İsmail Cengiz: Ukrayna’da Kirli Savaş Oyunu Oynanıyor

Gece Yarısı Notları

İsmail Cengiz

Ukrayna’da Kirli Savaş Oyunu Oynanıyor

Sınır Kapılarındaki İki Yüzlüler

AB üye ülkeleri ard arda otomatik beyanlarda bulundular, Batı ülkeleri sınır kapılarını sarı saçlı, mavi gözlü Ukraynalılara şartsız-şurtsuz açtıklarını duyurdular.

• İsmail Cengiz'den Ukrayna Haberleri

Sınır hattında gerçekten trajik, dramatik olaylar yaşanıyor. Romanya, Polonya sınır kapılarında Irk ayrımcılığı yapılıyor, insan insana eziyet ediyor, Sarı saçlı, mavi gözlü seviciler tarafından çekik gözlüler, esmerler, zenciler aşağılanıyor, hor görülüyor. Sarı saçlı mavi gözlüler elini kolunu sallayarak işlemleri yapılırken, esmer olanlar, zenci olanlar, çekik gözlü buğday tenli olanlara ise her türlü eziyet yapılıyor.

Batı’nın bu iki yüzlü yaklaşımına bir İslam ülkesi de destek vermiş. Komediye bakar mısınız, bir İslam ülkesi, “ülkesine gelecek Ukraynalılardan PCR testi şartı aramayacaklarını” açıklamış. Bu Arap kardeşlerin esas hedefinin, sarışın mavi gözlü hatunlarda olduğu anlaşılıyor.

Çekik gözlü Afganistanlı Özbek kardeşime, Tacik kardeşime sınır hattında her türlü eziyeti yapan Yunanistan ve Bulgaristan’ın sarı saçlı, mavi gözlü ve Hristiyanlara kucak açmalarından umarım bizimkiler ders çıkarırlar. Geçmişte bize sığındıklarında (Polonezköy örneğinde olduğu gibi) kucak açtığımız Polonyalıların da maalesef bunlardan farkı yok.

————-

Aziz Sancar’ın Haklı Yakarışı

————-

Aziz Sancar attığı twit’inde de benzer ve haklı feryatlar var. Sancar’ın tiwitirini aynen paylaşıyor ve katılıyorum:

“Ukrayna’da İnsanlık Ölüyor” deniyor. Doğru ama eksik. Çünkü o insanlık; Afrika’da aç bırakılmış, Bosna’da tecavüze uğramış, Doğu Türkistan’da unutulmuş, Filistin’de terk edilmiş, Çeçenistan’da görmezden gelinmiş, Hocalı’da duyulmamış, Irak’ta aldatılmış, Myanmar’da yakılmıştı.”

Ve en son Suriye’de, Afganistan’da ölmüştü zaten

Sancar hocanın yüreğinde hissettiği bu feryadını iki yüzlü Batı’nın duyması mümkün değil. Çünkü bu insanların ortak özelliklerinden biri Müslüman olması, diğeri renklerinin beyaz olmaması, en önemlisi ise Türk olmalarıdır.

————

Batı’nın Seyrettiği Kirli Savaş Oyunu

————

Batı’nın “savaş”, Moskova’nın ise “operasyon” olarak tanımladığı Ukrayna’da yaşananlar eğer gerçekten bir savaş olsaydı, 8-10 gün içinde bin iki bin kişi değil, on binlerce kişinin ölmesi, şehirlerin alt yapısının yıkılması, internet alt yapısının çökmesi gerekiyordu. Ukraynalı sivilin kentlerdeki silahlı Rus askerlerine yaklaşıp, yüksek sesle konuşamamaları gerekiyordu. Elektriğin kesik olması, trafikte sivil araçların olmaması gerekiyordu. 64 kilometre uzunluğunda askeri konvoy böylesine rahat, elini-kolunu sallayarak ilerlememesi gerekiyordu. Yahu konvoyun önüne arkasına ortasında tek bir roket dahi atılmadı.

Velhasıl ilginç bir oyun oynanıyor Ukrayna’da.

Afganistan’ın işgalinde ölenlerin sayısı 500 bin civarında. Irak’ta 5 milyon insanın öldüğü, Suriye iç savaşında ise 2 milyon insanın hayatını kaybettiği söyleniyor.

8-10 gündür devam eden Ukrayna saldırılarında ise ölenlerin sayısı 10 bin kişi bile değil. Böyle savaş mı olur? Olmaz elbette. Çünkü savaştığı söylenen iki ülke de kardeş halkların ülkesi. Dini bir, mezhebi bir, kültürü, medeniyeti ve dili bir… Bu nedenledir ki, Rus askerleri geleneksel savaş yöntemini burada uygulamıyorlar. Ama Batı’nın umurunda değil. Batı, bölgede kanlı bir savaş istiyor.

————

Ukrayna’da Kanlı Savaş İsteniyor

————

Yahudi asıllı komedyen Başkanı Zelensky kendine benzeyen Başbakan ve Meclis Başkanı ile birlikte ABD ve Batı’nın isteği ile kendi halkını savaşın kucağına atmıştır. ABD öncülüğündeki Batı, viski ve puro eşliğinde oturdukları localardan senaryosunu yazdıkları kirli savaş oyununu seyretmekle kalmıyor, her türlü askeri araç ve gereç desteği vererek adeta kanlı bir savaşa zemin hazırlıyorlar.

Bölgede Rusya ile Ukrayna arasında bir savaş yok. Ruslar, Ukraynalılar ile değil, Amerika ve 27 AB ülkesinden oluşan Hristiyan Batı Bloku ile savaşıyor. Amerika ve AB üye ülkeleri Ukrayna’ya silah desteği vererek, savaşın tarafı olduklarını resmen ve hukuken beyan etmişlerdir.

—————

Bizim İçin Türkiye’nin Çıkarları Önemlidir

—————

İşin bir başka ilginç ve üzücü tarafı ise Kızılelma Enstitüsü, Avrasya Federasyonu, Türk Ocakları, ASAM gibi milli kuruluşların dışında Türkiye’nin, Türk’ün çıkarlarından ziyade Rus ve Ukrayna lehine veya aleyhine yorumların yapılıyor olmasıdır. İçimizdeki Rus sevicilerin olduğunu biliyorduk, şimdi bunlara Ukrayna seviciler de eklendi. Bizim için Ukrayna’nın hezimeti, Rusya’nın zaferinin önemi olmamalı. Bizim için bölgede Türkiye’nin çıkarlarına, bölgesel güvenliğe uygun bir ortamın oluşmasıdır. Türkiye, tarafsız ve çekimser tutumu ile her iki ülke arasında müzakerelerin barışla sonuçlanması için insani, siyasi, diplomatik girişimlerde bulunmalıdır.

Ülkü Ocakları Genel Başkanı’nın ifade ettiği gibi;

“Ne Avrupa Birliği, ne Şanghay İşbirliği Hedefimiz sadece Türk Birliği” olmalıdır.