İsmet Özel: Bilim Çölünün Serapları
Alfred North Whitehead’in “Bütün Batı felsefesi Platon’a düşülmüş notlardan ibarettir” ibaresi sözü edilen Batı dünyasında bir zamanlar çok yankı uyandırdı. Söylenen sözde bir doğruluk payı olması bu yankıya yol açtı diyebilir miyiz? Bir bakıma, evet. Batı’da Batı’yı temsilen ortaya çıkmış her devlet şu düsturu takip etmiştir: Önce hâkimiyet, sonra mazeret. Yani önce bazı savaşçılar toplumun işleyişini sağlayan gücü ele geçirir ve sonra gücü niçin elde tuttuğuna dair bir mazeret uydurur. Güç gücün varlığından rahatsızlık duyanları tatmin etmediği için başkaları tarafından ele geçirilmeğe çalışılır. Yapılan işlere hürriyet mücadelesi adı verilerek mekteplerde talebeler imtihandan geçirilir. Niçin Aristoteles değil de Platon? Çünkü Aristoteles tetkik ve tasniflerinde müşahhas, elle tutulur şeyleri esasa almış ve bunun ötesini fizik ötesine havale etmiştir. Oysa Platon Sokrates maskesiyle kurduğu felsefede imkânın bütün sınırlarını zorlayarak insan açısından üst düzeyde bir uzlaşma alanının davetiyesini hazırlamıştır. Batı’nın arayıp da bulamadığı bir şeydi bu.
İsmet Özel, 8 Cemaziyelevvel 1445 (22 Kasım 2023)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.