemenin onları tedavi etmekten daha kolay olduğunun unutulmaması gerektiğini vurguladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.