İsa Beçik: Nevruz Şenliği
Nevruz: Farsça nev, yeni, ruz, gün anlamındadır.
Nevruz: Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan Mart’ın yirmi birine rastlayan gün.
***
Bu anlamlarda nevruz-bahar; ağaçlarda açan çiçekler ve yapraklar gibi insanlara da umut, yaşam ve renktir. Kardeşlerin, akrabaların, komşuların ve dostların kol kola, güle oynaya yürüdüğü ve çocukların birlikte oynayıp, coşku ile tanışıp kaynaştığı zamandır.
Türkiye’de bir gelenek, Türk Cumhuriyetlerinde ise resmi bayram olarak kutlanır.
İslamiyet ten önce nevruzun başlangıcı ile bazı inanışlarda hayat bulmuştur. Türk kültür ve tarihinde köklü geçmişi bulunmaktadır.
Türklerin Ergenekon’dan çıkış tarihi 21 Mart’a rastlamaktadır. On iki hayvanlı Türk takviminde de yılbaşı aynı güne denk gelmektedir. O zamandan günümüze kadar nevruz her yıl 21 Mart’ta coşku ile kutlanmıştır.
Günümüzde nevruz öncesi, günü ve sonrası, üç gün güvenlik önlemleri alınıyor. Nedeni ise yasa dışı örgütlerin nevruz şenliği yerine nevruz eylemi yapdığı için can ve mal güvenliği endişesi, korkusu ve saçılan dehşettir.
Ne oldu da nevruzda giyilen yeni elbiseler, hazırlanan özel yemekler, yapılan yarışmalar ve spor faaliyetleri, seyirlik oyunlar ve halk oyunları vs. neden unutuldu.
Ya da kimler tarafından, neden unutturuldu. Birazcık dimağımızı yorsak mı?
Çocukluğumuzda, şehirden gelenlerle birlikte, köyün doğal güzelliğinde, köy ürünü yiyecek ve içeceklerle kutlar ve eğlenirdik.
Bu kültürümüz her nedense yok oldu.
Nevruz Şenliğimiz Kutlu Olsun
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.