Konya'da "Paralel Yapı" iddianamesi kabul edildi
Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Paralel Devlet Yapılanması" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame mahkemece kabul edildi.
KONYA (AA) - Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, "Paralel Devlet Yapılanması" iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında eski Konya Emniyet Müdürü Mehmet Salih Tuzcu, eski Bingöl Emniyet Müdürü Ercan Taştekin, eski Mevlana Üniversitesi Rektörü Bahattin Adam, eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün'ün kardeşi olan ve bir dönem Konya Emniyet Müdürlüğünde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü yapan Anadolu Atayün'ün de aralarında bulunduğu 74 şüpheli hakkında hazırladığı iddianameyi tamamladı.
Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 213 sayfalık iddianamede, şüphelilerin, "Terör örgütü kurma, yönetme, ruhsatsız silahlar ve mermiler bulundurma ve taşıma, gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık yapmaya azmettirme, görevi kötüye kullanmaya azmettirme, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme ve orada kalma, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık yapmak, görevi kötüye kullanma, iftira, resmi belgede sahtecilik, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek" gibi suçlardan yargılanmaları istendi.
Mahkemece kabul edilen iddianamede, örgütün asıl amacının "Türkiye'de devletin bütün anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, mülki ve adli yapısını ele geçirmek", "aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük, etkili bir siyasi ve ekonomik güç haline gelmek" olduğu kaydedildi.
"Devlete alternatif bir sistem kurmak amaçlandı"
İddianamede, örgütün lider merkezli bir yapıya sahip olduğu, örgütlenmenin gizlilik, hiyerarşik yapılanma, özel haberleşme ve kod adı kullanma gibi özellikleri ile yasa dışı terörist örgütlenme taktiklerini kullandığı belirtildi.
İddianamenin "Örgütün Stratejisi" bölümünde, Fetullah Gülen'in ilk etapta devlete karşı savaş vererek hedeflere ulaşmanın yıpratıcı olacağını teşhis ettiği, bu nedenle mevcut sistemi yıkmak yerine, devlet modeline uygun bir örgütlenme ile devlete alternatif bir sistem kurmayı amaçladığı bildirildi.
Konya'da "Paralel Yapı" iddianamesi kabul edildi
Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Paralel Devlet Yapılanması" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame mahkemece kabul edildi.
KONYA (AA) - Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, "Paralel Devlet Yapılanması" iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında eski Konya Emniyet Müdürü Mehmet Salih Tuzcu, eski Bingöl Emniyet Müdürü Ercan Taştekin, eski Mevlana Üniversitesi Rektörü Bahattin Adam, eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün'ün kardeşi olan ve bir dönem Konya Emniyet Müdürlüğünde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü yapan Anadolu Atayün'ün de aralarında bulunduğu 74 şüpheli hakkında hazırladığı iddianameyi tamamladı.
Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 213 sayfalık iddianamede, şüphelilerin, "Terör örgütü kurma, yönetme, ruhsatsız silahlar ve mermiler bulundurma ve taşıma, gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık yapmaya azmettirme, görevi kötüye kullanmaya azmettirme, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme ve orada kalma, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık yapmak, görevi kötüye kullanma, iftira, resmi belgede sahtecilik, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek" gibi suçlardan yargılanmaları istendi.
Mahkemece kabul edilen iddianamede, örgütün asıl amacının "Türkiye'de devletin bütün anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, mülki ve adli yapısını ele geçirmek", "aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük, etkili bir siyasi ve ekonomik güç haline gelmek" olduğu kaydedildi.
"Devlete alternatif bir sistem kurmak amaçlandı"
İddianamede, örgütün lider merkezli bir yapıya sahip olduğu, örgütlenmenin gizlilik, hiyerarşik yapılanma, özel haberleşme ve kod adı kullanma gibi özellikleri ile yasa dışı terörist örgütlenme taktiklerini kullandığı belirtildi.
İddianamenin "Örgütün Stratejisi" bölümünde, Fetullah Gülen'in ilk etapta devlete karşı savaş vererek hedeflere ulaşmanın yıpratıcı olacağını teşhis ettiği, bu nedenle mevcut sistemi yıkmak yerine, devlet modeline uygun bir örgütlenme ile devlete alternatif bir sistem kurmayı amaçladığı bildirildi.
Örgütün yapılanması
Fetullah Gülen liderliğindeki örgütün bilinen yasa dışı örgütlerden çok daha sıkı bir hiyerarşik yapılanmasının bulunduğu ifade edilen iddianamede, "Fetullah Gülen'e doğrudan bağlı; 'Tayin heyeti, istişare kurulu, mollalar grubu ve meclis' olarak adlandırılan birimler yer almakta ve örgüt üst organlar olarak bu birimler tarafından sevk ve idare edilmektedir" ifadeleri yer aldı.
Örgütün televizyon, radyo, gazete, dergi gibi iletişim alanındaki faaliyetlere ağırlık verdiği ifade edilen iddianamede, finansal kaynakların; gruba mensup şirketler, basın-yayın alanında elde edilen gelirler, okul, yurt ve pansiyonlardan istifade eden öğrencilerden alınan paralar, toplanan kurban derileri ve gruba ilgi duyan zengin iş adamlarının destekleri ile örgüte üye olan kişilerden "himmet" adı altında alınan paralar olarak ortaya çıktığı bildirildi.
Örgütün yapılanması
Fetullah Gülen liderliğindeki örgütün bilinen yasa dışı örgütlerden çok daha sıkı bir hiyerarşik yapılanmasının bulunduğu ifade edilen iddianamede, "Fetullah Gülen'e doğrudan bağlı; 'Tayin heyeti, istişare kurulu, mollalar grubu ve meclis' olarak adlandırılan birimler yer almakta ve örgüt üst organlar olarak bu birimler tarafından sevk ve idare edilmektedir" ifadeleri yer aldı.
Örgütün televizyon, radyo, gazete, dergi gibi iletişim alanındaki faaliyetlere ağırlık verdiği ifade edilen iddianamede, finansal kaynakların; gruba mensup şirketler, basın-yayın alanında elde edilen gelirler, okul, yurt ve pansiyonlardan istifade eden öğrencilerden alınan paralar, toplanan kurban derileri ve gruba ilgi duyan zengin iş adamlarının destekleri ile örgüte üye olan kişilerden "himmet" adı altında alınan paralar olarak ortaya çıktığı bildirildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.