İ. Halil Sipahi: ‘Dost dost diye..’

İnsan arkadaşım, dostum dediği kişiye güvenir sırlarını dahi paylaşır. Dost iyi ve kötü günde yanında olan kişidir.

Dostluklar kişiler arasında olmasına karşın kurumlar, ülkeler arasında da insanlar arasındaki dostluk ilişkilerinden farklı olarak karşılıklı çıkarlar çerçevesinde oluşur.

Maalesef buna rağmen biz (Türkmilleti ve yöneticilerimiz) ülkeler arası dostluğu, inşanlar arası dostlukla karıştırmaktayız.

Askeri müttefik, strateji, ekonomik ve kültürel bağlar dolayısıyla yakınlık kurduğumuz karşılıklı dostluk antlaşmalarına vardığımız ülkeleri ve bu ülkelerin yöneticilerini dost kabul edip güveniyor ve bunlardan asla zarar gelmeyeceği kanaatine varıyoruz. Oysa ülkeler arasındaki dostluklar sadece çıkar ilişkilerine bağlıdır.

Ülkemiz neredeyse son yarım asırdır anarşi ve terör belası ile boğuşmaktadır. Daimaterörün arkasında yedi düvelin olduğu söylenir, bu yedi düvel içerisinde müttefik ve dostumuz dediğimiz ülkelerin bir kaçı bulunmaktadır. İste bu dahi gösteriyor ki devletler arası dostluk olmaz.

ABD sözde müttefikimiz, dostumuz ülkemizin topraklarında üs kurmalarına müsaade etmişiz her sözde dostluğa vurgu yapılır.  15 Temmuz vak’asının elebaşı Gülen’i Türkiye ye teslim etmeye yanaşmamakta,  IŞİD’e karşı Suriye’ye Türkiye’yi sürmüş kendisi kaçarak bir yandan Suriye girdabında Türkiye ‘yi yalnız bırakırken diğer tarafta Türkiye’nin hassasiyeti olan PYD/YPG terör örgütüne askeri eğitim ve silah yardımı yapmakta.

ABD ile yaşadığı sıkıntılı günlerde Rusya ile dostluk ilişkilerini pekiştiren Türkiye, Rusya’nın da Suriye’de iki yüzlü hareketine maruz kalmıştır.

İkinci Dünya savaşındaki müttefikimiz topraklarında yaşayan üç milyon civarında gurbetçimiz vesilesiyle ekonomik ve kültürel bağlarımız olan sözde dostumuz Almanya  ülkesinde terör örgütü veteröristleri barındırmakta, terör örgütlerine en büyük silah ve mühimmat satışı ve yardımını gerçekleştirmektedir.

Daha nicelerini saymak mümkün Türkiye kime yakınlık gösterse arkasından bir kalleşlik ile karşılaşmaktadır. Türkiye’de resmi törenle karşılanan ve paçavrası asılan peşmerge Barzani bu ziyaretten bir kaç gün sonra Türk diyarı Kerkük’te kamu binalarına peşmerge (terör örgütü) paçavrası asma cesaretini kendinde görmüştür.

Ata sözlerimiz boşa söylenmemi, her biri bir yaşanmışlık, bir tecrübe ürünü. Aynı “Ayıdan post,gavurdan dost olmaz” atasözünde olduğu gibi..

Biz birbirimizle dost muyuz?

Dost dost diye.. - yazının devamı...