İ. Halil Sipahi: ‘Trump’a ne kadar güvenilir?’

ABD’de sistem oturmuş, ulusal bir politikası var, öyle başkanlara göre çok büyük bir değişiklik arz etmiyor. Ancak başkanların kişiliğinden kaynaklanan, yumuşak veya sert bir tavır takındıkları zaman zaman gözlenmiştir.   

2008 yılında Hüseyin Barack Obama başkan seçildiğinde de, Afrika ve Müslüman kökenli bir soydan geldiği, hatta adı Hüseyin olduğu için Türkiye ve İslam duymasında bir umut hasıl olmuştu. Filistin başta olmak üzere İslam coğrafyasında zulüm gören Müslümanların bu zulmün son bulması konusunda Obama’ya ümit kar bir gözle bakılmaya başlanmıştı.

Zaman her şeyi apaçık ortaya koyar. ABD’nin tarihinde İsrail ve Yahudilere en çok yardım sekiz yıllık Obama yönetimi döneminde yapıldı. BOP nezdinde “Arap Baharı” adı altında onlarca Müslüman ülkede iç karışıklıklar çıkarıldı, Müslümanların kanı döküldü. Suriye’deki iç savaş ise altı yıldır hala sürüyor. ABD kurdurduğu bir terör örgütünü bir Ülke ile birlikte yok ederken, yeni bir terör örgütü kurduruyor ve destekliyor. Aynı Irak ve Suriye’de PKK-PYD ve IŞİD’e verdiği destek gibi.

Şimdi ABD’nin yeni başkanı emlak milyarderi deli dolu keskin çıkışları lafını sözünü tartmadan konuşan İslam karşıtı ve ırkçı Donald Trump.

Seçim kampanyaları döneminde İslam ve ırkçı söylemleri ile hem ülkesinde hem de dünyada tepkiler alması, bu nedenle seçilmesinden endişe duyulmasına rağmen Trump seçildi. ABD’nin 45. Başkanı Trump 20 Ocak’ta yemin ederek göreve başlamasından kısa bir süre sonra dediği gibi daha ilk günden yedi İslam ülkesi vatandaşlarının ABD’ye girmesine yasak getirdi. İslam karşıtı söylerleri sadece ABD’de değil, Kanada ve bazı batılı ülkelerde yankı buldu. Müslümanlara karşı saldırılar baş gösterdi.

Trump-Erdoğan telefon görüşmesi;

Trump başkanlık koltuğuna oturduktan 18 gün sonra Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan ile ilk görüşmesini telefon aracılığı ile gerçekleştirdi.

DHA’nın haberine göre 45 dakika süren telefon konuşması son derece olumlu ve samimi geçmiş. Müttefiklik ve yakın işbirliği vurgusu yapılan konuşmada, iki lider Suriye’de El Bab ve Rakka’da birlikte hareket edilmesi hakkında mutabık kalmışlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Trump’tan  15 Temmuz darbe girişimi ve FETÖ ile mücadele konusunda destek isterken, PYD konusundaki endişesi ve PYD ile mücadelenin önemine  dikkat çekerek, ABD’nin PYD/YPG’ ye destek vermemesi istemiş.

Bu konuşmanın hemen ardından Beyaz saraydan ABD’nin stratejik bir ortak ve NATO müttefiki olarak Türkiye’ye desteğini vurguladığı bir açıklama yapılıyor.

Evet, ABD’nin tarihen Türkiye’ye ne kadar destek olduğunu(!) zor zamanlarda nasıl yanımızda durduğunu(!) çok iyi biliyoruz.

Beyaz saray açıklamasında ayrıca, IŞİD’le mücadele için beraber girdikleri Suriye’de kaçarak yalnız bıraktıkları Türkiye’nin IŞİD’le mücadelesini memnuniyetle karşıladıklarını ifade etmişler. Sağ olsunlar!

ABD-Türkiye ilişkisi,

Trump’a ne kadar güvenilir? – yazının devamı…

 İbrahim Halil Sipahi