Korkut Daban: Bilboard Başkanı
Bilboard Başkanı
Siyaset Bilimci Korkut Daban, Mart ayı itibariyle başlayan Pandemi döneminde uzun süren Karantina günlerinde ülke genelinde yerel yönetimler halkımızın her türlü sorunlarına el birliğiyle çözüm üretmek için canhıraş bir gayret gösterdiler.
Korkut Daban: "Merkezi Hükümetin ve Erdoğan’ın yüksek öngörüleriyle daha önce altyapısını hazırladığı Genel Sağlık Hizmetlerinin yanı sıra devasa Şehir Hastaneleri Covid19 Salgını ile mücadelede ülkemize adeta nefes aldırdı diyebiliriz.
Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin Pandemi sürecinde yaşamış oldukları adeta ibretlik bir durum idi. Amerika Pandemi sürecinde resmen sınıfta kaldı diyebiliriz. Trump seçimi kaybederse temel sebebi Pandemi Sürecindeki performansı buna sebep oluşturacak.
Dünyanın en gelişmiş ekonomilerinden olan İngiltere vatandaşlarını adeta ölüme terk etti. Deyim yerinde ise “Ölen ölür kalan sağlar bizimdir” ifadesini bizzat Devlet Başkanları Boris Johnson kullandı. Öyle ki Johnson virüse yakalanan ilk devlet adamı oldu.
İngiltere için bundan daha vahimi ise canları pahasına çalışan Sağlık Personellerine Sağlık Bakanları kullandıkları maske ve kıyafetleri atmayıp tekrar kullanmalarını önerdi. Çünkü doktorlara dahi yeni cerrahi maske temin edemediklerini öne sürdüler.
Avrupa’nın süper gücü Almanya’da durum nasıldı? Almanya salgın nedeniyle yurt dışında mahsur kalan Alman Vatandaşlarını Almanya’ya ancak şartlı getirebileceğini öne sürdü. Alman Hükümeti vatandaşlarından ücret almak suretiyle ülkelerine dönebileceğini Almanya’da devam edecek tedavilerinin de yine ücrete tabi olacağını dile getirdi.
Dünya devleri bu durumda iken Diktatör Erdoğan diye alçakça saldırdıkları Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanı ne yaptı? Erdoğan’ın talimatı ile Acilen Koca Yusuf isimli askeri uçak ambulans uçak haline getirilip Çin’de mahsur kalan 60 vatandaşımızı Türkiye’ye taşıyarak ücretsiz Karantina ve Sağlık Hizmeti sunulmasını sağladı.
Genç Kardeşlerimizin bu anlattıklarımızı anlamamaları gayet normal bir durum. 2000 ve sonrası doğan gençler bu ülkenin en kötü günlerine tanık olmadılar. Keza bu gençler Ak Parti ve Erdoğan’dan başka hükümet ve devlet adamı görmediler. Lafı uzatmadan asıl konumuza geleceğim. Türkiye bugün çok şükür 20 sene öncesine nazaran hayal dahi edemeyeceği nispeten çok daha iyi bir durumda.
Eğer Türkiye Pandemi sürecini çok değil 20 sene önce yaşamış olsa bırakın hasta ve ölü sayısını ülke ekonomik anlamda iflas etmiş olurdu. Bunun en güzel örneğini geçmişte millet olarak Marmara Depreminde yaşamıştık.
Muhakkak ülkemizde ekonomik darboğaz ve işsizlik gibi sorunlar mevcut. Bunun iki önemli sebebi var. Birincisi hızla artan genç nüfusa karşılık istihdam oluşturacak girişimci sayımızın az olması. İkincisi ise dünya genelinde ki salgın süreci ve bu salgın sürecinin global dünyada ülke ekonomilerine olumsuz etkileridir.
Kabul edelim dünyanın büyük ekonomilerinin zora girdiği çok istisnai bir dönemden geçiyoruz. Ülke olarak ayakta kalmamız geleceğe umutla bakmamızın en büyük güvencesidir.
Bugün Hükümetin asli görevlerinin yanı sıra yerelde beceriksiz yöneticilerin yerine getiremediği hizmetleri de üstlendiğine tanık oluyoruz. Adana halkının beğenmediği Hüseyin Sözlü döneminde yapılan icraatlar dahi mercekle aranır duruma geldi. Merhum şehit polislerimiz İkizler Köprüsü dahi başlı başına bir icraat idi.
Buna benzer birçok icraat başlamış ve devam etmekte idi. Ancak Zeydan Karalar göreve geldiği andan itibaren başlamış ve devam eden bu çalışmaların hepsini adeta askıya aldı.
Bugün mevcut sözde Adana gibi başkan, Zeydan Bey billboardlara reklamlarını astırmaktan, yapmadığı hizmetleri anlattığı TV Programlarına katılmaktan ve gereksiz yere israf olarak atılan milyonlarca sms mesajından başka bir şey yapmıyor.
Ne hazindir ki Sözlü döneminde başlamış ve bitmek üzere olan köprü ve benzeri çalışmaları bütçe olmadığı bahanesiyle durdurup bir çivi dahi çakmayan ama diğer taraftan 26. Köprü inşaatı sözü ile adeta Adana insanı ile dalga geçen bir başkan var.
Olmayan Sahra Hastanesi ve Makam odasına haciz getirten Aciz Başkan, Belediyelerin asli görevi olan yol ve asfalt çalışmalarını ekstra bir hizmet gibi kamuoyuna sunuyor. Yama yapılan yol açılışları için telefonlara yollanan SMS’ler rezaletin boyutunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Şimdilerde ise şehrin koca koca binalarının duvarlarına “Adana’da Rekorlar Devri Başlıyor!” gibi komik ve gayrı ciddi duyurular asıyor. Yetmiyor “Adana’da asfaltsız yol kalmayacak diye ekliyor. Allah için yazıktır günahtır! Bu şehrin insanları bu hakaret gibi cümleleri hak etmiyor. Ben bir vatandaş olarak bu ifadelerden çok ama çok rahatsız oluyorum.
Siyasette Çap Sahibi olmak böyle bir şey olsa gerek. Sinek ile mücadeleden aciz ve merkez ilçelerde sürekli su kesintisi yaşatan bir başkandan ne beklenir ki!
Yıl olmuş 2020 Adana Büyükşehir Belediye Başkanı yolları asfaltladığı için rekor kıracağına inanıyor ve halkında buna inanmasını bekliyor. Yalan dolan ve Bilboard siyaseti ile ne kadar sürecek bu tiyatro bilmiyorum ama olan Adana’mızın kaybolup giden yıllarına oluyor!
Her zaman olduğu gibi Adana insanına, Allahtan sabır dileyeceğim ama kolay olmadığını biliyorum. Ya sabır demekten başka bir şey gelmiyor elden.
Adana seçmeni “İmama kızıp oruç bozmanın diyetini” katmerli bir şekilde ödüyor.
Selam ve dua ile…"dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.