İçimizdeki Yahudiler

Bugün 8 Şubat.. 1983'de Cumhurbaşkanı Kenan Evren tam da bugün kürtajın günah olmadığını söylüyor. Günah olduğunu bildiğimiz kürtajın günümüzde yasak olması cabası...

Ülkemiz ne bir birlik içinde, ne de bir sahiplenme içinde... Kendi Cumhurbaşkanlarıyla, kendi askerleriyle, paşalarıyla yüzleşmeye başlanılan günlerin devamını ben; kendi kültürüyle de yüzleşmesini ve ona sahip çıkmasını dileyerek bekliyorum. Kendi tarihini, kendi kültürünü bilmeyen bir nesilden ancak sonraları yargılanacak cumhurbaşkanları, paşalar çıkar. Bu yaşadıklarımız hoş değil. Ama yeni bir dönemin başlaması benim hoşuma gidiyor. Tabuların yıkılması, zinhar ağza bile alınamayacakların tartışma konusu olması güzel ilerlemeler. Ama ben hâla genç neslin cahilliğinden muzdaribim. Ne edebiyatının, ne tarihinin, ne kültürel zenginliğinin farkında olmayan nesil, ancak tarihin yok edilmesini izleyecek, birilerinin siyasi ve politik stratejilerinin kurbanı olacaktır.

Bugün konuşulan İsrail'deki tarihi eserlerin yok edilmesi gibi sadece uzaktan izleyip, gözlerimiz dolarak yok oluşumuzu seyredeceğiz. Çünkü daha milletçe bu tarihi benimsememiş olmanın acizliğiyle sesimizi çıkaramayacak kadar korkağız. Ülkemizi yabancıların siyasi oyunlarının bölmesine hiç mi hiç ihtiyacımız yok bizim. Biz aynı çatının altında birbirimize olan öfkemiz yüzünden zaten bölünüyoruz. Devlet Demiryolları'nın 1851 yılında 211 Km'lik Kahire-İskenderiye demiryolu hattının imtiyazının verilmesiyle tarihinin başladığını kaç kişi biliyor?

1485'te; II. Bayezıd'ın haznedarı, Devlet Adamı Firuz Bey ve yardımcılarından birisi tarafından yaptırılan TAHTAKALE HAMAMI'nın, 1932 yılında, hem de sapasağlam durumdayken askeriye tarafından yıkıldığını kaç kişi biliyor?

Çelebi Mehmet'in sultan olmasından evvel, 1411 yıllarında lalasına ve komutanlarından Bicar oğlu Emir Hamza'ya yaptırılan HAMZA BEY MESCİDİ'nin yıkılmış olduğunu kaç kişi biliyor?

Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Görün Arun ve ekibinin İstanbul tarihi yarımadada kaybolan tarihi eserleri araştırdığınıve bu araştırma sonucundaki raporda; ?Çeşitli yayınlardan İstanbul tarihi yarımadada Topkapı Sarayı hariç 279 tarihi yapı tespit edilmiştir. Bu yapılardan 42 adedinin yerinde bulunmadığı, önceki dönemlerde yıkıldığı, yıktırıldığı anlaşılmıştır. Adreslerinde bulunan 237 yapının 9'unun kullanılamaz durumda harap olduğunu, 42'sinin kubbesiz olduğu, 10 yığma yapı kubbesinin betonarme olarak yeniden yapıldığı saptanmıştır. Kubbeli olan 176 yapının 17'sine ilgili kurum ve kuruluşlardan yasal izinler olmasına rağmen kullanıcıları izin vermediği için girilememiştir!? yazıldığını kaç kişi okudu?

Eminönü, Sultanahmet, Beyazıt, Laleli, Aksaray, Süleymaniye, Balat, ve Haliç gibi semtlerde hamamların market olarak kullanıldığını, bazılarının iş hanına dönüştürülüp aktif olarak kullanıldığını kaç kişi biliyor?

Edebiyat, sanat, müzik alanında kültürümüz nerde bizim, kaç kişi bunlara dur diyebiliyor?

Bizim örf ve adetlerimizde söylenmesinin ayıp olduğu sözlerin kurgulanıp Türk müziği diye radyo ve televizyonlarda bas bas bağırtılmasından kaç genç rahatsız?

Kitapevlerinde rafları incelediğinizde, Çağdaş Türk Edebiyatı kategorisinde, mankenlerin, şarkıcıların, dizi oyuncularının kısacası hiçbir fikir mücadelesi göstermeyen veya zaten gösteremeyecek olanların, ?enteresan? hayatlarının yazıldığı kitapların olması kaç kişiyi rahatsız ediyor?

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın söylediği; ?300 yıllık edebiyatımız var, ama edebiyatımız yok!? sözü ne kadar da doğru!

Kendi kültürünü, dilini, dinin, tarihini bilmeyen bir nesil, içine saman koyulmuş beyinleri doğurmakta ve gittikçe yok olmaktayız! Sadece batı özentiliği yüzünden kendi dilini bile yok etmeye meyilli bir toplum zaten yok olmayı hak ediyordur. Zavallı çocuklarımız .. Tarih diye ne görecekler, edebiyat diye ne okuyacaklar, Türk Müziği diye ne dinleyecekler ?

Onun içindir ki, İsrail de yıkılan tarihi eserlerimize sadece bakacağız! Oturduğumuz yerden hayıflanacağız ama sahip çıkamayacağız. Çünkü, sahip çıkmak birlik ve beraberlik ister. Kendi kültüründen gelen güç ve gözü karalık ister. Kültürünü yok etmeye kendisi başlamış bir milletin de ona buna uzaktan martaval okuması komiklikten başka hiçbir şey değildir!

Benjamin Franklin'in bir sözü vardır; ?Düşmanlarınızı sevin çünkü kusurlarınızı yalnız onlar açıkça söyleyebilir.? İsrail'in eserlerimizi yok etmesi gibi... Bu zaten bizim kusurumuz. Onlara niye kızıyoruz?

Şeyma Kısakürek Sönmezocak - Haber 7

seymakisakureksonmezocak@gmail.com