Kaygı ve strese neden olan Koronavirüs uykusuz bırakıyor
Karantina günlerinde uyku ritmi bozulmamalı
İnsanların kendilerini evlerde korumaya almalarına ve dışarıya kontrollü çıkmalarına neden olan Koronavirüs salgını, hayatın her alanında olduğu gibi uyku üzerinde de olumsuz etkiler yaratıyor. Koronavirüs, bireylerde stres, kaygı ve evde olmanın verdiği rahatlık dolayısıyla uyku düzeninin bozulmasına yol açıyor. Uzmanlar bu süreçte sağlıklı bir insanın geceleri düzenli olarak ortalama 7 – 8 saat uyuması gerektiğine dikkat çekerek önemli tavsiyelerde bulunuyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, koronavirüsten kaynaklı kaygı ve stresin uykusuzluğa yol açabildiğini belirterek bireylerin bu soruna karşı dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.
- Virüslerle mücadelede uyku ve melatonin uyarısı
- Prof. Dr. Buğdacı: Maske Kovid-19’un nefes ve öksürük yoluyla yayılma zincirini kırıyor
- Uzmanından yaşlılara 'düzenli uyku' tavsiyesi
- Türk bilim insanı koronavirüs aşısı ve ilacı için ilk aşamayı başarıyla tamamladı
- Sağlık kuruluşlarına girişlerde maske zorunluluğu getirildi
- Virüsün kaynağı yaşlılar değil!
- Psikolojik sağlamlılığımızı koruyalım
- A’dan Z’ye Koronavirüs
- Sağlık Bakanı Koca: Kovid-19 ile temas içindekileri izole edemezsek kontrol altına alma şansımız olmaz
- Dünya genelinde Kovid-19'dan hayatını kaybedenlerin sayısı 70 bini aştı
- İletişim Başkanlığı dünya genelindeki koronavirüs vaka durumunu açıkladı
- Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesinde son 24 saatte yaşananlar
- Dünya genelinde Kovid-19 bulaşan kişi sayısı 1 milyon 285 bini geçti
- Türkiye'de Kovid-19'dan iyileşen hasta sayısı 1326'ya ulaştı
Ev rahatlığı da uyku düzenini bozuyor
Bu dönemde özellikle evden çıkmayanların uyku sorunları yaşayabildiğine dikkat çeken Doç. Dr. Barış Metin, “Hem yaşanan stres ve kaygı nedeniyle hem de evde olmanın verdiği rahatlık dolayısıyla insanlar bu dönemde uyku sorunu yaşayabilir. Koronavirüsün yayılım haberleri, hasta ve ölüm sayıları, işini ve gelirini kaybetme korkusu birleşince uyku kaçıran bir kaygı durumu oluşuyor. Uykusuzluğun bir diğer nedeni ise gece-gündüz ritminin aksaması. Düzenli işe gitme ve gelme saatlerinin olmaması uyku ve uyanma saatlerinde ciddi kaymalara neden olabiliyor. Kaygı ve ritm kayması birleşince uykusuz geceler, gündüz geç saatlere kadar uyuma, gece uyuyamama kısır döngüsü devamlı bir hal alıyor” dedi.
Uykusuzluk günlük performansı düşürüyor
Birçok insanın evden çalışmak zorunda kaldığına işaret eden Metin sözlerine şöyle devam etti: “Evden çalışmayanlar da evdeki çocuklarıyla ilgilenmek ve onların eğitimini takip etmek zorunda kalıyor. Uyku düzenimizin olmaması günlük rutinlerimizin akışında belirgin bozulmalara neden olabilir. Evden çalışmak zorunda olanların üretkenliğinde azalma, çocukların ders çalışma saatlerinde aksama ve çocuklarda davranışsal problemler ortaya çıkabilir. Ayrıca gündüz uyuyup gece uyanık kalmak, insanın duygudurumu ve psikolojik sağlığı açısından da olumsuz etkilere neden oluyor.”
Kriz zamanlarında rutini bozmamak daha sağlıklı
Metin, sağlıklı bir uyku süresinin kişiden kişiye değiştiğini ifade ederek şunları söyledi: “Ortalama sağlıklı uyku süresi 7 - 8 saattir. Kriz zamanlarında insanlar endişenin kendilerini ele geçirmesinden korumaları ve rutin saatlerinde uyuyup, uyanmaları daha sağlıklıdır. Özellikle uyku başlangıç saatini geciktiren ve kaygıyı artıran sosyal medya paylaşımlarının gece geç saatte takip edilmemesi gerekli. Sabah işe gitme zorunluluğu olmadığından geç saate kadar uyuma ritm kaymasına neden olabilir. Bu nedenle ritmi koruyacak şekilde sabah saatlerinde uyanılmasını öneriyorum.”
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, uyku sağlığının sağlanması için şu tavsiyelerde bulundu:
- Aynı saatte uyunup uyanılmalı,
- Yatakta televizyon izlenmemeli ve telefon kullanılmamalı,
- Gündüz şekerlemesi diye tabir edilen kısa uykulardan uzak durulmalı, gündüz yatakta uyumadan zaman geçirmek de gece uykusuzluğa neden oluyor,
- Gece geç saatlerde ağır yemekten kaçınılmalı,
- Günlük programlar yapılmalı, çalışma, ev işi ve oyun zamanları belirlenmeli,
- Can sıkıntısı ve paniğe teslim olunmamalı, aile ile konuşmalar yapılmalı, bir salgınla mücadele edildiği ve kurallara uyulması halinde salgının geçeceği söylenmeli,
- Özellikle çocuklar verecekleri tepkinin şiddetini ayarlamakta zorlanabileceği için aile bireyleri ile kaygı içeriğini artırıcı paylaşımlar yapmaktan kaçınılmalı,
- Evde yaşlı birey varsa onları incitici sözler sarf edilmemeli, salgının yalnızca yaşlıları etkilediği gibi yanlış ifadeler kullanılmamalı çünkü salgından gençler de ciddi düzeyde etkilenip hastanede tedavi görmek zorunda kalabiliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.