İngiltere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bugünkü toplantısında, Suriye'de sivillerin korunması için gerekli önlemlerin alınmasına dair tasarı sunacak. İşte dakika dakika Suriye'yle ilgili yaşanan son gelişmeler...

İNGİLTERE TASARI SUNACAK

İngiltere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bugünkü toplantısında, Suriye'de sivillerin korunması için gerekli önlemlerin alınmasına dair tasarı sunacak.

BM HEYETİ ÇALIŞMALARA DEVAM EDECEK

Kimyasal saldırı iddialarını araştırmak için Suriye'nin başkenti Şam'da bulunan Birleşmiş Milletler (BM) heyetinin, bir günlük aradan sonra çalışmalarına tekrar başlayacağı bildirildi.

Heyet, 21 Ağustos'ta yüzlerce kişinin ölümüne neden olan kimyasal saldırıyla ilgili kanıt toplamak için bugün başkentin yakınlarında Guta bölgesine gidecek.

Pazartesi günü kimliği belirlenemeyen keskin nişancıların saldırısına hedef olan heyet, dünkü çalışmalarını güvenlik kaygıları nedeniyle ertelemek zorunda kalmıştı.

BULGULAR KİMYASAL SİLAH KULLANILDIĞI YÖNÜNDE

Birleşmiş Milletler'in eski Kimyasal Silah Araştırma Müfettişi Hans Blix, Suriye'deki bulguların kimyasal silah kullanıldığı yönünde olduğunu ve bunun arkasında Suriye rejiminin bulunduğunu söyledi.

Blix, Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada, muhalefetin kimyasal silah kullandığı iddialarını da bildiğini ancak saldırı tipinin bunu doğrulamadığını belirtti.

Hans Blix, Suriye'ye olası bir askeri müdahaleyi problemli gördüğünü, sorunun barışçıl bir şekilde çözülmesinden yana olduğunu dile getirdi.

Öte yandan Alman Federal Ordu Üniversitesi'nden uluslararası siyaset uzmanı Carlo Masala da Batı'nın Suriye'ye uzun süreli bir askeri müdahale öngörmediğini belirtti. Masala, Batılı güçlerin Suriye'de çok da aktif olmak istemediklerini ifade etti. Masala, askeri rizikonun yüksek olduğunu, ABD ve diğer ülkelerin kesin bir siyasi çözümleri olmadığını kaydetti.

DAVİD CAMERON: HENÜZ MÜDAHALE KARARI ALINMADI

İngiltere Başbakanı David Cameron, Suriye'ye yapılacak olası askeri müdahalenin gelecekteki kimyasal silah saldırılarını önlemek amaçlı olacağını belirterek, "Henüz bir karar alınmadı" dedi.

Cameron, "İngiltere'nin Suriye'ye müdahalesi konusunda bir karara vardınız mı" sorusuna, "Hayır, henüz bir karar alınmadı" yanıtını verdi. Ancak neredeyse 100 yıl önce tüm dünyanın bir araya gelerek, kimyasal silahların kullanımının yanlış olduğunu bildirdiğini vurgulayan Cameron, "Bugün Suriye'de gördüklerimiz, kimyasal silahların Esed rejimi tarafından kullamını dolayısıyla korkunç görüntülerdir" diye konuştu.

Kimsayal silah saldırısına verilecek karşılığın yasal ve orantılı olması gerektiğine işaret eden Başbakan Cameron, "Özellikle gelecekte kimyasal silah kullanımından caydırılmalı" dedi. Cameron,"Bu, Ortadoğu'da bir savaşa girmek demek değildir ya da Suriye ile ilgili duruşumuzu değiştirmek de değildir. Bununla bir ilgisi yoktur. Bu, kimyasal silahlarla ilgilidir. Kullanımı yanlıştır ve dünya buna kayıtsız kalmamalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Kimyasal silahların kullanımına tepkisiz kalınırsa bunun, gelecekte daha fazla rejimin kimyasal silahlar kullanması anlamına geleceğini dile getiren Cameron, Suriye rejiminin kimyasal silah stoğuna sahip olduğunun bilindiğini ifade etti.

İngiltere Başbakanı Cameron bugün, bakanlar, üst düzey askeri yetkililer ile istihbarat yetkililerinin katılacağı ve Suriye konusunun ele alınacağı Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık edecek.

İngiliz Parlamentosu ise yarın (perşembe) Suriye'deki kimyasal silah saldırsının ardından verilecek tepkiyi görüşmek üzere acil toplanacak.

JOE BİDEN: SURİYE REJİMİNİN SORUMLU OLDUĞUNDAN ŞÜPHE YOK

ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, 21 Ağustos'ta Suriye'de düzenlenen ve yaklaşık bin 300 kişinin ölümüne neden olan kimyasal saldırıdan Devlet Başkanı Beşşar Esed hükümetinin sorumlu olduğuna şüphe bulunmadığını, olası bir askeri müdahale için diğer ülkelerin liderleri ile görüşmeleri sürdürdüklerini söyledi.

Suriye'de temel uluslararası ilkelerin ihlal edildiğine işaret eden Biden, Houston kentinde emekli asker ve gazilere hitaben yaptığı konuşmasında, "Aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun da bulunduğu masum insanlar, Suriye'de kimyasal silahların kurbanı oldu. Bu çirkin saldırıdan Suriye rejiminin sorumlu olduğuna şüphe yoktur" dedi.

Şimdiye kadar saldırıdan Suriye hükümetini sorumlu tutan en üst düzey Amerikalı yetkili olan Biden, Başkan Barack Obama'nın savunmasız insanlara karşı kimyasal silah kullananların hesap vermesi gerektiğine inandığını belirtti.

ABD'nin önümüzdeki günlerde Suriye'de kimyasal silah kullanımıyla ilgili bir istihbarat raporu yayımlaması bekleniyor.

VENEZUELA: KORKUNÇ BİR SAVAŞA NEDEN OLABİLİR

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, kendi halkına karşı kimyasal silah kullandığı gerekçesiyle Suriye'ye askeri müdahalede bulunmanın bölgede "korkunç bir savaşa" yol açabileceği uyarısında bulundu.

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in müttefiklerinden Maduro, La Guaira Limanı'na demir atan Rus savaş gemisini ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, ABD ve diğer ülkelerin Suriye'ye düzenlemeyi düşündükleri askeri operasyonun "çok büyük bir uluslararası yangının başlangıcı" olacağını belirtti.

Maduro, 2003'te kitlesel imha silahı bulundurduğu gerekçesiyle Irak'a saldırı düzenleyen ABD'nin şimdi de 21 Ağustos'ta kimyasal silah kullanıldığı iddiasıyla Suriye'ye saldırmaya hazırlandığını ifade etii.

ESED YÖNETİMİ TAKAS ETMEDİ

Suriye'de muhaliflerce tutuklanan ve Halep kenti yakınlarındaki Tel Rıfat kırsalında yer alan Errai Hapishanesi'nde tutuklu bulunan rejim güçlerine bağlı 50 asker, polis ve milis kuvveti Şebbiha, bir yıldır takas için haber bekliyor.

Errai Hapishanesi'nde, rejim saflarında savaşırken esir alınan 25'i Nusayri, 4'ü Dürzi, 2'si Hıristiyan ve 19'u Arap olmak üzere 50 askeri mahkumun takas edilmesi için muhalifler, Şam'la irtibata geçmiş durumda. Uzun süredir "kurtarılmayı" bekleyen askeri tutuklular ise "Suriye vatandaşı oldukları için önemsenmediklerini, Esed'in kendilerini unuttuğunu" düşünüyor.

AA'nın görüştüğü hapishanedeki tutuklulardan, Suriye'nin istihbarat birimi Muhaberat'ın Rakka Şube Müdürü binbaşı Ahad Hasan Hasen, 1 numaralı koğuşta kalan 50 mahkumdan biri. 6 aydır Errai'de olduğunu, Halep'teki bir hapishaneden buraya sevk edildiğini söyleyen Hasen, "Rakka'da görevimin başındayken esir düştüm. Hemen öldürüleceğimi düşünürken, Halep'te mahkemeye çıkarıldım. Sonra da takas için buraya getirildim" dedi.

Savaşın başladığı günden beri ailesini ve çocuklarını görmediğini belirten Hasen, "Tam 6 aydır, Esed tarafından bir cevap gelmesini ve beni kurtarmalarını bekliyorum ama şimdilik bir ses yok. Burada benimle kalan 50 kişi de aynı durumda. Aramızda 1,5 yıldır takas edilmeyi bekleyenler var" diye konuştu.

Esed tarafından olumlu cevap geleceği konusunda umutlarının tükendiğini dile getiren Hasen, "İranlı ya da Lübnanlı olsaydım şimdiye çoktan çıkmıştım. Maalesef Suriyeli bir Nusayri olarak Esed'in gözünde de kıymetimiz yok, burada unutulduk" ifadelerini kullandı.

Mahkumlara ayda 20 bin dolar harcanıyor

Errai Hapishanesi'ndeki 13 koğuşta yaklaşık 500 mahkum bulunuyor. Hapishanenin 1 numarılı koğuşunda sadece rejim taraftarı askeri mahkumlar tutulurken geri kalan koğuşlarda adi suçlardan hüküm giymiş tutuklular kalıyor. Mahkumların işledikleri suça, yaşlarına ve sağlık durumlarına göre koğuşlara yerleştirildiği hapishane, yoğun güvenlik önlemleriyle korunuyor.

AA muhabirine bilgi veren Hapishane Komutanı Adil Ebu Hatem, Esed saflarında savaşırken yakalanan 50 askerin ellerinde olduğunu belirterek, "Bu mahkumların, Esed'in elinde bulunan muhaliflerle takas edilmesi için Şam'la bağlantıya geçtik, isim listesi ve pazarlık şartlarını Şam'a bildirildik, karşı taraftan cevap bekliyoruz" dedi.

Hatem, Errai Hapishanesi'nin bir yıldan fazladır Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) bağlı Tevhid Tugayları'nın kontrolünde olduğunu ifade ederek, mahkumlara günde iki öğün yemek verdiklerini, gün içerisinde birkaç saat açık alana çıkardıklarını, her cuma mahkumların ziyaretçileriyle görüştürüldüğünü söyledi.