İnternet andıcında YENİ GELİŞME

İnternet andıcında YENİ GELİŞME
,İnternet andıcı davası kapsamında tutuklanan Tuğamiral Alaettin Sevim'in tutukluluğuna itiraz edildi...''Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet siteleri''...


,

İnternet andıcı davası kapsamında tutuklanan Tuğamiral Alaettin Sevim'in tutukluluğuna itiraz edildi...

''Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet siteleri'' davası kapsamında hakkında yakalama emri çıkarılmasının ardından, çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Tuğamiral Alaettin Sevim'in tutukluluğuna itiraz edildi.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine gelen Sevim'in avukatı Hüseyin Ersöz, tutuklamayı gerçekleştiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine bir dilekçe sundu.


Dilekçede, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından
Alaettin Sevim hakkında 24 Ağustos'ta verilen tutuklama kararına gerekçe olarak, ''dosyadaki delil durumu, dosyadaki kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması, delillerin henüz tam olarak toplanmamış oluşu, sanıkların konumları itibariyle delillere etki yapma ihtimalinin olması, tanıkların henüz dinlenmemiş oluşu, atılı suçun CMK'nın 100. maddesinde belirtilen katalog suçlardan olması, adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı ve bu nedenle tutuklama koşullarının oluştuğunun'' gösterildiği belirtilerek, müvekkillerinin, hangi davranışlarının delillere etki etme olarak nitelendirilebileceği veya delilleri gizleyip değiştirebileceği hususunun somut olarak gösterilmediği savunuldu.

CMK'nın 101/2. maddesinde, bir tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda hukuki ve fiili nedenlerle gerekçelerinin gösterilmesi gerektiğinin belirtildiği ve mahkemenin bu hususa uygun hareket etmediğinin öne sürüldüğü dilekçede, ''Tutuklamanın kişi özgürlüğünü kısıtlayan bir tedbir olduğu için şüphelinin hangi hukuki ve fiili nedenlerden dolayı özgürlüğünün kısıtlandığını anlayabilmesi, tutuklama kararının gerekçesinin çok özenli bir şekilde kaleme alınması şartına bağlıdır'' denildi.


Tutukluluk süresinin uzatılmasının kaçma şüphesine dayanması durumunda, kararı veren mercinin adli kontrol ile de istenen faydanın sağlanıp sağlanamayacağını göz önünde tutması gerektiği aktarılan dilekçede, mahkemece alınacak özgürlüğün kısıtlanmasına ilişkin kararda sadece hukuki gerekçelere dayanılmasının yeterli olmadığı ve fiili nedenlerin de bir tutuklama kararında ayrıntılı olarak yazılması gerektiği vurgulandı.


Dilekçede, mahkemenin tüm sanıkların tutuklanmasıyla ilgili kararında, 4 satırlık bir gerekçe yazdığı da ifade edildi.


Dosya kapsamında mahkemeye intikal etmemiş, adli emanete alınmamış delil bulunmadığı ve karartılması muhtemel delil olmadığı öne sürülen dilekçede, CMK'nın ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) ilgili maddelerine aykırı olan tutukluma kararının kaldırılması ve bu istemin reddedilmesi durumunda, dilekçenin, itirazı değerlendirilmesi için İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi talep edildi.


İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 22 sanıklı davada YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığına atanan Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, korgeneraller Mehmet Eröz, İsmail Hakkı Pekin, tümgeneraller Hıfzı Çubuklu, Mustafa Bakıcı, Tuğamiral
Alaettin Sevim, Albay Sedat Özüer, emekli albaylar Fuat Selvi ve Hulusi Gülbahar ile Cemal Gökçeoğlu, Mehmet Bülent Sarıkahya ve Ziya İlker Göktaş hakkında yakalama emri çıkartmıştı.

Bu kişilerden teslim olan emekli Orgeneral Iğsız ve Tümgeneral Çubuklu'nun da aralarında bulunduğu 9 kişi tutuklanarak, cezaevine konulmuştu

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.